Avukat istiyorum

21 4 85
                                    

(Yaren)

"HÜGGGGGÜGGHHHGGÜ!!"

"HÜÜÜÜÜGGGGGGHHGGGHÜÜÜ!"

"Amına koyayım düet mi yapıyorsunuz?! Bir susun!"

Evet.. bitmiştik.. Gençliğimin baharındayken hapislerde sürünecek ve hatta biri, ben duştayken meyve bıçağı ile karnımı deşip öldürecekti...

Saat gecenin 2 bilmem bir şeyi ve şu an karakolda, ellerimiz kelepçeli dizilmiştik.

KAHPE HAYAT, KAHPE ERKOLAR!

Gece, sipariş ettiğimiz makarnayı getiren ORRRRRRRUL ORUL OROSPU ÇOCUĞU KURYE gözünü Tua'nın üzerinden çekmeyip, üstüne numara isteyince bizde ipler kopmuştu...

Çocuğu içeri çekip saç baş dağıtmıştık. İÇİM DE RAHATLADI OH CANIMA DA DEĞMESİN!!!

Tabii... Karşı apartmandakiler seslerden dolayı polisi aramış ve biz bir saatlik sporumuzu kesmek zorunda kalmıştık.

Yakışıklı ve dağ gibi polisler gelip hepimizin ellerini kelepçelemiş ve arabalara sokarak karakola getirmişlerdi.

Aklım yemediğim makarnada kalmıştı zaten!

Yazık... Lilab ile arabanın içinden başlayan düetimiz hâlâ son bulmuyordu...

"Siz ne biçim polissiniz be! Ettiği küfre bak, erko seni!"

"Polise hakaret ha? Bunu da yaz kızım."

Nisnis, kendini tutamamıştı. Yazık ona da... Şimdiye kadar sakindi ama görüyoruz ki her insanın sabır taşı vardır.. kimininki küçüktür Kimininki büyük..

Ya ne edebiyatçı çıkardı benden bee! Türkiye benim gibisini kaçırıyor ya ona yansınlar!

"Şşşttt!"

Gelen ses ile hepimiz o tarafa bakmıştık. Eva... Polise bakarak göz kırpıp değişik değişik mimikler yapıyordu.

KIZIM DUR YAPMA ŞİMDİ ADIMIZ ESCORTA DA ÇIKACAK!

Komiser de zaten mal gibi bakıp önüne dönmüştü.

Tüh! Belki işe yarardı da birimizi feda edip çıkardık burdan...

"Yürüyün."

SEN? NE? DEDİN?

SEN NE DEDİN SEN????

Sen yüce honostan yüce olan götlü bana, nur saçan suratlı, kirazdan kızıl olan dudaklara sahip olan bu Tanrıça'ya NE HADLE yürü dersin lan?!

Her neyse paşa paşa yürüyüp hepimizi birbirimizden ayrılmışlardı...

Kızlarım... Kendinize dikkat edin.. yıllar sonra, saçlarımız ağarırken buluşalım. Tabii Tua ölmediyse..

Hepimizi sorgu odalarına çekip tek tek sorgulayacaklardı. Tabii ben ağlamaktan geberdiğim için önümde oturan komiser boş gözlerle bana bakıyordu.

NE BE!!! SEN HİÇ KARAKOLLARA DÜŞTÜN MÜ POLİS BEY??!!?!?

"HÜÜÜÜĞGGÜĞHHGÜÜGGGÜ!!!"

"Tamam yeter.. Ağlamayı kes de konuş. Neden kuryeye şiddet uyguladınız?"

Bir anda durdum ve hızla eğilerek yakasından tutup yaka kartına baktım.

"ŞEREF KOMİSERİM YEMİN EDERİM SUÇUMUZ YOKTU HÜÜÜÜÜGGGGGGHHGGGHÜÜÜÜGGGHH!! O ŞEREFSİZ KURYE ABLAMIZI TACİZ ETTİ!!!!"

Ben ağlamaya devam ederken derin bir nefes aldı ve kollarını birbirine doladı. Keltoş Şeref.

"Baştan başla ve ağlamadan anlat şunu."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Oct 22 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

My Little Ponys // Yarı Text Where stories live. Discover now