14

88 12 7
                                    

Ayaklarım, stresten ritim tutmaya başlarken jisung ve diğerleri bana üzgünce bakıyorlardı. Onlarda biliyolardı ellerinden bişey gelmediğini ama zaten bende bişey beklemiyordum

Araba sonunda yurdumuzun önünde bizi bırakınca koşar adımlarla, daha makyajımı ve kıyafetimi çıkarmadan kendimi chan'ın odasının önüne attım

Kapısını durmadan çalıyordum ama açılmıyordu. Demekki daha gelmemişti chan

Bu yüzden ellerim telefonuma gitti

Uzun zamandır telefonumu değiştirmiyordum, telefonumun basma tuşunu sevdiğimden

Tekrardan parmaklarım bilinçsizce 2 yıldır ne tıkladığım, nede ismini değiştirdiğim numaraya gitti

Sevgilim💞 aranıyor...

Telefon fazla beklemeden açıldı,

"Chan nerdesin"

Cevap vermedi. Biliyordu tabikide olanlardan haberim olduğunu, tüm haber siteleri bunu konuşuyordu

"chan cevap ver yanına gelicem"

Biraz şüpheyle bekledikten sonra cevap verdi chan,

"eskiden her zaman buluştuğumuz kafe, min"

Sesi çok sakin geliyordu ama gülümsemediği her halinden belli oluyordu

"tamam geliyorum konuşmalıyız"

Chan tekrardan konuştu,

"eğer makyakın ve üstün hala duruyorsa onları çıkartıp gel, tanınmamalısın"

Sanki görüyormuş gibi kafamı sallayıp kendi odama geçtim ardından tekrardan konuştum

"tamam yarım saate oradayım"

Kapattıktan sonra üstüme göz attım cidden güzel olmuştum bu konser

Üstümdekileri çıkartıp bir kenara bırakıp, altıma eşofman üstüme beyaz klasik tshirt ve hırka giyip kendimi dışarı attım attım tekrardan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üstümdekileri çıkartıp bir kenara bırakıp, altıma eşofman üstüme beyaz klasik tshirt ve hırka giyip kendimi dışarı attım attım tekrardan

Üstümdekileri çıkartıp bir kenara bırakıp, altıma eşofman üstüme beyaz klasik tshirt ve hırka giyip kendimi dışarı attım attım tekrardan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Gitmem gereken kafe yakında olduğundan yürüyerek gitmeyi tercih ettim. Yürüken bir andanda ne konuşabileceğimi kafamda tartıyordum. Ağlamasının nedeni neydi? Neden konsere geldi? Peki beni seviyormu?

Bunlarla kendimi boğmak yerine kulaklığımı takıp müzik açtım ardından sokaktaki tek tük insanları incelemeye başladım. Tanınmıyordum daha o yüzden rahattım şuanda

Kafenin önüne gelince derin nefes aldım. Eskiden her gun buraya gelirdik chan'la hatta minho hyungla böyle tanışmıştık, garsondu burada

Kapıyı itip içeri girdiğimde gözlerimle onu aradım en koşede, kimsenin fark edemiyeceği yere oturmuştu chan. E tabi bide gizlemek için kendini şapka ve maske

Tekrardan derin nefes alıp nefesimi tuttum ve yanına gittim. Görüş alanına girdiğimde kafasını bana çevirdi

"konuşmalıyız chan" artık hyung demiyordum ama o da şikayetçi gibi durmuyordu

"otur" karşısındaki sandalyeyi gösterdiği zaman tuttuğum nefesi verip oturdum. Rahat olmalıydım

"dinliyorum" yorgun sesiyle konuştuğunda yutkundum. Kafamda tarttığım herşey yok olmuştu

Güçsüzce konuştum, "neden konsere geldin. Daha doğrusu neden ağladın"

Chan derin nefes aldı "zaten grupça gelicektik ama diğerlerinin işi çıktı. Tek ben gelmek zorunda kaldım"

Ağlama konusuna değmemişti. Benim istediğim cevap bu değildi "neden ağladın?" sorumu tekrarladığımda chan gözlerini gözlerime çıkardı

"duygulandım. Zamanında idol olmayı en az benim kadar istiyordun ama dayından korktuğun için hep kendini kandırıyordun. Sonunda istediğine ulaştığın için duygulandım ben seungmin"

Yutkunamıyacak hale geldim. Beni bu kadar çok düşünüyormuyduki?

Ani bi kararla konuştum,

"bizi neden terk ettiğinizin nedenini dinlemek istiyorum"

Belkide pişman olucaktım ama artık birazda onları dinlemeye karar verdim.

Chan inanmayarak kaşlarını kaldırdı ve bana baktı "ciddimisin?"

Gözlerimi devirdim fazla yüz vermek istemiyordum "kararımı değiştirmeden anlatıcakmısın?"

Chan iç ısıtan gülümsemelerinden birini sunup aceleci tavırla konuştu, "tamam tamam anlatıcam"

Başımı 'konuş dinliyorum' anlamında sallayıp kulağımı ona verdim

"biz stajyerken sizin kadar rahat değildik seungmin, size neredeyse hiç yasak koymadılar ama biz stajyerken bazen 3 gün yemek yemediğimiz oluyordu. Bizi eğiten kişiler disiplinle bizi eğittiklerinde daja başarılı olucağımızı düşünüyorlardı. Bu yasaklardan birisi ise sevgili yapmaktı. İlk bi kaç gün sana bunu söylemedim, gizlice hala sevgili kalabileceğimizi düşünüyordum ama yanıldım. Özür dilerim seungmin"

Burukça gülümsediğinde boğazımda bi yumru oluştu. Ama bunun devamı olmalıydı

"sonra?" diyerek anlatmasını bekledim devamını

Zaten çok bekletmeden devam etti "tehtid ettiler. Çok korktum ben seungmin. Benim başıma bişey değilde senin başına bişey gelmesinden korktum çünkü bize 'eğer sevgili yaparsanız hem atılırsınız hemde sevgilinizi birdaha göremezsiniz' dediler üzgünüm seungmin ben cidden korktum

Şuanda korkuyordu, sesi ve gözleri titriyordu karşımdaki eski sevgilimin,

"chan..." sadece ağzımdan bu çıkabilmişti elimden birşey gelmiyordu ama bunca zamanda onları dinlemediğim için kendime kızıyordum

"bişey demek zorunda değilsin seungmin. Biliyorum bana karşı nefretin değişmicek seni iyi tanıyorum. Başımı 'hayır' anlamında salladım

"beni yanlış tanımışsın. Çünkü senden nefret etmiyorum artık chan"

Ani kararla sandalyeden kalkıp kollarımı chan'ın boynuna sardım

Uzun zamandır yb gelmiyordu üzgünüm lgs senemmm

Baska bolumde gorusmek üzereee

why? // chanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin