1 hafta sonra
Avluya çıkınca gözlerimi etrafta gezdirdim ama Saruhan efendi ortalıkta görünmüyordu
O yüzden biraz temiz hava almaya çalıştım
Bir hafta içinde gün aşırı telefonu bana veriyordu bende kullanıyordum
Tek tesellim Selen'in durumu iyiye gidiyordu
"Buraya gel"
Sesin geldiği yöne bakıp yavaşça yanına yürüdüm
O önde ben arkada onun koğuşuna girdik
Yatağı dağınık bulaşıklar lavaboda beni bekliyordu
Ona dönünce göz göze geldik
"Başla"
Derin bir nefes alıp düzeltmeye yataktan başladım
Yatağı düzelttikten sonra bulaşıkları yıkamak için tezgaha yöneldim kenarda duran eldivenleri görünce kaşlarım çatıldı demek ki hâlâ içinde biraz insanlık vardı
Arkama dönüp bakınca sandalyede oturmuş beni izlediğini görünce
"Götüm güzeldir bakmak için harika manzara"
Saruhan'ın tek kaşı ilgiyle havalandı
"Başka kıyafetin yok mu"
"Neden soruyorsun"
"Göz zevkim bozuluyor"
"Yani"
"Yanisi seni bu şekilde izlemek hoşuma gitmiyor"
"Eee"
"Bedenin kaç"
Sabır çekerek önüme döndüm eldivenleri takıp bir tekne buldum
Su ısıtıcısına su koyup beklemeye başladım
Ensemde nefes hissedince irkildim
Saruhan ellerini popoma atınca onu itmeye çalıştım
Beni tezgahla arasına sıkıştırıp kulağıma eğildi
"Uslu dur ölçü alıyorum"
Sıcak nefesi kulağımı gıdıklayınca sendeledim
Ellerini omuzuma koyup ezdi ardından koltuk altımdan devam ederek kasıklarıma kadar bastırarak indi
En son popomu kavrayıp bıraktı
"Ellemen bitti mi"
"Şimdilik evet"
Kaşlarım çatık şekilde ona döndüm
"Bu ne demek"
"Zamanı gelince öğreneceksin"
Arkasını dönüp tekrar kalktığı yere oturdu ve beni izlemeye başladı
Umursamayıp önüme döndüm sıcak suyu tekneye döküp bulaşıkları yıkamaya başladım
Bulaşıklar bitince ona döndüm
"Başka"
Eliyle bir yeri işaret etti
"El süpürgesi ile burayı süpür"
İçimden küfür yağdırıp süpürgeyi elime aldım
Gördüğüm tüm tozları süpürüp ona baktım
"Akşam yemeği yap"
"Fazla çeşit bilmiyorum"
"Dolapta tavuk var sote yapabilirsin"
Dolaba yönelip tavuğu çıkardım ve sote için biber domates soğan gibi şeyler.
Tavuğu ince ince doğrayıp tavaya aldım ardından soğanı ekledim az tereyağı ile kavurmaya başladım
Ardından biberi az sonra da domatesi ekleyip baharat ve su koyup pişmeye bıraktım
"Pilav da yap"
Hey Allahım ya
Pilavın malzemelerini ayarlayıp pilavı da yaptım
O arada sote pişti altını kapattım
Hiç çekinmeden beni izleyen Saruhan'a baktım
"Pilav pişer birazdan ben gideyim"
"Olmaz masayı hazırlayacak ben yedikten sonra toplayıp bulaşıkları yıkayacaksın"
Bir süre yüzüne baktım her gün tüm günümü bu manyak herifle mi geçirecektim
Az sabır diye düşünüp tabakları, çatal ve kaşık alıp masayı bir güzel silip her şeyi yerleştirdim pilav pişince servis ettim
Bu yemekler ona iki gün yeterdi
"Kendine de bir tabak hazırla"
Açıkçası bu beni şaşırttı bakışlarımı yüzünde gezdirdim ciddi görünüyordu
"Ben kendi koğuşum"
"Söyleneni yap itaatsizlik sevmem"
Sanki tasmalı köpek sahiplenmişti manyak herif
Kendime bir tabak hazırlayıp masaya koymak için yürürken
"Bekle"
Ne var anlamında yüzüne baktım
"Tabağı daha doldur o seni doyurmaz"
"Doyurur"
Gerçekten doyururdu midem iyice küçülmüştü
Kaşları sinirle çatıldı
"Tabağı doldur"
Muhatap olmamak için tabağa az daha ilave ettim ama şimdi de oturacak yer yoktu
Eliyle bana bir yer gösterip
"Orda ki tabureyi al"
Neyse tabureyi de alıp oturduk
Yemeğimi hızlı yiyip kaçma hayalleri kurmaya başladım
Saruhan hiç acele etmeden kral edasıyla yemeğini yiyordu
Kesin beni sinir etmek için yapıyordu
Yemeği bitince masayı toplayıp bulaşıkları yıkadım
Sormaya korkuyordum ama
"Gidebilir miyim artık"
"Bir bardak su ver sonra serbestsin"
Neyse küfür etmiycem
Bardağı doldurup suyu eline verdim
Tepesinde suyu içmesini bekleyip boş bardağı aldım
Bardağı yıkayıp ters çevirdim ve onun yanından ayrıldım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan'a Mahkum +18 (BxB)
Mistério / Suspense"Demek telefon görüşmesi yapmak için her şeyi yaparsın öyle mi?" Başımı Hızla yukarı aşağı sallayıp "Yaparım" "O zaman cehennemine hoşgeldin küçüğüm" Benden en fazla ne isteyebilirdi ki? Telefona ihtiyacım vardı hemde en kısa sürede Bir telefon gör...
