Yanlış Seçim

16.

Эта часть на русском языке ⬇️.

K: Bugün oğlumun ölüm yıldönümü Ömer.

Kıvılcım bunu söyledikten sonra gözyaşlarını daha fazla tutamadı.

Ömer ise duyduğu ile donup kaldı. Evet, bunu Kıvılcım Fatma'ya anlatırken duymuştu ama tamamen aklından çıkmıştı. Kıvılcım'ın içten ağlaması ile ona sıkıca sarıldı.

Ö: Şşt sakin güzelim.

Kıvılcım Ömer'e sıkıca sarıldı ve ağlayarak içindeki acıyı atmaya çalıştı. Ömer ise onun saçlarını okşuyor içini boşaltmasını bekliyordu. Bir kaç dakika böyle kaldıktan sonra Kıvılcım'ın ağlaması iç çekişlerine dönüştü. Kıvılcım Ömer'den ayrılıp onun gözlerine baktı.

K: Yaşasaydı eğer şimdi 16 yaşında olacaktı.

Ömer onun gözyaşlarını silip, sorup sormamakta kararsız kaldığı o soruyu sordu.

Ö: Neden öldü?

K: Merdivenlerden düştüm.

Ömer şaşırdı.

Ö: Nasıl?

Kıvılcım derin bir nefes aldı, bunu Ömer'e anlatmalı mıydı bilmiyordu, ama içini birine boşaltmak istiyordu.

K: Annemle babamın öldüğü gün. Haber geldikten sonra, ben cenaze için buraya gelmek istedim. Hamileliğimin sekizinci ayındaydım o zaman. Kayhan, bebeğe bir şey olur diye, göndermek istemedi. Ben ısrar edince tartışmaya başladık.

Ömer aklına gelen ile dikleşti.

Ö: O mu itti?

K: Hayır, ama

Kıvılcım yaşananları anlatırken, o anlar tekrar gözünün önünde canlanıyordu.

Ömer ise dikkatle onun vereceği cevabı bekliyordu.

K: B-bana vurunca, ben dengemi kaybedip düştüm.

Ömer içindeki öfke ile daha fazla oturamayıp hışımla ayağa kalktı. Ne yapacağını bilmeden bir o tarafa bir bu tarafa dönüp durdu. Sevdiği kadının böyle acılar yaşadığını asla düşünmezdi. Kıvılcım'a baktığında onu izlediğini gördü. "Şimdi sinirlenmenin bir anlamı yok onu sakinleştirmem lazım" deyip tekrar onun yanına geçti.

Ö: Sonra ne oldu?
K: Düşerken karnıma darbeler aldım. Sonra hastaneye gittiğimizde oğlumun hala yaşama tutunmaya çalıştığını öğrendik. Sadece iki gün sürdü. Kalbinin durduğunu gördükten sonra doğuma aldılar beni. Ölü bir bebeği dünyaya getirdim.

Oğlunun görüntüsü gözlerinin önüne gelince hıçkırığını tutamadı. Ömer onun gözyaşlarını silmeye çalıştı. Onun böyle ağlaması Ömer'in gözlerini de doldurmuştu.

Ö: Onu gördün mü peki?

Kıvılcım'ın yüzünde acı bir gülümseme oluştu.

K: E- evet. Görüntüsü dün gibi aklımda, biliyor musun. Bir kaç dakika izin verdiler görmeme, öyle güzel bir bebekti ki, melek gibiydi sanki. Onu benden aldıktan sonrasını doğru düzgün hatırlamıyorum. Uzun süre hastanede yattığımı, terapi gördüğümü biliyorum. Çok zor toparladım, hem annemle babamın hem de oğlumun ölümü bende çok derin, kapanmayan bir yara bıraktı. Yapayalnız kaldım.

Ömer belini yatak başlığına dayayıp onu göğsüne çekti. Saçlarından öptü.

Ö: Canım benim. Artık yalnız değilsin, ben hep yanında olacağım. Acını dindiremem belki ama hafiflemesi için elimden geleni yaparım.