HAYAT HERKESE TOZ PEMBE RÜYALAR VERMEZ
O RÜYALARI KARARTAN YİNE İNSANLARDIR
“Seni neden işe alalım?”
Adamın sorusuyla ciddi mi diye yüzüne baktım. Yazılımlarımla onlarca ödül kazanmama rağmen gerçektenbunu soruyor muydu? Dudak büktüm. Bunu kendime bir hakaret olarak mı almalıydım?
“Neden almayasınız?”Bu işe girmek zorundaydım. On sekizime girmeme birkaç ay olduğu halde bok gibi param vardı. Ama emir gelmişti. Ve emirlere riayet etmezsek hepimiz ne olacağını iyi biliyorduk.
Ceyhun Sarp gözlerimin içine baktı. Bir şey görmeye çalışır gibi. Ama büyük ihtimalle tek görebildiği yeşil gözlerimin üzerine taktığım kahverengi lenslerdi. Sarp sabah kızıl saşlarımla cebelleşip yaptığım topuzun üzerine taktığım sarı peruğu cilet gibi takımımı ve son olarak kırmızı topukluları inceledi. Sanki tek bir iz onu vereceği karardan vazgeçirecekmiş gibi. Ardından düşündüklerinin saçmalık olduğunu kabul etmiş gibi hafif silkelendi ve tek kaşını kaldırdı.
“Bu işi çok istediğini söylemiştin,” dedi sakinlikle “ama bunun için sanki fazla…rahatsın?” dedi soru sorarcasına. Evet bu işi istediğimden bahsetmiştim ve gerçektende istiyordum. Ama sandığı sebeplerden değil. Konuşmayacağımı anlayınca özele girdiğini düşünmüş olacakki hafif öksürüp sandalyesinde dik konuma geldi.
“Bu genç yaşına rağmen işinde iyi, hatta çok iyi olduğun belli, fakat anlamadığım bir şey var” dedi tereddütle
“sorabilirsiniz” dedim sadece önce yüzünde ufak bir şaşkınlık belirdi ardından “CV nde yazana göre 18 yaşına girmene birkaç ay var,” dedi doğrulamak ister gibi başımla hafif onaylayınca devam etti. “Özel olmayacaksa neden okumak yerine çalışmayı seçtin?” sanane demek istesemde kendimi tuttum. Çünki bunu aşağılamak ister gibi söylememişti. Bu seferlik dilimi tutmak gerekiyordu sanırım.
“Paraya ihtiyacım var” dedim sadece. Anlayışla kafasını salladı.
“O zaman iyi dinlen, yarın ilk iş gününe geç kalmak istemezsin.” Demek dakiksiniz Ceyhun bey. Bunuda böylece öğrenmiş oldum.
Başımı salladım ve bana uzattığı kağıdı imzaladım. [ki bu gerçek imzam değildi] Ardından hızlıca odadan çıktım. Asansöre bindim ve zemin kata bastım. Bu asansör çok yavaştı ve bu şirket 42 katlıydı!
Nihayet kata vardığımda binadan çıktım ve girişte neni bekleyen siyah camlı arabaya ilerledim. Arabanın ön koltuğuna bindim çünki arka koltuğa oturunca neler olduğunu bir kez görmüştüm. Tekrar deneyimlemek istemezdim.
Kemerimi taktığımda yanımdaki adamın hırıltılı sesini duydum
“Hallettin mi?”
Bu dünyada korktuğum sayılı şeylerden biriydi patron. Adını bile ağzıma alamazdım. Emirleri veren oydu. Bana verdiği her ceza onun kana olan açlığını gideriyordu.
Dudaklarımı aralayıp cevap verdim.
“Evet patron”
Hayat herkeze toz pembe rüyalar vermezdi
Bunları karartan yine insanlardı.
![](https://img.wattpad.com/cover/377318278-288-k571217.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HIRSIZ
Novela JuvenilHayat herkeze toz pembe rüyalar vermez O rüyaları karartan, yine insanlardır