Dedikodu BXB

B.3

Arkadaşlar medyadakiler (sarışın) Naz ve (kahverengi saçlı) Nehir. Temsili olarak onların da fotoğrafılarını koymak istedik zaten onlarada özel bölümler yapicaz gözünüzde canlansın🫶🏻
İyi okumalarr💗

Daldığım hayallerden çıktığımda Mert'le göz göze geldik. Yüzüme çok odaklanmış olacak ki onu şaşkınca izlediğimi bir süre sonra fark etti, bana kızaran yüzü ve şaşırmış gözleriyle baktı. Aniden dikleşip elini yüzüne kapattı.

"Ben fark etmemişim, kusura bakma."

"Bir şey yapmadın ki neden öyle dedin?"

"Hiç.."

Çıkış zili çaldığında çantamı sırtıma takarak ayağa kalktım. Diğerleriyle beraber okuldan çıktık.

Naz ve Nehir'e veda ettikten sonra Mert ile eve doğru yürümeye başladık. Aramızda garip ve rahatsız edici bir sessizlik oluştu.

Birkaç adım sonra onu dürtüp sormuştum.

"Ne oldu?"

Mert irkilip bana döndü.

"Ne?"

"Yüzünün neden böyle olduğunu soruyorum."

Mert derin bir nefes alıp yüzünde bir gülümsemeyle baktı.

"Bir şeyler düşünüyorum da."

Bu sırada çoktan Mert'in evine gelmiştik. Mert'in bir anda kollarını boynuma dolamasıyla, şaşırarak birkaç saniye boyunca donup kaldım.

Mert tam geri çekilecekken kollarımı beline dolayıp kafamı boynuna gömdüm. Mert'in titrekçe nefes verdiğini işittim.
Kendimi bir anda bu anın bitmesini istemez bir biçimde buldum. Ne yaptığımın farkına varınca elektrik çarpmışçasına geri çekildim.

"Yarın görüşürüz o zaman."

Mert kafasını salladı.

"Görüşürüz."

Mert'in evine girmesini bekledim ve kendi evime doğru yürümeye başladım.
Kafamda bir sürü düşünce vardı ama hiç birini kabullenmek istemiyordum.
Yavaş adımlarla eve vardığımda kapıyı açıp içeri girdim.
Mutfaktan gelen sesle o tarafa doğru adımladım.

"Ege kuzum geldin mi?"

Annemin yanağını öpüp ne yemek yaptığına baktım.

"Sultanım döktürmüşsün yine."

"Akşam Deryalar gelicek. Mert yavrumuda uzun süredir görmüyordum,Özledim valla."

"Ellerine sağlık güzelim."

Annem kıkırdayıp,yalandan sinirli bir sesle konuştu.

"Hadi git, üstüne doğru düzgün bir şeyler giy."

Annemin yanağına bir öpücük daha bırakıp odama çıktım.
Çantamı masamın yanına fırlatıp kısa bir duşa girdim.
İşlerimi halledip duştan çıktım ve saçlarımı havluyla kurularken düşünmeye başladım. Bugün Mert'le yaşanan olaylar bir hayli garip ve şaşırtıcıydı.
Kıyafetler arasında kararsızlık içinde gidip gelirken kapı zili çaldı.
Hızlıca altıma iç çamaşırımı ve gri eşofmanımı geçirdim, üzerime t-shirt ararken odamın kapısı tıklatıldı.

"Gelebilir miyim?"

Mert'in sesini duyunca "gir" diye seslendim.
Mert'in bakışları üzerimi süzdü, hızlıca gözlerini kaçırıp yatağa oturdu ve kendini toparlamaya çalıştı.
yanakları kıpkırmızı olmuştu.
Dolaptan beyaz t-shirt alıp yanına yürürken üzerime geçirdim. yatağa oturdum.
Mert kızgın bir ses tonuyla konuştu.

"Hasta olucaksın, Saçların hala nemli."

Gözüme çok tatlı gelmişti. Kıkırdadım ve saçlarını karıştırdım.
Mert bir anlığına duraksadı ama hemen kendine gelip kızgın bir tonda konuştu.

"Ne gülüyorsun ya. Gerçekten hasta mı olmak istiyorsun?"

Ayağa kalkıp yatağın üstüne attığım havluyu aldı ve yavaşça saçlarımı kurutmaya başladı.
Nedenini bilmediğim şekilde kalbim hızla atmaya başlamıştı. Kendimi garip hissetmeye başlayınca elini tutup durdurdum onu.

"Bu kadar yeter, Teşekkür ederim."

Sözümü bitirir bitirmez, annem yemeğe inmemiz için bize seslendi. Mert'le beraber alt kata indik. Benimle birlikte mutfağa girdiğinde babam selam verdi ve yanındaki boş koltuğu işaret etti.

"Mert oğlum, geç otur."

Mert yanına oturdu, Derya abla ve Selim amcaya hoş geldiniz dedikten sonra ben de yerime oturdum ve
yemeğimi yerken, az önce yaşananları düşündüm.

Devam edecek..⭐

Gözden kaçırdığımız yanlışlar varsa kusura bakmayıın💗💗