Konuşma

1 1 2
                                    

İşim bittiğinde kendimi oradaki puf koltuklardan birine attım. O da yanıma geldi ve oturdu.

"Yorulduk "

"Evet ama değdi "

Çantasının yanındaki su şişesini aldı ve su içmeye başladı. Kütüphaneyi düzenleme işi bitmişti ama bizde bitmiştik. 

Kitapların bulunduğu raflardan burada on iki tane vardı. Ve her kitaplıkta bine yakın kitap vardı.

Ben işimi hallederken birazda güçlerimden yardım almış ve işimi erken bitirip ona yardım etmiştim. Tabi o fark eder diye yanında güçlerimi kullanmamıştım. O yüzden de saat geç olmuş ve hava kararmıştı. 

"Bence artık gidebiliriz hocam.  Bu arada bana yardım ettiğiniz için teşekkürler "

Ayağa kalktım. 

"Birşey deil. Hem bu işin altından zor kalkardın.  "

O da ayağa kalktı.  Kütüphanedeki rafların arasından geçtik ve Kütüphaneden çıktık. 

Merdivenlerden aşağıya inerken telefonumu çıkardım. Saate baktığımda saatin 19:07 olduğunu gördüm. 

"Oo saat baya geç olmuş "

Telefonu ona doğru çevirdim. 

"Evet"

Merdivenler bitince okul kapısına doğru ilerledik. Kapıyı açmak için elimi uzattım.  Ve kapıyı çektim.  Ama kapı açılmadı.  Bir kaç defa daha açmak için denedim.

"Neden açılmıyor?"

Elini alnına vurdu.

"Hocam burası devlet lisesi saat beşten sonra kapıları kilitleyip giderler"

"Ee bi pencere filan yokmu atlayıp dışarıya çıkabileceğimiz "

"Aslında bodrum katta var. Oraya gidelim"

Onu başımla onayladım.  Merdivenlerden aşağıya indik ve büyük bir koridora girdik. Sağdan üçüncü kapıyı açtı ve içeriye girdik. Burası karton kutularla doluydu. Yine içerideki bir kapıya doğru ilerledik.

Kapının önüne gelince durdu ve bana baktı. 

"Bu kapıyı açtıktan sonra ilerideki pencereden çıkabiliriz.  Ama kapı havalandırma pervanelerine açıldığı için seneler önce buraya bir güvenlik sistemi taktırmışlar. Şifreli bir sistem. Buradaki şifreyi sadece hocalar bilir. Yani size de söylemişlerdir. Şifreyi girin dışarıya çıkalım "

"Hayır "

Kaşlarını çattı. 

"Anlamadım?"

Kartonlardan birine sırtımı dayayarak oturdum.

"Seninle konuşmamız lazım "

Bana bıkkınca baktı ve sırtını kapıya yaslayarak oturdu. 

"Dinliyorum"

"Bana karşı neden bu kadar soğuksun?"

"Ne yapmamı bekliyordun. Benden rahatsız olman gerekirken olmuyorsun. Burda seninle konuşmak bile büyük bir yakınlık göstergesi"

"Beni tamamen tanımadan ahkam kesiyorsun.  Beni tanımaya çalışsan?"

Kafasını sağa sola salladı. 

"Sen delirmişsin. Hocamsın benim böyle bir şeyin olma ihtimali çok zor"

"Ama imkansız deil"

"Artık şu kapıyı aç çıkalım "

"Sen ne zaman bu konuyu düşüneceğine söz verirsen o zaman buradan çıkarız.  Benim vaktim bol"

"Benimde"

Çantasından kitabını çıkardı ve okumaya başladı. Bu onun dünyadan kaçış şekliydi. 

Okuduğu kitabın adı:Sessiz Çığlıklar'dı.

O kitabı okurken onu izlemeye başladım.  Çok güzeldi.

Yaşadıkları ne kadar kötüyse o, o kadar güzeldi. 

Tek umudum beni tekrar hatırlamasıydı.  Ruhumdaki acı hiç dinmeyecek gibiydi.  Derin bir nefes aldım.

Artık mutlu olmak istiyordum.  Havalar soğuktu.  Ve depoda soğuktu.  Üşüdüğü gözümden kaçmamıştı. 

Üzerimdeki kabanı çıkardım ve ayağa kalktım.  Kitap okurken dikleşerek okuduğu için beli ve kapı arasında boşluk vardı. Kabanı omuzlarına bıraktım. Bu hareketimle irkildi. Bana baktı. 

"Neden bunu yaptın?"

"Üşüyorsun"

Başını anladım der gibi salladı.  Yerime geri oturdum. Ve onu izlemeye devam ettim. Ne kadar zaman geçti bilmem ama bir süre sonra kitaptan başını kaldırdı. 

"Tamam"

"Ne?"

"Sana bir şans vereceğim ama çıkalım artık şuradan "

Gülümsedim.

"Tamam o zaman"

O kapının önünden kalktı.  Kapının yanındaki küçük çıkıntıya şifreyi girdim.

"Ne yani? Şifre okulun kuruluş tarihi mi?"

"Evet ne koymalarını bekliyordun "

Kapı açılınca hemen karşıdaki pencereyi  gördüm. Oraya doğru ilerledim. Burası daha da soğuktu.  Havalandırma pervaneleri hala çalışıyordu. Camı açtım ve aşağıya baktım.  Mesafe sadece bir adım kadardı. 

Ayağımı dışarıya attım ve okulun bahçesine çıktım. Arkamdan o da çıktı.  Arka bahçede ki arabama doğru ilerledim. O da motoruna doğru ilerledi.

"İstersen seni ben bırakayım. Saat geç oldu"

Yanıma doğru ilerledi. Tam üzerindeki kabanı çıkaracaktı ki elini tuttum.

"Dışarısı soğuk "

"Peki sen bilirsin.  Ama ben kendim giderim"

"Eminmisin?"

Beni başıyla onayladı. 

Motoruna doğru ilerledi. O motoruna binip giderken onu izledim. Derin bir nefes aldım.  Bu iş sonunda ölüm olsa bile olacaktı. 

"Çünkü bir Varisin yeri hep imparatorunun yanıydı"





Evettttt seneler sonra  bölüm heldii

Bunun sebebi geçen hafta sınavlar vardı ve hafta sonu full kütüphaneye gittim akşam saat yedide Kütüphaneden çıkıyordum.  Ve eve gelmem saat sekizi buluyordu.  Sonra gecenin bir yarısı bölüm yazmak aklıma geliyordu.  Ama hemen uyuyordum çünkü sabah altı buçukta uyanıyordum. 

Malum sınavlar varrrrr!!!!!

Bu hafta sonu bölüm atayım dedim biraz hastayım ama yinede bu bölüm atmama engel deillll

Amq ben hastanede bir iğne yemişim varya parmağım kadarrrrr

Neyse333

Bu bölümün kitabı Sessiz Çığlıklar

Bu kitap benim kendi kitaplarımdan birisi konusu aile kurgusu tavsiye ederim

Mutlu olalım Yıldız Tozlarımm...🖤⭐️⭐️

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 5 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Zaman Ateşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin