22-

230 20 1
                                    

(Taehyung'dan;

Evet, bir düşünün. Bir insanın hayatını kaç sezonluk dizi ile yarıştırırsınız?

Arka Sokaklar ile yarış içindeyiz yani.

Tabii açık ara farkla önde şerefsizler.

Neyse! Evet kafayı yedim. Cidden yedim ama. Yani şu anda Jungkook'un hayalini odamın kapısının önünde görecek kadar. Biraz fazla delirdim yani...

"Taehyung?" Ah konuşmaya da başladı hayalim.. Deli falan mıyım ya ben, konuşuyor falan ya hani?

Ya da Jungkook'um bana kendini özlettirmemek için klonunu yolladı.

Hâlâ daha hayalete şok olmuş bir şekilde bakıyordum. Ya da klona...

"Taehyung? Duymuyor musun beni?"

Belki de hâlâ daha Jungkook'un bir adamı kurt formuna dönüşüp paramparça ettiği şokumdaydım? Olabilir miydi? Artık şaşırmazdım...

"Sevgilim..." Değildi, hayal değildi. Çünkü bir kelime tek bir kişinin ağzına bu kadar yakışırdı...

"J-Jungkook?" Dilim damağım kuruduğu için sesim var ile yok arasındaydı. Sabah öğrendiğim olayın sonrasında akşam Jungkook buradaydı.

Bir şeylerin gerçekliğini algıladıktan sonra hızla oturduğum yataktan kalkıp Jungkook'un boynuna atladım. Yanağımda ve boynumda ıslaklık hissediyordum..

Ah ağlıyorduk. Neden ağlıyordum ki? 2 aydır hiç bir tepki vermeden yaşayıp Jungkook'u gördüğüm an neden galaksilerimden düşüyordu şu damlacıkları?

"Özür dilerim, çok özür dilerim Taehyung'um. Yemin ederim bir daha asla, asla seni bırakıp gitmeyeceğim söz veriyorum sevgilim.."

Jungkook göz yaşları ile beraber boynumda soluklanıyor ve konuşuyordu. Özürler diliyordu ama ben onu zaten affetmiştim.. Sadece kırgındım ama kırgınlığım Jungkook'umu gördüğüm anda geçmişti.

"Affet beni sevgilim, yalvarırım affet. Özür dilerim çok özür dilerim Taehyung." Jungkook hâlâ daha özürler dilerken Jungkook'tan yavaşça ayrılıp yanağını öptüm. Ağlamaktan ıslan olan yanağını.

"Affettim. Ben seni en başında affettim sevgilim, ben seni ilk öğrendiğimde affettim. Sana kızgın değildim Kookiem. Kırgındım sadece, ama bak geçti kırgınlığım. Teninin en ufak teması geçiriyor kırgınlığımı."

Jungkook yüzümün her yerine öpücüklerini bırakıyor, elleri belimde sıkılaşıyordu.

"Amk yeter, sömürdün lan çocuğu!"

Kapıda ki Minhonun sesini duymamız ile Jungkook hâlâ daha yanağımı öperken ayağı ile odanın kapısını kapatmış, Minhonun burnuna kapının çarpmasına neden olmuştu.

"Jungkookie! Dur, yeter tamam. Jungkook dur nefes... Nefes alayım Jungkook bırak ya!"

"Seni bundan sonra bırakanın yedi ceddini siksinler."

"Ulan abi bana ne kayıyor sizin aşkınız be!" Jimin'in kapı dışında ki sesini duymamız ile Jungkook sinirli bir nefes vermiş ve kapıyı açmıştı.

"Defolun lan." Başta Jimin olmak üzere kapıyı dinleyen Jisung, Jin, Felix, Hyunjin, Jisoo, Rose ve Minhoyu görmemiz ile koca bir kahkaha attım.

"Oha ballı kar tanem güldü..." En arkalarında görünmeyen Hoseok hyung büyülenmiş bir şekilde konuşunca daha da güldüm.

"Abi şey diyecektim ya sen uzakta olduğun için kredi kartlarını mı ne kapattırmışsın... Ben bi açtırıp geleyim diyorum hm??"

Jimin'in Jungkook'a sorduğu ilk soruya şaşırsam da yön güldüm.

Galaksilerde TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin