Türk / Japon Voleybolu

15.

"Sana inanamıyorum Ekin! Toplara vurduğun gibi osmanlı tokadı yapıştırsana onlara! Delirteceksin beni! "

Sude sinirli bir şekilde küçük, iki kişilik öğrenci evimizin oturma odasında volta atarken ben, kaptan, Asahi-senpai, Noya-senpai ve Tanaka-senpai'den oluşan beşli ekip kanepeye yan yana dizilmiş onu dinliyorduk. Gerçi Sude'nin dediklerini bir tek ben anlıyorum çünkü beni türkçe azarlıyor. Araya Türkçe küfür falan da sokuyor tabii ki. Neden? Çünkü o Sude.

"Şimdi gidiyorum! Geldiğimde bunu konuşacağız. "

Antrenman çantasını da alıp çıktığında derin bir nefes verip koltuğa gömüldüm. Beni kesin dövecek.

"Şimdi ise bize açıklama yapman lazım Ekin. Onlar kimdi? Neden kavga ettiniz? " kaptan Daichi bana doğru dönüp ciddi bir edayla konuştuğunda bıkkınlıkla doğruldum. Bir de bu vardı değil mi?

"Biri kuzenim diğeri de Sude'ye aşık olan malın teki. Aramız kötü diyelim. "

"Kuzenin mi? Neden seni dövmeye kalktı ki? " Asahi-senpai şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırıp doğruldu. "Yani kuzensiniz ne de olsa değil mi? "

"İnanın bende bilmiyorum. Akın her zaman tuhaf biri olmuştur. " göz devirip ayağa kalktım. "Neyse ya ben size evi gezdireyim. İlk defa geliyorsunuz değil mi? "

"Evet! " diyerek ayağa kalkan Tanaka ve Noya-senpai sayesinde dikkat dağıtma çabam başarılı oldu. Valla onlar olmasa bu iki senpai beni iyice iyi polis-kötü polis sorgusuna çekerlerdi.

"Odanı falan göstersene olm. Çok merak ediyorum senin odanı. "

"İyi bakalım. Gezimize başlayalım o zaman. Burası oturma odası işte. Yanda mutfak var o da küçük bir şey. " Mutfağa girip kısaca mutfağı gösterdim. "Sonra Sude ve benim odalarımız var işte. Küçük bir ev. " Sude'nin odasını göstermeyim en iyisi. Ortalığın toplu olduğundan şüpheliyim. "Gelin de odamı göstereyim. "

"Oha! Olm sen günün 24 saatini voleybolla falan mı geçiriyorsun? Bunlar ne!? " Tanaka-senpai şaşkınca ödül rafıma bakarken kafamı kaşıyordum. "Abartma senpai. Büyütülecek bir şey değil. "

"Nasıl büyütülecek bir şey değil oğlum? Çocuklar kategorisindeki en iyi smaçör ödülü almışsın lan! Bu büyütülecek bir şey. " Noya-senpai de ona katıldığında acaba onları getirmesem daha mı iyi olurdu diye bir düşünmedim değil. Biraz fazla büyüttüler.

"Türkiye'de erkekler fazla voleybol oynamayı sevmez. Hatta çoğu okulun erken voleybol takımı olmaz. Ben bu yönden ortaokuldayken şanslıydım ki okulumun takımı vardı. Yani pek fazla rakibim yoktu ayrıca dedem gibi biriyle büyüdüm. Voleybolcu olarak yetiştirildim gibi bir şey. "

"Harbiden lan. O adam baya manyak olm. Nasıl dayandın yıllarca. Psikopat gibi eğitiyor. " Noya-senpai bunu söylediği anda Daichi-senpai'den sağlam bir yumruk yedi.

"Düzgün konuş Nishinoya. "

"Önemli değil. Duymadığım şey değil zaten. " İnsanlar her zaman dedem hakkında böyle söyler. Kendi arkadaşları bile hatta o derece yani. "Herkes öyle der. "

"Neyse biz gidelim de dinlen biraz. Yarın görüşürüz. " Daichi-senpai üçünü toplayıp onları geçirmeme izin vermeden aceleyle çıktı. Noldu demin ya? Neyse ben de hazır evde kimse yokken yatıp uyuyayım bari. Tüm kaslarım yorgunluktan sızlıyor.
.
.
.
"Kızım saçmalama lan! Benim de evim burası! Yani teknik olarak evim değil ya da her neyse işte! Ben de burda kalıyorum! Bana bir açıklama yapmak zorundasın Sude! "

"Turnuvan var ve sorunu bildiğini biliyorum Ekin. O yüzden gidip başka yerde kalacaksın. Nokta. "

"İşte tam da o yüzden yalnız bırakamam ya seni! "

"Ya uf! Bak, tamam, şöyle yapalım: sen bana antrenman saatlerini, yeme içmeni falan mesaj olarak yaz bende benimkileri yazayım. Anlaştık mı?"

"Olabilir de ortada küçük bir sorun var. "

"Neymiş o sorun? "

"Yemekleri ben yapıyorum ya. "

"Of Ekin! "

Kapı suratıma kapandığında bir süre kapıyla  mal mal bakışıp yerdeki çantamı sırtıma taktım. Sanırım bu anlaştık demek.
Olayı kısaca özet geçmem gerekirse Sude ben uyurken odama girip bana çanta hazırlamış ve beni  okul ve spor çantamla kendi hazırladığı çantayla birlikte evden kovdu. Sebep de bu aralar babasının eve dönmesi sebepli can sıkkınlığı artı sinir krizi geçirme riski. He bir de benim turnuvamın olması.

Nefes verip Koray abiyi olay hakkında bilgilendirip takım grubuna girdim.

Ekin: Beyler beni eve alabilecek var mı aranızda?

Tanaka: oğlum daha bir kaç saat önce sizin evdeydik noldu lan?

Ekin: sorma. Kısaca evden kovuldum.

Tanaka: nE- KSKSKSKKSKSKSKSKSKKSKS

Nishinoya: OHA SJJSNSKSMMSMDMMDMD NE BOK YEDİN OĞLUM

Ekin: ya ben bir şey yapmadım. Yarın anlatırım. Kim müsait sokakta yatmak istemiyorum.

Daichi: benim ev pek müsait değil. Noya ve Tanaka ile de kalma bence. Sebep belli zaten.

Ekin: yani.

Tanaka: lan niye dedikodumuzu yapıyorsunuz!

Nishinoya: çok ayıp çok.

Hinata: benim evde kalabilirsin Ekin!

Tsukkishima: senin ev okuldan 5 kilometre uzakta gerizekalı. Dağ başında yaşıyorsun.

Hinata: o da doğruuu.

Kageyama: sude evde tek mi?

Ekin: hıhı arada bir bak.

Kageyama: tamam. *çevrimdışı*

Ekin: oha hayvan ayı

Nishinoya: aşık işte abisi. Neyse harbiden sen nerde kalacan lan?

Sugawara: ne tantana yaptınız be. Gel Ekin bende kal. Annemlerle de tanışırsın hem.

Ekin: eıııı pekiii. Geliyom.

Telefonu kapatıp Suga-senpai'nin evine doğru yürümeye başladım. Zaten evi bildiğim için problem yok da bu Kageyama hazretleri harbiden bizim Sude'ye abayı yakmış lan. Ohhh iyi oldu. İstediğim gibi shipleyip sinir ederim Sude'yi. Umarım tek başına iyi olur.. Offf salak kız! Keşke kalmak için biraz daha ısrar etseydim. Olan oldu artıka ama ne yapalım.

Kara kara düşünerek Suga-senpai'nin evine gelip kapıyı çaldığımda kapıyı tanımadığım gri saçlı bir kafın açtı. Ah.. Harika. Bir de bu mesele vardı değil mi?

"Merhaba delikanlı. Birine mi bakmıştın acaba? "

Boku yedim.

༶•┈┈⛧┈♛♛┈⛧┈┈•༶༶•┈┈⛧┈♛♛┈⛧┈┈•༶
Evet arkadaşlar.

Uzun bir aradan sonra bölüm yazabildim. Açıkçası yarım olan çok fazla bölüm var ama artık çok yazasım gelmiyor o yüzden baya azaldı aktifliğim özür dilerim. Ayrıca atsam bile artık çok okunmuyor bundan kaynaklı olarak da yazasım gelmiyor ama bölümleri yazdıkça atmaya devam edeceğim inşallah.

Bölüm nasıldı? Sizce Sude neden Ekin'i kovdu? Ekin neden Boku yedi? Yorumlarınızı bekliyorum.

Sağlıcakla kalın hoşça kalın.

BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE!!!