yeni bolume hos geldiniz kızlar ☀️
␥
Jungkook'la yaptığımız kahvaltı ardından banyoya girip iyi hissettirecek kısa bir duş aldım. Saçlarımı kurutma makinesiyle kuruladıktan sonra banyodan çıktım.
Salonda kahvesini yudumlayan Jungkook geldiğimi görünce üstümü kısaca süzdü. Onun tshirlerinden birini bugünlük ödünç almıştım.
"Gel." dediğini dinleyerek yanına adımladım. Koltuktaki yerimi alarak bacaklarımın üzerine oturdum.
Bir süre kahvesini içen Jungkook'u kafam koltuğa yaslıyken izledim. Garipti. Ona karşı hissettiğim bu çekim ve teslimiyet hissediyor olmam. Hiç tanımadığım bir adama her şeyimi emanet ediyor olmam şaşırtıcıydı. Ve asıl şaşırtıcı olan bunun beni pişman hissettirmemesi, doğru gelmesiydi.
"Neden daldın?" Sesiyle irkilerek kafamı koltuk başlığından kaldırdım.
"Seni izliyordum." Hafif bir kıkırtı dudaklarından firar etti.
"Farkındayım." Gülümsedim. Farkında olmaması saçma olurdu.
"Ne düşündüğümü biliyor musun peki?" Tek kaşını kaldırarak gözlerime baktı.
"Ne düşünüyormuşsun?"
"Hiç tanımadığım bir adamla yaşadıklarım nasıl bu kadar doğru gelebilir diye düşünüyordum." Gözleri bir süre gözlerimde oyalandıktan sonra konuştu.
"Yaşın buna çok müsait." Kıkırdadım. Olayın sadece yaşım olduğunu asla düşünmüyordum. Bu kaderdi. Belki başka bir şey. Asla sadece yaşımla alakalı değildi.
"Bence yanılıyorsun." Omuz silkti. Bende daha fazla uzatmadım. Kahvesini bitirene kadar bana hiç dönmedi. Sonra önümüzdeki beyaz alçak masaya kahve bardağını bıraktı ve bana döndü.
"Yaklaş." Sorgulamadan koltukta yanına doğru kaydım.
Elleri saçlarıma dokunmak isteyerek yukarı kalktı. Saçlarımı sevdi ve gözlerimi kapatmama sebebiyet verdi. Bunun bu kadar iyi hissettirmemesi gerekiyordu.Konuşmadık. Dakikalarca, belki on dakika boyunca, saçlarımı okşadı. Bunu neden yapıyor ya da bir nedeni var mı bilmiyordum. Sadece iyi hissettirmişti.
Ve sonrası hızlı geçti. Annemlerin aklıma gelmesi, telefonumdaki cevapsız aramalar, üzerimi giyinmem ve Jungkook'la beraber evden çıkmamız. Her şey bir anda olup bitmişti.
Şimdi Jungkook'un motoruyla evimin yolunu alıyorduk. Onun beline sarılmak, işte bu, kesinlikle bambaşka bir haz veriyordu.
Ve ben olduğum yerden inanılmaz memnundum.
⤷
Evimin sokağına geldiğimizde motordan inerek kaskı motorun arkasına koydum. Saçlarımı düzelttikten sonra Jungkook'a baktım.
"O zaman..görüşürüz?" Hafifçe tebessüm ettiğinde beklemediğim bir şekilde beni kendine çekti ve sarıldı. Heyecanla hızlanan kalbimle beraber sarılışına karşılık verdim.
"Görüşürüz Roseanne." Ardından kollarım arasından çıktı ve motoruna binerek hızla uzaklaştı. Arkasında şaşkın bir ben bıraktığının pekala farkında olduğundan emindim.
␥
"Anne, özür dilerim diyorum trip atıyorsun. Gerçekten unuttum." Önünde birleştirdiği kollarıyla yatakta oturan bana üsten üsten bakıyordu.
"Bir daha böyle bir şey olmasın Roseanne. Yoksa babana açıklama yapmak zorunda kalırsın." Bla Bla Bla. Tehdit ediyor ama bana asla kıyamıyordu.
"Tamam kraliçem. Artık gider misin? Kızlarla konuşacağım." Bir süre dik dik baktıktan sonra tatmin olmuş olacak ki odadan çıktı. Derin nefes alarak telefonu elime alarak yatağın yorganını kaldırıp altına girdim. Gruptan kızları facetime olarak aradığımda aramayı açan ilk kişi Lisa ardından Jisoo ve ardından da Jennie oldu.
"Kızlar.."
"Yine ağzı kulaklarına varıyor bunun kesin bir şey olmuş." Jennie şüpheli gözlerle beni süzerken genişçe sırıttım.
"Jungkook'la yattık." Sesimi minimum seviyeye indirerek konuşmam ardından hepsini gözleri açıldı.
"Yine mi?" Aynı anda verdikleri tepkiyle dudaklarımı birbirine bastırdım.
"Bu seferde dövmeci de değildir herhalde?" Lisa kısık gözlerle sordu.
"Hayır, evine gittim. Tshirtünü giydim. Ve asıl bomba saçlarımı dakikalarca okşadı." İç çeke çeke anlattığım durumla kızlar halime göz devirecek kıvama geldi. İster istemez onu gözümde çok üst yerlere koymuştum ve bundan kendimi alıkoyamıyordum.
"Bize çocuklarınız olunca mı haber verecektin kızım ya." Jisoo yapmacık bir kızgınlıkla sorduğunda cevap verdim.
"Her şey çok ani oldu. Annem az önce haber vermeden eve gelmediğim için beni azarladı."
"Sence kadın haklı değil mi? Kendini kaptırıp yanlış üstüne yanlış yapmandan korkuyorum Roseanne." Lisa'yı ilk defa bu derece ciddi görüyor gibiydim. Benim adıma endişelendiklerini bilmek içimi huzursuzlukla kaplıyordu.
"Lisa..biliyorum endişe ediyorsunuz ama ben yanlış yapacaksam da bunu Jungkook yüzünden yapmak istiyorum. Ondan ne kadar hoşlanıyorum biliyorsunuz..lütfen sadece yanımda olun."
"Eğer öyle diyorsan peki. Sadece dikkatli ol." Gülümsedim. Sonra biraz daha bu konu hakkında konuşup telefonu kapatmıştık.
Belki de Lisa haklıydı. Yine de ne olacağını fazlasıyla merak etmekten geri duramıyordum.
⚚
kızlar sonunda ben geldim😮💨🫶🏻
kısa bir bolumdu ama eger bol yorum gelirse bir bolum daha atabilirim🤞🏼
roseanne ve jungkook iliskisi sizce bundan sonra nasıl sekillenecek🧐
kızlar haklı mı🧐
yorumlarınızı bekliyor, bolumu size emanet ediyor ve gidiyorum
xoxo🩷🩷
![](https://img.wattpad.com/cover/375298134-288-k191802.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
high for tattooeR, rosekook ⛈
FanficRoseanne yetenekliydi. İyi çizim yapar, uzun ojeli tırnaklarıyla gitar çalar ve cennette gibi hissettirecek sesiyle eyes closed söylerdi. Halsey'yi severdi, G-eazy ise en büyük nefretiydi. Onunla him and i söyleyecek o oğlan kim merak etmekten kendi...