2.Bölüm

174 12 0
                                    

Hikayemin ikinci bölümü ile karşınızdayım aslında başlarken şöyle güzel bir özlü sözle başlamak isterdim ama bulamadım bir şey😔😔😔 artık bir sonraki bölümde

Bide lütfen yorumlarınızı esirgemeyin

(Medya Kahraman Deniz Garezi Var)
Liyanın dinlediği şarkı

Artık hikayemize geçelim

İYİ OKUMALAR

YAZARDAN

Hasan albay Gaziantepe varınca evine yol aldı karısına küçük kızı anlatmak için sabırsızlanıyordu acaba oğulları ne tepki verecek?

1 saat sonra eve vardı.
2 katlı büyük geniş bahçesi olan bir evde yaşıyorlardı.şehirden biraz uzakta kalıyordu.
kapının önüne gelip zili çaldı.kapıyı açan karısı Nil hanım karşısında kocasını görünce sanki lise yıllarında ki gibi heyecanlandı
"hoşgeldin hayatım"
Hasan albay karısının yüzüne baktı o eşsiz gülümsemesi ile bir iç çekti hala çok seviyordu karısını.
karısına yaklaşıp alnından öptü "hoşbuldum hatunum çok hoşbuldum hadi içeri geçelim sana anlatacaklarım var"
karısının belinden tutup kapıyı kapattı salona yöneldiler dipdibe girdiler.
ikili koltuğa yönelip oturdular.
karısına dönüp"önce ben bi üzerimi değişeyim geliyorum hatunum"
diyip odaya çıktı.
Nil hanım ise daha çok meraklandı acaba ne söylecek?yoksa birine mi bir şey oldu ki? diye düşündü.
Hasan albay üzerini değiştirip aşağı indi tekrar aynı yere karısının yanına oturdu.Karısının ellerini elinin içine alıp avuç içini öptü "benin güzel karım,hatunum,biriciğim sözümü kesmeden dinle tamammı?(Nil hanım kafasını salladı aşağı yukarı tamam anlamında)hani ben törene gitmiştim ya,oraya gittiğimde törende yetimhaneden gelen çocuklar da vardı.ben orda bir kız çocuğu gördüm o kadar güzeldiki özellikle gözleri çok güzeldi zaten sende görünce anlıyacaksın neyse ben dün kaldığı yetimhaneye gittim onu tekrar görmek için.
ama önce yetimhane müdürüyle görüştüm kim olduğunu öğrenmek için
adı Liyan Kara 14 yaşında çok güzel bir kız ve tatlı bem diyorum ki onu evlat edinsek ne dersin hatunum 3 oğlumuz var birde kızımız olsa olmaz mı hem görünce çok seveceksin eminim"
Nil hanım kocasının söyledikleriyle şok oldu kocası bir kız çocuğu evlat edinmek istiyordu öyle değilmi ve onu seveceğini
Nil hanım düşüncelere dalmışken onları dinleyen 3 oğlu da şaşkındı ilk konuşan küçük oğlu oldu
"baba ciddimisin şimdi bizim küçük minik bir kız kardeşimiz mi olacak ay çok sevindim baba ne zaman gelicek?"
Hasan albay oğluna bakıp gülümsedi sonra karısına baktı "ne diyorsun güzelim evlat edinelimmi Liyanı bak ailemize çok iyi gelecek bu çocuk bizde ona iyi gelicez onun yaralarını sarıcaz birlikte"
Hasan albayın dediği şeyle büyük oğlu kaşalarını çatıp "ne demek istiyorsun baba ne yarası"
Hasan albay oğluna bakıp
"konuşmuyor,müdire nin dediğine göre küçükken yaşadığı bir olay yüzünden onda travma oluşturmuş ve bu yüzdem de susmuş polisler onu yetimhanenin bodrum katında elleri ayakları bağlı halde bulmuşlar gerisini anlatmadı onun özeli olduğunu söyledi sadece tek tük bir kaç kelime ediyor zaten onlarda iyiyim,sağol gibi şeyler"
Nil hanım duyduklarıyla ağlamaya başladı kocasının gözlerinin içine bakıp
"tamam,evlatlık alalım onu,onu iyileştirelim benim kızım olsun bizim biriciğimiz olsun el üstünde tutarız onu ne zaman gidiyoruz İstanbula?" diye sordu.
Hasan albay karısına bakıp"senin gelmeni istemiyorum güzelim süpriz olsun gelince görmeni istiyorum olurmu büzme dudaklarını sonra kıyamıyorum (karısına biraz yaklaşıp)büzmeye devam edersen hiç çekinmeden öperim dudaklarını görürsün" dedi sadece ikisinin duyacağı şekilde.
Nil hanım hemen düzeltti dudaklarını yanakları al al olmuş şekilde önüne döndü utandırmasa olmuyordu zaten.
Hasan albay karısının haline bakıp güldü.
"yarın yola çıkıcam almak için zaten bir çok belgeyi halletmiştim o yüzden hemen buraya gelicez."
Büyük oğlu söze girip
"bende seninle gelicem baba yalnız gitmeni istemiyorum"
"tamam oğlum hadi yemeğimizi yiyelim ondan sonra da yatalım yarın sabah 4 de hazır ol" dedi
"tamam baba"
tüm aile o gece keyifli bir akşam yemeğinden sonra uykuya daldılar.

Liyan'dan

Bu sabah müdire hanımın beni çağırmasıyla uyandım.
yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım dolabıma yürüyüp kapağını açtım
içinden sade etekli siyah bir elbise çıkardım belimede kahverengi deri kemerimi taktım kemeri takınca ince belim ön planda oldu ayağımada yarım siyah botlarımı giydim zaten başka botum yok tabi giymeden önce siyah çorabımı da giydim çok güzel bir kombin oldu.
Müdire hanımı daha fazla bekletmeyip odasına gittim kapıyı çaldım 'gel' sesi gelince kapıyı açıp odaya girdim.
odanın içine girdiğimde dün ve tmrende gördüğüm adam koltukta oturuyordu yanında da 20 lerin sonunda bir adam vardı bana çok dikkatli bir şekilde bakıyordu ilk başta şaşırdığını anladım ama sonra hemen düzeltti kendini duygularını çok iyi gizliyordu
ben onu incelerken oda beni inceliyordu karşımdaki adam mavi gözlüydü kumral hafif dalgalı saçları ve keskin yüz hatlarına sahipti ve bir okadarda iri yapılıydı kol kasları resmen ben bırdayım diyordu yanındaki yaşlı olan adama baktım aynı ona bemziyordu muhtemelen baba oğuldular.gözlerimi ondan çekip müdire hanıma döndüm
"Liyan otur kızım seninle konuşmam gerek"
kafamı sallayıp tekli koltuğa oturdum müdire hanım söze girdi" Liyan canım bu bey seni evlat edinmek için bize başvurdu şimdide seni almak için geldi bak bu aile sana çok iyi gelicek seni çok sevecek bir ailen olacak onlara bir şans ver tamamı güzel kızım şimdi hadi git eşyalarını topla hazırlan montunu giymeyi unutma" sondakini gülerek söylemişti ne demek isteğini anladım burda yalnızdım ve oda daha fazla yalnız kalmayayım diye uğraşıyordu o montta benim ilk doğum günü hediyemdi onuda zaten bir asker abi vermişti ben 11 yaşındayken ondan sonrada bir daha görememiştim onu.
müdire hanıma başımı sallayıp çıktım odadan.
odama gelip bavuluma tüm kıyafetlerimi katlayıp koydum bir kaç romanımıda koydum ve fermuarını çektim küçük bir kutu alıp içine test kitaplarımı diğer kitaplarımı küçük kalem kutumu koydum kutunun kağağını kapatıp bantladım.
çantamada kulaklığımı ve çizim tabletimide koydum
fermuarını çektim odada bir göz gezdirip bi şey unutmadığımı anlayınca montumu giydim sırtımda çantam elimde valizim ve kolumun altında kutum vardı.odadan çıktığımda karşımda odadaki mavi gözlü adam vardı
elimdekileri görüp
"ver ben taşırım senin için ağırdır bunlar zaten kuş kadarsın" önce kutuyu aldı spnra valizimi tek hamlede kaldırdı merdivenlerden inmeye başladı ben arkasından şaşkınca bakarken bana seslendi"hadi küçük kuş acele et"
diye bağrınca kendime geldim hemen merdivenlerden aşağı indim.
Beni bir arabanın önünde bekliyorlardı eşyalarımı bagaja yerleştirmişlerdi bile.
yanlarına gittim.
Müdire hanım bana dönüp gözündeki yaşı sildi neden ağlıyordu ki şimdi.
çok güzel kadındı müdire hanım 32 yaşında genç kızlara taş çıkarırdı resmen
yeşil gözleri siyah saçlarıyla dplgun kırmızı dudaklarıyla afeti devrandı bir keresinde onu resmetmiştim o kadar çok beğenmiştiki evinin baş köşesine astığını söylemişti bana.
bir süre sonra gözyaşını silip"kusura bakmayın ben bugün biraz duygusalım,Liyan kızım mutlu ol hep mutlu ol güçlü bir kız ol resme olan yeteneğini biliyorum onun üzerine git tamammı bu aileye de güven onlar seni hem koruyacak hem sevicek kızım" dedi ve gitti yanımızdan muhtemelen odasında ağlamaya devam edicek.
yönümü onlara döndüm,onlara baktığı görünce yaşlı olan kendini tanıttı "Hasan Dere kızım buda büyük oğlum Alp Dere memnun oldum kızım"
kafamı sallayıp
"Liyan" dedim sadece.Hasan bey "hadi gidelim bin bakalım arabaya"
arka kapıyı açıp bindim yanıma da Hasan bey bindi
soför koltuğunada adının Alp olduğunu öğrendiğim adam bindi ve sürmeye başladı.
Hasan beyin bana baktığını hissediyordum ama ona dönüp bakmadım camdan dışarı bakıyordum.
canım sıkılınca çantamdan tabletimi ve kulaklığımı çıkarttım Hasan bey ne yaptığıma bakıyordu
Alpde dikiz aynasından bakıyordu
yolun ne kadat süreceğini bilmediğim için zor bir şey çizmek istedim ve çizmeye başladım.

ne kadar süre geçti bilmiyorum ama uykum gelince gözlerim kendiliğinden kapandı son duyduğum
"baba sence bize alışacakmı?"
"inşallah alışıcak oğlum niz ona sevgimizi verdikçe alışıcak" dedi ve ben uyudum üzerime bir şeyin örtüldüğünü hissettim.

BÖLÜMÜ NASIL BULDUNUZ
YILDIZI PARLATMAYI UNUTMAYIN

AİLE(LİYAN)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin