Benim suçum

3 0 2
                                    

Sevmek bazen öldürmek bazense hayatta kalmasını sağlamaktır...

Alp akça
3 ay toplam 3 ay geçti ayhan'ın gidişi ve bazı olaylardan sonra üç ay geçti Atakan ve Aleyna başka bir yerde görev yapmaya başladılar..ablam Uras Sima ve Burak  bu olaylardan artık uzaklaştılar yurt dışına gittiler orada artık mutlu olmak istiyorlardı Ben de böyle bir şey düşünüyordum ben de gidecektim yurt dışına belki yalnız olacaktım ama her şey Ayşegül'ün beni ateşin eline vermesiyle bozuldu Evet doğru Ateş yaşıyor ve her zamanki gibi tehlikeli bir şekilde geri dönmüş bir şekilde şu anda şaşırmıyorum artık bu adam ne zaman ölse ya da bir yerlerde kaybolsa gücünü toplamak için gidiyor sonra daha güçlenip geri geliyor.. Bundan 3 ay önce ayşegül'le sadece vedalaşmak için gittim yerde tuzağa düşürüldüm Ayşegül tarafından beni tuzağa düşürüp ateşin eline verdi Şimdi neredeyim bilmiyorum karanlık bir ormanda olduğumdan başka hiçbir şey bilmiyorum Bir de tabii yanımda Ateş Ayşegül nehir bir de Mert diye bir bir adam vardı...

"3 ay geçti Ateş 3 ay içerisinde benden bir bok alamadın ne bekliyorsun?" Dedim yüzümdeki yaralardan konuştukça canım acıyordu...

"Bugün son günün ayfakça ya konuşacaksın ya da-"

"Ölecek miyim? Şu sorgulama işini fazla uzun tutma söylemeyeceğim çünkü yap direk"

"Ölmeyi ne zannediyorsun Alp Akça?"

"Kaybedecek bir şey kalmayan insana ölmeyi soramazsın"

Dediğimden sonra ayşegül'e baktım pişman gibi bir ifadesi vardı ama zerre inanmıyordum..

"Peki o zaman" ateşin sözü bittiği an belimde bir acı hissettim ve o acı hissettiğim son duygu olmuştu..
Ayşegül karaman
Alp'i gözümün önünde iki parçaya ayırmışlardı ve bu benim suçumdu sevdiğim adamı ateşe vermiştim ve ateş hiç düşünmeden onu ikiye ayrmıştı hemen  üzünün olduğu parçasının yanına gidip ellerim ile yüzünü avuçladım"Özür dilerim sevgilim ben senin katılın oldum" ellerim titriyordu sevdiğim adamı ortadan ikiye ayırmışlarıdı...

Nehir yanıma geldi o pis elini omzuma koydu "sana bir tavsiye tatlım duygularımla hareket etme aklını hareket et onu bize vermen aklın hareketiydi ama burada çocuk gibi ağlamam kalbinin hareketi"

"Kapat çeneni!"

"Neden doğruları söylediğim için mi? Ayşegül şu an herkes beni öldü zannediyor neden peşime düşmesinler diye ölen bir insandan şüphelenemezler değil mi?"

"Gerçekten ölsen numara yapmana gerek kalmaz"

"Onu ben yapmayacağım sen yapacaksın"

"Ne?"

Dediğim an arkamı döndüm nehir kafama silah dayamıştı"Ne halt ediyorsun!"
Nehir Gök
"Seninle işimiz bitti Ayşegül Karaman"

Dedim ve kafasına bir el ateş ettim"düşmanına güvenecek kadar aptal bir avukatsın" dedim ve ordan uzaklaştım
6 ay sonra su altı ay içinde çok şey oldu Karan mesleğinde en iyisiydi normal bir savcıyken şu anda Cumhuriyet başsavcısıydı Pınar herkesin ağzında konuşulan bir avukatı hayalini yaşıyordu adaleti sağlıyorlardı bu verdikleri kayıplar onların hırs yapmalarını sağlamıştı Uras hala umudu ile başbaşa düşünüyordu düşünmesinin sebebi dino'nun onu terk etmesiydi evet doğru duydunuz Dino Uras efe'yi terk etmişti onu ne kadar sevse de Leyla hayatında oldukça o hep ikinci kadın olacaktı ve buna dayanamayacak kadar çok seviyordu uras efe'yi... Arhan Arhan üniformasını tekrar giymişti vatanını kanıyla koruyan bir asker olarak mesleğine devam ediyordu mesleğine tekrar başladıktan sonra kaç kurşun yediğini o bile hesaplayamıyordu...İrem...İrem'in babası Türkiye'ye geri döndüğünden
Beri İran'ın ilk defa gülmüştüm orhan'dan sonra hiçbir şekilde gülmüyordu soğuk sert bir şekilde mesleğini yapıyordu babasının karşısında gördüğü zaman içindeki o çocuk yeniden doğmuştu Çünkü irem'le babasının arasında büyük bir bağ vardı babasıyla birlikte yaşıyordu ve çok mutluydu ayhan'ın acısını içerisinde hala yaşıyordu tabi ölüp ölmediğini bilmemesi onu daha çok çıldırtıyordu Bir de tabii içinde kıskançlığı vardı çünkü Arhan Sahra ile birlikteydi...
Pınar Saruhanlı
Kızlar ile bir kafede oturup kahvaltı ediyorduk bakışlarımı dino'ya doğru çevirdim"biraz abartıyorsunuz kızlar Evet geçmişte olaylar olmuş ama unutmayın onlar geçmişte kaldı şu an onlar sizi seçtiyse-"

"Bizi falan seçmediler unutma uras'ın aklında hala Leyla var Bunu sen de biliyorsun kendi kardeşini tanıyorsun Ben ise kendi sevdiğim adamı tanıyorum" dedi kırgın bir ses ile dino ardından İrem söze girdi

"Kusura bakmayın da şu anda bu olaylar açısından en sadık erkek kim deseler Karan derim"

"Evet ya adamın hayatındaki tek kadınsın" diye ekledi dino ve o anda yüzümde ister istemez bir gülümseme oluştu

"Yani hayatımızdaki en sadık erkek Karan da bizim kız öyle mi?"

"O ne demek Dino!?"

"Sinirlenme kızım şey demek istedim hala sevgilin falan değilsiniz ya Onu söylemek istedim"

"Öyle hemen sevgili olunmuyor tatlım siz olduğunuzda ne oldu?"

"Bak biz demin ne dedik hikayedeki tek sadık erkek karan Emir akıner"

"Nereden biliyorsunuz kızlar belki bir eski sevgilisi var?"

"Belki bir eski sevgilisi var" diye beni taklit etti dino sinirli sinirli bakmaya başladım

"Hiç bana sinirli sinirli bakma eski sevgilisi olsa da bakmaz şöyle adımı yazıyorum bakmaz adamın umurunda olmaz adam pınar diyor başka bir şey demiyor"

"Atma Bu arada Pınar Pınar demiyor"

"Pınar Pınar demiyor mu Sen ilk kaçırıldığın zaman ortalığın anasını-"

"Tamam olsun insanların içindeyiz!"
Dediğim an gülmeye başladık daha sonra bakışlarım irem'i buldu gözleri yaşlı bir şekilde yan masaya bakıyordu

Yan masaya baktığım zaman iki sevgili oturuyordu galiba erkek askerden yeni gelmişti Çünkü üstünde asker üniforması vardı"

"İrem iyi misin?"

"Bilmiyorum"

"O iyidir olmasa haberi gelirdi"

"Benden nefret ediyor değil mi?"

"Bence o an öyle söyledi eğer biraz düşünüp neden yaptığını anladıysa nefret etmiyordur"

"Ben bile neden yaptığını tam olarak anlamış değilim o mu anlayacak.. adama 2 kere ihanet ettim"

"Bu ihanet değil Bak tatlım bu onun için yaşama tarzı gibi bir şey bir askerden silahını alırsan üniformasını alırsan ondan geriye hiçbir şey kalmaz sen arhan'dan geriye bir şey kalsın istiyorsun sen orada arhan'ın hayatını kurtardın aslında"

"Hayatımını kurtardım?"

"Evet hayatını kurtardın canım bak Evet orada biraz kırıcıydı Sen beni bırakmıyorsan ben seni bırakırım demen onun için kırıcıydı ama sen bunu yapmasaydın o seni bırakamayacaktı ve sonrasında bunun için pişman olduğunda ikiniz daha çok üzülecektiniz"

Dedim ve elini elini tuttum"bunun için pişman olma" dedim ve gülmsedim irem'de bana gülümseyince gözündeki yaşları silip kahvaltıya devam ediyorduk

"Krep de mi söylesek?" Dino bunu söylediği an İrem ile ikimiz aynı andaYuh dino!"

"Ne var be açım"

"Sen her zaman açsın"

"İremciğim kırıcı oluyorsun"

"Vallahi İrem haklı kızım menemen yedin yumurta yedin üstüne serpme kahvaltılıklardan peynir reçel bunları yedin Bir de krep mi istiyorsun?"

"Bak Ben sevdiğim adamdan ayrıyım tabi yiyeceğim!"

"Bok ye" dediğim an dino'nun yüzü düştü

"Tatlım ben kendi kardeşimi tanıyorum sadece Leyla ile olan eski anıları aklına geldiği için böyle yoksa o seni seviyor insan kalbindeki ile Yaşar kalbindeki ile ölür"

"İnanasım gelmiyor"

"Ne yapayım Dino hatim mi indireyim bunun için sana!?"
Pınar bunu dediği an hepsi gülmüştü ve kahvaltılarını yapıp işlerine dönmüşlerdi..

Yanmakta sıkıntı yok ölmekte var...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin