Tüylerinde Gözlerimin Rengini Taşıyan Kurt

5 0 0
                                    

Havadaki ılık meltem gece siyahı saçlarımı uçuşturuyordu. Kalbim küt küt atıyordu

Her ne kadar yüzüm ifadesiz olsa da

Ölüm melikelerine öğretilen şeylerden biri de buydu. Ne olursa olsun yüzünü ifadesiz tut ki senin duygularını anlamasınlar. Çünkü duygularını anlayamadığınız insanın zayıflığını bilemezsiniz. Ona nerden saldıracağınızı bilemezsiniz. O yüzden hep duygusuz görünürüz.

Üzüldün mü?
İfadesiz surat

Sevindin mi?
İfadesiz surat

Şaşırdın mı?
İfadesiz surat

Sinirlendin mi?
İşte o zaman duygularını göster ki senden korksunlar

Her zaman ki gibi

Arkamdaki adamın farkındaydım. Ses çıkarmıyordu. Tecrübeli olduğu belliydi.

Ama ben daha tecrübeliydim.

Rüzgar onun sigara kokusunu bana getiriyordu. Size bir tavsiye rüzgarlı havalarda bir ölüm melikesinin peşine düşmeyin.

Hele ki o kişi liderse hiç düşmeyin

Ölüm melikelerinin beş duyu organı normal insanlardan kat be kat duyarlı olurdu. Koku alma duyum gelişmiş olduğu için ses çıkarmasa bile kokusunu alabiliyordum

Sadece sigara kokusunu değil korkusunun kokusunuda alabiliyordum.

Her zaman ki gibi

Herkes bizden korksa da bazı kişiler özellikle mafyalar bize kafa tutmaktan çekinmezdi. Böyle insanlar arkamıza adam takıp, bizi öldürmeye çalışırlardı.

Bu adam bugün üçüncüydü.

Sakin bir yüzle yürümeye devam ettim. Adam adımlarını biraz hızlandırmış olmalı ki sabit rüzgarda kokusu daha yoğun gelmeye başlamıştı.

Sakince arkamı döndüm. Göz göze geldik. Gözlerinde sahte bit cesaret kol geziyordu. Ama aslında korkuyordu.

Her zaman ki gibi.

Gözlerine daha büyük bir dikkatle bakmaya başladım. Biz ölüm melikelerinin aksine diğer insanlar yüz ifadelerini sabit tutamazlardı. Bu imkansızdı

Ama bize imkansızları yapmayı öğrettiler.

Adam dikkatli bakışlarım karşısında hafifçe titremeye başlamıştı. Elinde iki tane bıçak vardı.

Anlık bir cesaretle bıçağı bana fırlattı.

Keskin tarafını elimle tuttum.

Elim kanamaya başlamıştı. Hoş, sorun değildi. Alışkındım.

Adam diğer bıçağını da bana fırlatmak için kaldırmıştı ki. Hızla elimdeki kanlı bıçaĝı ağzıma aldım. Adama döner tekme attım. Elindeki bıçak yere düşerken adam daha çok titremeye başlamıştı. Yumruk atmak için kaldırdığı elini alıp ters çevirdim aynı hızla ağzımdaki bıçağın keskin tarafını adamın boğazına soktum. Ağzında kan fışkırırken adam son kez korku dolu ela gözlerini gözlerime dikti

Ela gözleri kırmızı gözlerimle buluştu.

Ona ifadesiz bir gözle baktım. Ardından onu yere attım.

Her yerime kan bulaştırmıştı. Hoş, sorun değildi. Alışkındım.

Adamı arkamda bırakıp yürümeye devam ettim. Adamı fark ettiğim zaman ara sokaklardan birine girmiştim. Böyle bir senaryo olacağını biliyordum. Hızlıca sağdaki sokağa saptım. Arkama adam takan mafyaların adamın üzerine takip cihazı taktığına emindim. Adamın neden aynı yerde durduğunu merak edeceklerdi.

Geride Kalanlar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin