35*

40 10 2
                                    



guclu kasarlar mutlu yasarlar

jaehyun
kanka sizi gotten

riwoo
noldu la

sungho
nolmus kardwsm

jaehyun
knk hani sabah bana telefonda yok oglum seni taesanla basbasa birakmayiz
tabi lannn
falan diye konusuyodunuz
SIMDI NERDESINIZ AMK
TEK KALDIM TAESANLA
ayrica hani bowling oynamaya gidiyoduk
niye lunaparka getirdiniz aq

sungho
knk woonhak cok istedi
burasi yeni acilmis cok buyuk falan ovdu birsuru cok merak ettik napalim

riwoo
leehan akvaryumu gorunce cok heycanlandi bende onu oraya goturdum
cok uzgnm dostum

sungho
bende woonhakla hiz trenine binicem

jaehyun
LAN BERABER BINSEYDIK
BIZI NIYE TEK BIRAKIYOSUNUZ

sungho
kanka simdi soyle ki

jaehyun
yalanlar yukleniyor

sungho
SEKERIMLE BASBASA KALMAK ISTEDM
OF YA

jaehyun
KAHBELER
ben gidiyom taesan beni elimden cekistiriyo

riwoo
biz yaninizda olsakta taesan gotunden ayrilmiyodu zaten amk
bisi olmaz bisi degismicekti yani

jaehyun
icini mi rahatlatiyon pic

riwoo
hayir .
NEYSE SUS BEN GIDIYOM
ASKIM BALIKLARI ANLATIYO BANA
BABAY

sungho
ucubeler ya

——————

Jaehyun

gerçektende taesan elimden çekiştirdiği için telefonu bırakıp cebime koymuş ve götürdüğü yere sorgusuzca gitmiştim. havalar ısınmaya başladığı için hava gayet güzeldi beni bir yerin sırasına sokmuştu ne olduğunu anlamasamda binen insanlardan anladığım kadarıyla sulu bir şeydi. üstlerine yağmurluk tarzı bir şey giyip öyle biniyorlardı trene. taesan bana dönüp "korkmazsın değil mi trenden? hızlıymış biraz." demişti.
bende başımı sallayıp "eğer çok ıslanırsam çarparım seni." diyip kollarımı göğsümde birleştirip sıranın gelmesini beklemeye başlamıştım. taesan bana gülmüş sıramız gelince yandan yağmurluğu alıp giymeme yardım etmişti. kendide giyindikten sonra beraber oturmuş ve gitmesini beklmeye başlamıştık. yaklaşık 5 dakika sonra indiğimizde kıyafetlerimiz hariç her yerimizin ıslanmasıyla beraber taesanın koluna sertçe vurmuş "niye saçma sapan şeylere bindiriyosun!" demiştim. aslında gayet eğlenceliydi, tren yüksekten aşağı doğru inerken taesan elimi tutmuştu. çok eğlenmiştim. ama mızmızlanmak bugün daha çok işime geliyordu. taesan eliyle saçlarımı düzeltip yüzümdeki su izlerini silmişti peçeteyle. "üzgünüm bebeğim. senin için daha güzel bir şey seçip ona bindiricem seni." diyince sakinleşmiş dudaklarımı birbirine bastırıp cevap vermemeyi tercih etmiştim. hoşuma gitmişti. zaten taesan ne yapsa hoşuma gidiyordu.

yaklaşık 1 buçuk saat boyu beni bir yerlere sürüklemiş neredeyse oradaki çoğu şeye bindirmişti beni. en son artık yorulduğumu fark edince dönme dolaba götürmüş ve nerdeyse bomboş olan dönme dolaba bindirmişti. herkes eğlenceli şeyler varken dönme dolabı tercih etmiyordu sanırım. yükselirken taesan yanıma geçip oturmuş bende etrafı izliyordum. tam dönme dolap en yukarıya çıktığında taesan ellerini tedirgince yanaklarıma yerleştirip beni kendine yaklaştırdı ve dudaklarımızı birleştirdi. bunu yapabiliceğini bugün için en azından aklımın ucundan bile geçirmemiştim. bir anda öpünce şaşırmış ama dudaklarına duyduğum özlem yüzünden geri çekilememiştim. gözlerimi kapattım o da dudaklarımı öpmeye başladı. karşılık verdim, bir elini yanağımdan enseme götürdü okşadı. ellerimi bacaklarına koydum, daha çok yaklaşmak istedim ona. ben onu çok özlemiştim. fakat dönme dolap çoktan bir turu dönmek üzereydi, insanların sesi daha yakından gelmeye başlayınca yavaşça dudaklarından ayrılıp bir şey demeden önüme döndüm o da saçlarımı okşayıp elini geri çekti.
indiğimizde ise ne o ne de ben konuşmadık bu konu hakkında. taesan bir şeyler diyecek gibi oldu ama arkadaşlarımızda gelince laflar ağzına dizildi sanırım.

o gün oradan sonra hep beraber tatlı yemeye gittik tatlılarımızı yedikten sonra ise evlere dağıldık.
hava kararmış hatta saat 12 ye yaklaşıyordu yatağımda uzanıyordum ve taesan neden hala bir şey söylemedi diye düşünüyordum.
telefonuma gelen mesajla ise tüm düşüncelerim dağılmıştı. yazan kişi taesandı ve mesajda "kapıya çık" yazıyordu. şokla ayağa kalkmış önce aynadan tipimi düzeltip sonra üstüme ince bir ceket giyip aşağı inmiştim. kapıyı açtığımda taesan elinde çiçeklerle "annenler evde mi?" demişti. başımı hayır anlamında sallayarak "bugün gelmeyecekler." diye cevap vermiştim. yüzünde hiçbir ifade yoktu. anlayamadım, neden buradaydı? ve elinde neden çiçek vardı? "noldu taesan? neden burdasın?" demiştim. "seni özledim." diye bir cevap aldım karşılığında. eliyle göğsüme hafifçe bastırıp kapıdan içeri girmiş kapıyı kapattıktan sonra tek kolunu belime dolayıp sarılmıştı sıkıca. "konuşamadık bugün." ellerimi kolunun üstüne koyup geri çekilmeye çalışssamda bırakmadı ve kapıyla arasına aldı beni. "ne konuşucaktık taesan?"
kaşlarını kaldırdı ve "öpüştük bugün. öpücüğüme karşılık verdin. ve biz bunu konuşamadık." dedi.
"öpüşmedik."
"öpüştük! karşılık verdin. sende öptün."
"anın verdiği etkiyle öptüm. altında bir anlam arama."
"yalan söyleme jaehyun."
"yalan değil. istediğine inan."
taesan kaşlarını çatıp dudaklarını bugün 2. kez tekrardan dudaklarıma yapıştırmış öpmeye başlamıştı beni. çok özlemiştim ben, ona karşı gelemiyordum. ve ona karşı gelmek için halimde yoktu açıkçası. gözlerimi kapattım kollarımı boynunda birleştirdim ve öpücüğüne karşılık verdim. eli daha sıkı sarıldı belime
ayrıldığımızda nefes nefese "şimdide anın etkisiyle mi karşılık verdin jaehyun?" demişti.
başımı yavaşça omzuna yasladım ve gözlerimi kapatıp "bugün annemler bir günlüğüne şehir dışına gittiler iş için, benimle uyumak ister misin?" dedim. başını başıma yaslayıp "isterim." demişti. başımı hafifçe kaldırıp sorgularcasına çiçeklere baktım taesan ise beni hemen anlayıp çiçekleri bana uzattı. "senden güzel değiller ama yinede en güzelini seçmeye çalıştım."
"hani bana çiçek almayacaktın?"
"çok erken konuşmuşum diyelim."
gülümsetti bu sözü uzattığı çiçeği aldım koklayarak kollarının arasından çıkıp mutfağa girdim. çiçeği paketinden güzelce söküp büyük bir cam çiçek saksısına su doldurup çiçekleri içine yerleştirmiştim. saksıyı mutfaktaki adanın üstüne yerleştirip beni izleyen taesanın yanına gelmiş ve elinden tutup odama sürüklemiştim.

odama geçtiğimizde üstüne pijamalarımdan vermiş yatakta giyinmesini beklemiştim. geldiğinde yanıma uzandı bana dönüp belime sarıldı. alnımı öptükten sonra "affettin mi beni?" demişti.
taesanın haberi yoktu ama benim gönlümü çoktan almıştı bile.
dudağına uzanıp minik bir öpücük bıraktıktan sonra elimle yanağını okşarken "affettim." demiştim.
"taesan."
"hm?"
"çok özledim seni."
"sevgilim, bende seni çok özledim."
o gün birbirimizi severken uyuya kaldık. o kadar mutluydum ki onunla, üzgün olduğum tüm günleri unutturdu bana.
bu dünyaya yine gelsem yine kalbimi kıracağını bile bile taesana aşık olurdum. yeter ki o olsun yanımda, yeter benim için.

enayi asik jaehyun ve onun enayisi taesan yine dayanamadilar birbirlerine goruyo musunuz 🤭🤭
umarim begenmissinizdir oy vermeyi unutmayin gorusuruz!!!🩷🙈

i'm not gay | jaesanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin