5. Bölüm

42 6 0
                                    

Puslu bir havanın grisinde soldu çürük kokan bedenlerimiz bizim. Dünya dönsün dursun ne fark eder bizim yaşayan bedenlerimize inat durmuş kalbimiz... Gözlerim halsizce sıyrılırken beynimde dolaşan bin kiloluk bir ağrıyla olduğum yere sindim. Adım sesleri geliyor fakat loş odanın içerisinde dolanan nefesimden başkasını hissedemiyordum.

Ellerim ve ayaklarıma dolanmış zincirlerin ağırlığı kalbimin üzerine konmuştu adeta. Kokunun sarhoşluğunda sıyrılmak varken şu cehennemden, göğsümün ağırlığıyla ızdırap çekiyordum Mina! İçeri giren kişiyle göz göze geldiğimde nefesime karışmış pişmanlığın selası yankılanıyordu kursağımda.

_ Mert...

Kalkmaya çalışırken zincirin vermiş olduğu ağrıyla kalakaldım olduğum yerde.

_ bu nasıl bir ölüm be! Bütün ülke yasa boğuldu resmen Mert...

Dudağımın kenarını biçimlendiren bir tebessümle kaldırdım başımı ona doğru. Karnıma doğru gelen tekmeyle acı kaplı bir inleme kopmuştu boğazımdan.

_ ne oldu öldüremedin beni o planların boşa gitti bakıyorum! Hmm?

Ard arda karnıma gelen tekmelerle büzüşen bedenimi kendime doğru çektim. Nefes almak dahi zor geliyordu artık. Sıktığım gözlerimden kaderime mürekkep olmuş yaşlar boşalıyordu.

_ nerdeler?

_ bu-lamayacaksın!

_ bak canını çok yakarım çocuk! Nerdeler?

Kahkaha patlatmıştım birden.

_ kudur lan kudur! Ben yaptım seni oyuna getirdim... Adınıda öğrendim Kubilay, Kubilay Aka! O belgeleri bulacak senin sonun onun elinden olacak.

Yüzüme gelen tekmeyle acı içinde bağırırken önüme doğru çökmüştü.

_ söyle!

_ etimi lime lime edip köpeklerin önüne de fırlatsan yine de söylemeyeceğim!

Çenemi sertçe kavrayan parmaklarla kıvranırken başımı zemine doğru vurmuştu.

_ o zaman benden günah gittü Mert...

Sen zalimsin ama ben senin oğlunum. Yani zalimin oğlu zalim... Acı benim kalbimde atan nefesken ne yapabilirsin ki?

Eline aldığı kerpetenle sırıtırken korkuyla bakışlarımı eğdim önüme.

_ korkuyor musun?

Sessiz kalmıştım bu defa... Ağzımın içine tıkıştırdığı bezin ardından sesli bir kahkaha patlatmıştı. Kerpetenin soğuk metali tırnağımı kavrarken yumdum gözlerimi. Kerpeten tırnağımı sökerken acıdan bacaklarım birbirine dolanmaya başlamıştı. Nefes almak zor gelirken sıktım ağzımın içindeki mendili.

_ söyle kurtul!

Başımı iki yana sallarken diğer parmağıma geçmişti. Bedenim acı içinde kıvranırken buna daha ne kadar sabredeceğimi bilemiyordum...

***

Kubilay'dan...

Bakışlarım önümde oturan kızın suretinde geziniyor olanları anlamaya çalışıyordum. Bu masumluk... Beni aldatan bir masumluk!

_ onu sete sen bıraktın! Sen biliyordun başına bunların geleceğini. Neden, Neden?

Dolu gözlerle gözlerime temas edince sustum bir anda.

_ öldürdüler...

_ kim neden?

_ anlatamam beni boşuna tutuyorsun burada.

_ anlatacaksın ulan anlatacaksın!

_ sen hazır mısın ki gerçekleri öğrenmeye?

_ ulan gerçekleri öğrenmek için katlanıyorum sana zaten.

Bakışlarını önüne doğru indirmişti. Tam bağıracakken sustum birden. Derince yutkunduktan sonra oturdum karşısına.

_ bak Mert için yap bunu kimse için değilse bile.

_ duydukların canını yakacak!

_ neden?

_ beni daha ne kadar tutacaksın burda benim alakam yok biliyorsun bunu neden?

_ bak bana yardımcı olacak tek kişi sensin...

_ bana güvenmen lazım o halde!

_ birde anlaşma yapıyor la havle!

_ sana yardım edeceğim ama bunu sen ve Mert için yapacağım.

Dikkatlice ağzından çıkacakları bekliyordum.

_ Mert'in gizli bir malikhanesi var... Orda ona denileni yapardı hep.

_ ne yapardı mesela?

_ bak başta sana çok cani biriymiş gibi gelecek ama onun hayatını ele alırsan Mert'in dünyadaki en çaresiz insan olduğunu anlayacaksın.

_ oyuncu değil miydi bu adam?

_ Mert sizin peşinde olduğunuz büyük Mafya liderlerinin birinin oğlu! Kimse bunu anlamasın diye Yazıcıoğlu soyadını kullanıyor.

_ mafya yani?

Bir süre sessizlik olmuş tekrar ağlamaya başlamıştı.

_ Mert sandığın mafyalardan değil! Babasının piyonu oldu.

_ ne karşılığında?

Hafif gülümseyerek kaldırdı başını.

_ akıllı adamsın.

Bende gülümsedim karşılık olarak.

_ annesi ve kardeşi esir diyelim onları 5 yaşından sonra hiç görmedi canlarıyla tehdit edildi.

_ ya yaşıyorlarsa bu da bir kumpassa?

_ bir kere yapmam dediğinde gecenin yarısı ona en küçük kardeşinin parçalanmış bedeni gönderildi. Mert'in yaşadığı acıyı biz anlayamayız ki... Sen hiç parçalanmış bir bedenin parçalarını birleştirmek için uğraştın mı? Mert o gece ağlaya ağlaya parmaklarına kadar teker teker birleştirdi bedenini kardeşinin. Tek başına gömdü.

_ sıksaydı kafasına kurtulsaydı bu da bir çözüm.

_ yapamazdı...

_ neden?

_ işte kilit nokta burası ama üzgünüm bunu ben anlatamam sen kendin bulacaksın!

Gözlerimi gözbebeklerine diktiğimde aklıma gelen ilk şeyi sordum.

_ malikhanede mi?

_ evet orda!

_ gidelim mi?

Başını sallamıştı buna karşılık olarak.

Beraber dediği yere gelmiştik. Nur beni bir geçite sokmuştu. Uzun ve loş bir ortamdı.

_ Kubilay bak ordaki kasa var ya işte Mert'in sana bıraktığı miras o.

_ bana mı?

Başını olumlu yönde salladı. Kasaya doğru yaklaştım. Bana anahtarı uzattı. Kasanın önüne diz çökerek açmıştım bakışlarım Nur'a döndü.

_ bunlar?

_ onları Mert sana bıraktı...

Kasadaki belgeleri çıkardım bir tanede zarf vardı. Zarfın üzerine doğru baktım.

" bçvçn nçuç 1903"

_ bu ne?

_ zarf en son Kubilay önce belgeler...

Kağıtları elime aldım aynı şekil karşık harfler kullanılmıştı.

_ şifreli konuşmalar bunlar!

Gözlerim kağıtlarda duran imzalara geldi. Anlaşmalar Nur Mert ve... Babam, İrfan arasındaydı! Gözlerim dolarken elimi tuttu Yağmur.

_ baba...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 22 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MAFYA SEVGİLİM OLDUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin