KİMSESİZ + 18 (Bu hikâye bitti ya)

43

" Alo patron Heradia dayım. Bana verdiğiniz fotoğrafa benzeyen birisini gördüm. Tam benzemiyor da! Sizi yanıltmamak için bir kaç gündür kızı arıyorum ama yer yarıldı içine girdi sanki. 

Beni görünce korkmuş gibiydi. Haber vereyim dedim."

" Adam sen geri zekalı mısın, neden hemen haber vermedin? Kız şimdiye kadar oradan gitmiştir. O akıllı birisi ve senden daha zeki olduğu kesin. Ben şimdi Lorduma ne diyeceğim!"

" Ama patron ya değilse bana kızardınız. Lordum beni ne yapardı düşünmek bile istemiyorum!"

" Beni bekle bulduğum ilk uçakla geleceğim ve birlikte arayacağız."

Kot1 Dom'a konuşmayı aktardı ve Dom kudurdu.

" Nasıl bu kadar aptal adamları işe alıyorsun. Ben de seninle geleceğim. Aradan kaç hafta geçmiş onu aradığımızın farkına vardıysa orada durmaz ama şansımızı deneyeceğiz. 

Bu ondan aldığımız tek haber. O salağa söyle ortalıkta dolaşmasın. Onu tekrar görürse tabi halâ oradaysa! Kaçabilir."

                                                           ****         ****

" Bu akşam vardiyadan çıkınca ne yapacaksın?"

"Sevgili Kisha eve gidip yatacağım yorgunluktan ölüyorum."

" Laren, çok çalışıyorsun ve hiç sosyal hayatın yok. Yarın sabah birlikte parkta kahve içelim. Kahveler ve kruvasanlar benden."

" Bak bu hoşuma gider."

" İyi onda kapındayım hem biraz dedikodu bize iyi gelir." 

Yine yoğun bir çalışma günün bitirip evine gitti.

Sabah Kisha gelmeden kalkıp duş aldı kulak memesine gelen saçlarını tarayarak kuruttu.

" Eskisi gibi parladınız. " Aynada saçlarını okşadı.

" Dom bu çok sevdiği saçları artık okşayamayacak. Belki yeni karısının saçlarına benimki kadar uzun olur. Uzun saçı seviyor. Acaba onu da benim gibi sever mi? 

Yani beni sevdi sanırım! Öyle söylüyordu ama, sonra benim o rezil halimi görünce benden nasıl uzaklaştı. "

Aynayla konuşması bittiğinde göz yaşlarını sildi. İçi acıyla parçalanırken yüzü gülmeye çalıştı. Pek başarılı değildi ama hiç yoktan iyiydi.

Kisha geldiğinde hazırdı.

" Saçların ne kadar güzel. Uzatsana."

" Olur, uzun saçı severim. "

Konuşarak parka gittiler. Kahve kruvasan dan oluşan yiyeceklerini konuşmadan yediler.

" Laren hiç kendinden bahsetmiyorsun. Burada tek başına yaşıyorsun sevgilin yok, ailen yok!"

" Kisha ben kimsesizim. Bir ailem yok. Sevgiliye ayıracak zamanımda yok. Para biriktirip okumak istiyorum. Ziraat mühendisi olmak istiyorum. Toprakla bitkilerle uğraşmak hoşuma gidiyor."

 " Güzel bir amaç. Benim bir ailem var ama bana faydaları yok. En rahatı sensin aslında. Daha önce ne iş yapıyordun?"

" Çiftlikte çalışıyordum. "

" Zor değil mi? Ayrıca çok yorucudur! Ne yapıyordun orada?"

" Evet ama zevki. Sabah gün doğarken kalkıyorsun, hava mis gibi tavukları kümesten çıkartıp taze ve sıcak yumurtaları topluyorsun. Sonra onları yemliyorsun.