Semih gözlerini açtığında bugün karşılaşmayı beklediği yüzü yanında göremediğinde etrafına baktı. Bu yatakta tek başına uyumaktan nefret ediyordu ama sevgilisi içinde bulunduğu durumdan kurtulursa emindi ki eskisi gibi onun kolları arasında uyanacaktı. Beynine hücum eden düşüncelerin arasında Barış'ın nerede olduğunu düşünüp yataktan çıkarak salona geçtiğinde dağılan etrafa şaşkın gözlerle baktı. Buraya ne olmuştu böyle? Savaş'tan çıkmış gibi duruyordu.
"BASMA YERE" Semih beklemediği bir anda duyduğu bağırışla arkasını döndüğü an Barış'ı elinde kova ve süpürge ile durduğunu görmüştü.
"Noluyor burda?"
"Temizlik yapıyorum görmüyor musun?"
"Görüyorum ama nereden çıktı bu temizlik?"
"Uzun zamandır evi temizlemiyorsunuz ben burda yaşayamam böyle" Onur elindeki kovayı yere bırakarak yeni bulduğu el bezini suya batırdı.
"Orda öyle dikilmek yerine yardım et bana"
"Ne yapacağım?"
"Koltukların ayaklarını sil" Semih neyin içine düştüğünü bilmeden Onur'un uzattığı bezi alarak kendisine en yakın olan koltuğun yanına oturup ayaklarını silmeye başladı.
"Biz tanışmadık seninle"
"Tanışmak şimdi mi aklına geldi?"
"Uyanır uyanmaz kendimi bir anda temizlik yaparken bulduğum için tanışmak şimdi aklıma geldi"
"Onur"
"Merhaba Onur"
"Bana şöyle bakıp durma temizlik hastası olduğum için temizlik yapıyorum"
"Anladım" Semih önüne dönerek Onur'un kendisinden istediği işi bitirdi.
"Hepsini temizledim"
"Üstlerini de temizle ama iyi temizle bastıra bastıra" Genç oğlan başını sallayıp el bezini suya bastırarak temizlerken yorulmaya başladığını hissetmişti.
"Yoruldun mu?"
"Biraz"
"Dün fazla yorulmuş olmalısın" Semih Onur'un ne ima etmeye çalıştığını anladığında dudağını ısırdı. Yaptığı hatayı yeni yeni fark ederken bedenini sarmaya başlayan pişmanlık hissi onu karanlığa çekiyormuş gibi hissediyordu. Dün Barış'ın kişiliklerinden biriyle birlikte olmuş bu birlikteliği ise sadece ikisi değil herkes öğrenmişti.
"Dün bu kadar utanmıyordun şimdi ne oldu?"
"Şu konuyu kapatabilir miyiz?"
"Emre sana yalan söyledi Barış siz birlikte olurken kafayı yemek üzereydi öfkeli sesi hala benimde çınlıyor" Genç oğlan aldığı cevapla ağlamak istedi. Nasıl kendine hakim olamazdı? Barış'ı özlemiş olması onun kişiliklerinden birisiyle birlikte olabileceği anlamına gelmiyordu.
"O biliyor"
"Sadece o değil hepimiz biliyoruz Can durmadan ağladı ağlaması sinir bozucu" Semih derin bir nefes alıp elindeki bezi yerine bırakarak odadan çıkacakken Onur'un sesini duyup durdu.
"Ama Barış sana öfkeli değil durmadan sana kavuşacağı günü bekleyip durduğunu söylüyor" Genç oğlan hiçbir şey söylemeden odasına geri dönüp yatağa yattığında tuttuğu göz yaşlarını serbest bıraktı. Barış'ı aldatmış gibi hissediyordu kendisini ve şu an istediği sevgilisi ile konuşmaktı ama bunun olmayacağını bilmek canını iyice yakıyordu. Onur ise o sırada temizlik yaparken beyninin içindeki sesleri dinliyordu
"Hepiniz aptalsınız"
"Bize hakaret etmeyi ne zaman bırakacaksın Savaş abi?"
"Hiçbir zaman"
"Ortaya çıktığınız günden nefret ediyorum"
"Bizde senden nefret ediyoruz Barış ama Semih bizi seviyor"
"Semih sizi sevmiyor onun düşündüğü tek kişi benim"
"Salak sevgilin benim umrumda değil"
"Benim umrumda ben Semih'i seviyorum"
"Bende tadı aşırı hoşuma gitti o anı tekrar yaşamak için elimden gelen her şeyi yaparım"
"Kapa çeneni orospu çocuğu"
"Kesin artık temizliğe odaklanamıyorum"
"Hasta pislik" Onur kimsenin susmayacağını anlayıp şarkı açarak temizliğine kaldığı yerden devam etti.
Karantina'yı Barsem'e yorumlama düşüncesi çık aklımdan.
Oy vermeyi unutmayın millet.
![](https://img.wattpad.com/cover/378482520-288-k481099.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zihnimdeki Sesler | Barsem
Teen FictionSemih çoklu kişilik bozukluğu hastası sevgilisinin her zaman yanındaydı. "Her zaman yanındayım sevgilim" Barış Alper Yılmaz : Asıl Kişilik Savaş Yılmaz : Şiddet Bahımlısı Can Yılmaz : Çocuk Emre Yılmaz : Seks Düşkünü Onur Yılmaz : Temizlik Hastası ...