Selamlarrr canlarıımm. İlk kurgumla karsinizdayimm🥳K
Konusu düşmandan aşka✊
Umarım beğenirsinizz, öpüldünüzz💋
🔥
Çıkışta okulun bahçesinde sınıftakilerle toplanmış, kafa dağıtmaya nereye gidebileceğimizi tartışıyorduk. 2.dönem Okulun tüm son sınıf öğrencileri okuldaki son zamanlarını iyi değerlendirmek için çabalıyordu,tabi buna dersler de dahil.
Ben Ahu Meyra Yıldırım.Benim şahsen akademik başarımda pek iyi notlarım olduğu söylenemezdi ancak elimden geldiğince aktif olmaya çalışıyordum, aslında zeki oldugumu söylüyorlar ama sadece tembelim. Aslında okula sırf okumak için gelmiyordum. Bura rahat ve kendim gibi hiss ettiğim tek yerdi. Evde pek aileye karışmazdım ve beni hep soğuk, odasından çıkmaz, sessiz, kitap kurdu ve telefon bağımlısı yani tipik ergen gibi görürlerdi hep.
Oysa okulda daha rahat,özgüvenli ve sosyal hiss ediyordum, sanki bura evimmiş gibi... Pek çok arkadaşım olmasa da kardeşim diyebileceğim 2 arkadaşım var. Tabii ki, onlardan başka konuştuklarım var ancak hiç biri onların yerini tutamaz. Aslında birine güvenmemin zaman aldığını biliyorum , çok zor karaktere sahibim bence ve buna beni tanıyan her kes katılıyor. Ama yine de her gün okulun kapısından girer-girmez tüm dert-kederimi bırakıp sanki hiç bir şey olmamış gibi ciddi ifademi kuşanıyordum , ailemin düşündüğünün aksine fazla inat ,dik kafalı, bildiğini yapan ve empati hissi olan biriyim, lakin söz konusu gururum ve feminizim olunca kimsenin lafına bakmam. Uzun lafın kısası her genç gibi benim de ailemle sorunlarım var ama çok üzerilerine gitmemeye çalışıyorum.
"Huuhuuu?" Yıldız beni sesleyerek "Kızım daldın gittin yinee , bir şey tartışıyoruz burda değil mi?" dedi.
Evet bu da Mira Yıldız Kardelen. En yakın kız arkadaşım olur kendisi. Çok inatçı,maskara bağımlısı ve bir o kadar güzel ve iyi kalpliydi.Koç burcu olmasının hakkını tamamıyla veriyor gerçekten. Benim aksime her kese şirin, tatlı ve sıcakkanlıydı lakin gözü döndümü, o tatlı Yıldızdan eser-alamet kalmazdı.
"Alışılmadık değil ki, zaten?" Bu sefer Atlas konuşarak " Derin düşüncelere dalmak gibi bi huyu var han'fendinin " diye ekledi. Ve bu da diğer dostum Atlas Kaya. Soy adının hakkını veriyo Maşallah. Kaya gibi çocuk .Bizde takma isim olarak Kaya diyoruz. Aslında önceler böyle değildi lakin önceki yıllarda zorbalığa uğradığı için evrim geçirdi. Şimdide kızlar peşini bir türlü bırakmıyor. Ancak "kaya" gibi görünümünün altında saf,eğlenceli, cocukça ruhu yatmaktadır. Ancak hiç bir kıza yüz vermiyor. Guya bu tür işlere hevesi yokmuş,çocuk işiymiş falan. İnkar etsede sevdiği olduğunu biliyorum yada seziyorum.Grubumuzda çoğu eğlenceyi ,partiyi ,gezmeleri o teşkil eder ki yay burcu olduğunu kesinlikle onaylıyor bu.
"Hı?... Yok, iyiyim dalmadım" külliyen yalan, dalmıştım "Abartma sende be!" diyerek ,üzerine basa-basa ekledim "Kayacık" en sinir olduğu seslenişimizdi ona. Gıcıklık favori sataşmak şeklim olur. Neyse... Dalmıştım. Çünkü... tahmini 5 metre ötede okul bahçesinin ortasına yunan heykeli falan mı koymuştular? Sus be ne diyosun kendine gel Ahuu, normal erkek iştee. Ama değil?...
Hafif dalgalı low taper kesim saçları.. Koyu zülmet karanlık , lakin bir o kadar parıltısı olan lacivert gözleri... Buğday teni... Biçimli burnu... Simsiyah kaşları... Göz alıcı beden yapısı ve dev cüssesi...Lanet siyah gölmleğinin düğmeleri zorla tutunmuştu sanki... Neyse saçmaladım iyice. Bana ne be dağ ayısına benzer gergedan kılıklı maymundan.O bana baksın bi kere ben niye bakıyorum .
Aslan burcu oldugumdan bir kez daha gurur duydum resmen. Okulumuzdan bir kaç tane pek "sevimli" yamyam kız gruplarının aksine ağzımın suyu akmıyodu çok şükür. Bir-birilerine gösterip duruyolardı sürekli. Sanırım bayağı popüler olmak yolunda emin adımlarla ilerliyordu. Zira okulda ilk defa görüyordum kendisini. O'ysa, arkadaşı olduklarını düşündüğüm bir kaç çocukla el sıkışıp gülüşüyolardı.
Tanrım... Gülüşü sanki patlıyor, adeta mıknatıs gibi kendine çekiyodu... Lakin yüzüm tam aksini söylüyomuş gibi tiksiniyorcasına izliyordum onları. Aynı ifadeyle, gözlerimi devirerek o taraftan çektim ve bizimkilere dönüyordum ki, sanki kısa bir saliseliğine gözlerimiz buluştu ancak sohbetine son sürat devam ediyodu. Beden dilini çok profesyonelce kullanıyodu .Elleri cebinde, sürekli adeta ışık saçan hafif gülümsemesinden geri kalmıyordu... Neyse bizimkilere tamamıyla döndüğümde Yıldızla Atlasın beni dikkatle incelediklerini gördüm ve bir birilerine göz ucu bakıp yeniden bana döndüler. Bende niye öyle garip bakıyorsunuz der gibi bir bakış attım.
Atlas hemen üçümüzün de duyacağı şekilde " Kızım, kime bakıyosun sen öyle bakim?" Demenin ardından aydınlanmış gibi " Hiiii... anaam..., kız sen onun kim olduğunu biliyomusun da öyle boğucakmış gibi bakıyosun adama?"dedi.
Ciddi bir ifadeyle "Yoo, hayır bilmiyorum, bilmekte istemiyorum" dedim.
Yıldızsa merakla "Sen ona bakma söyle söyle" dedi.
Atlas tam ağzını cevap vermek için aralamıştı ki, o taraftan seslerini duydum ve hafiten yüzümü o yöne doğru çevirerek parmagımı kaldırıp Atlasa dur işareti yaptım. İkisi de merakla ne diyecegimi bekleyerek sustular.
Bu sırada, az önce konuştuğu arkadaşlarından biri ona imayla "Görüşürüz Nicholas Black..." dedi. Demek ismi böyleydi... Oda hemen başını bir kere sallayarak,muzip bir şekilde gülümseyerek "Görüşürüz..." demekle yetindi. Kahretsin... Sesi neden böyle kalın ve erkeksiydi?... İç ses lütfen sus artık! Bir dakika?... Eğer ingilizce isme sahipse demektir ki, başka ülkeden geldi, eğer başka milliyete mensupsa nasıl türkçe konuşuyordu?
İyice saçmaladım ama... Ne olmuş yani öğrenemezmi sanki türkçeyi. Ama merak ettim şimdi. Neyse ki, yine buruşuk ifadeyle kaşlarımı çatarak dinliyordum. Bazen gözüm o tarafa kayıyordu tabi , ama kendimi toparlaya biliyorum. Etraftaki her kes ise hala ona bakıp fısıldaşıyolardı.
Konuşma bitince parmağımı usulca aşağı ,yanıma indirdim.
Atlas bunu görüp "Eveeet... İngilizce isme sahip çünkü Amerikadan geldi. Söylentilere göre dedesi en büyük mafya kurulunun lideri ve babası da aynı kurulda. Burda olmasının sebebi ise - annesi türk. Bunları nasıl bildiğimi soracak olursanız bende az önce öğrendim. Baya iyi dedikodu yalnız. Her kes öğrencilerin okul grubunda bunu konuşuyo.Zamanında söylemiştim ama gruba katılın diye. Ben söylemeseydim nasıl bile bilirdiniz acaba... İyiki varım ya harbi" diyerek mal-mal sırıttı.
Bizse hafif şok ifadeyle Yıldızla birbirimize bakıyorduk ki, sınıftan birinin bizi seslediğini duyarak o tarafa döndük...
YOU ARE READING
MEYRA
Teen FictionÇıkışta okulun bahçesinde sınıftakilerle toplanmış, kafa dağıtmaya nereye gidebileceğimizi tartışıyorduk. 2.dönem Okulun tüm son sınıf öğrencileri okuldaki son zamanlarını iyi değerlendirmek için çabalıyordu,tabi buna dersler de dahil. Ben Ahu Meyra...