Manga: No Love Zone siz sormadan yazayım❤
Lütfen Tanıtım kısmını okuyun❤🖤❤🖤❤
...........................................................Tuna
Tuna çalan telefonu ve yaptığı iş arasında kalmıştı. Saatini kontrol ettiğinde henüz uyuz patronunun gelmesine 10 dakika olduğunu fark edince telefonu açmakta bir sakınca görmedi.
Alo.
Sekreter: Tuna Şen' le mi görüşüyorum?
Buyrun benim.
Sekreter: Tuna Bey X.... Hastanesinden arıyorum. Çok önemli bir konu hakkında Başhekimimiz sizinle görüşmek istiyor.
Konu neydi? Şuan mesai saatleri içindeyim ve gele bilmem mümkün değil.
Sekreter: Konu çok telefonda konuşamayacağımız kadar hasas. Mesai sonrası için uygunsanız çalıştığınız yere sizi alması için bir araç gönderilicek.
Peki madem saat 18:00 de çıkıyorum. Göktuğ Holding ardes......
Sekreter: Çok teşekkür ederiz efendim bekliyor olucaz.
Tuna şaşırsada buna vakti yoktu. Proje Müdürü dangalak giriş yapmıştı. Bu kasıntı herif patrondan daha patron havasındaydı.
Oysa Noyan Göktuğ herkesin karizması ile önünde titrediği bir adamdı. Ve evet Tuna o adamı idolü olarak görüyordu.
Tuna 23 yaşında üniversitesiteyi derece ile bitirmiş bir mimardı. İlk iş yeri olarak hocalarınında referansı ile Göktuğ Holding bünyesinde ki Mimarlık şirketine girmeyi başarmıştı.
Bu Mimarlık alanında en üst seviyedeki ikinci şirketti. Diğeri Göktuğ Holdingin rakibi Hanzade Holdingti.
Tuna'nın bu şirketi ikinci sıraya koyma nedeni tabiki Noyan Göktuğ'a besledi hem mesleki, hemde kişisel hayranlıktı.
Küçük bir mahallede öğretmen bir anne babanın çocuğu olarak dünyaya gelen biri için şuan bulunduğu konum taktire şayandı.
Gel gelelim bunu uyuz müdürüne anlatmak mümkün değildi. Düşünce Denizi'nde boğulan Tuna müdürünün sesi ile gerçekliğine dönmüştü.
Latif: Tuna Bey hayallerini bölmek isyemezdik lakin bazılarımızın yetiştirmesi gereken önemli projeler var.
Üzgünüm efendim, dalmışım.
Latif: Toplantı için tüm dosyalar hazır mı?
Evet efendim, toplantı odasında herkesin önüne konuldu. Projenin son hali slayt olarak sunum dosyasına çıktı olarak eklendi. Sunum için projeksiyon hazır.
Latif: İşini taptığın için aferin mi bekliyorsun?
Hayır tabi Latif Bey.
Götünden kan aldığımın pezevengi. İşim mi bu benim it! Stajyer miyim ben Allah'ım sabır ver!
Bunları dışından diyemedi sessizce toplantı odasına yürüdü. Bugün çok önemli bir gündü. Noyan Göktuğ'u canlı canlı görme şansını elde edecekti.
Latif: Tuna odamdan Laptobımı getir.
Tuna 4 aydır bu adamın her türlü eziyetine katlanıyordu. Etrafındaki herkes ona geldiği günden beri uygulanan mobingin farkındaydı. Sekreteri bile gülüyordu yaşanılanlara.
Tuna daha fazla dayanamadı. Bardağı taşıran son damla olmuştu bu hareket.
Latif bey ben sekreteriniz, ofis boy yada stajyer değilim. Bu şirkete mimar olarak alındım ve işim olmayan şeyleri yapmamı daha fazla beklemeyin!
Ortamda buz gibi bir sessizlik hakim olmuştu. Çünkü oradaki herkes Tuna'nın haklı olduğunu biliyordu.
Latif: Sen ne hakla benimle böyle konuşabilirsin? Terbiyesiz ne istersem yapmak zorundasın! Köpek gibi havla dersem havlıycaksın! Köpek!
İş hukuku diye bir gerçek var ve sizin ne bana nede herhangi bir çalışana bu şekilde davranma hakkınız yok!
Latif: Defol git kovuldun! Muhasebeye uğra çıkışını versinler.
Mahkemede görüşmek üzere Latif Bey!
Latif: Birde tehtit ediyor böcek seni! Defol defol!
Tuna öfke ile tuvalete gitmiş yüzüne soğuk su çarparken söyleniyordu.
Burası nasıl şirket ya! Adam köpek gibi havla dedi bana ya! Demek ki mimar olmasak yat sikicem dese itiraz etmemeliyiz! Koskoca Noyan Göktuğun proje müdürüne bak!
Yanlış şirkete emek verdim. Çok yazık çok. Tüm projeyi aylardır sabahlıyarak getirdiğim noktada şahsıma yapılan muamele!
Biraz sesinin volümünü düşürsen mi genç adam. Malum saygın bir şirket burası.
Çok üzgünüm rahatsızlık verdim. Az önce şirketin müdürü ayakçı muamelesi görüp ortalık yerde hakarete uğradığım için sesimi ayarlıyamadım.
Sizi rahatsız ettiğim için tekrar çok özür dilerim. Hiç tarzım değildir bu şekilde konuşmak.
Odamda bir kahve ikram edebilir miyim size? Bu konuyu da sizden etraflıca dinlemek isterim.
Tuna kafasını kaldırıp kim olduğuna bile bakmamıştı adamın. Hala da bakmıyordu sinirden.
Çok üzgünüm, kimseyi pozisyonu ne olursa olsun birine şikayet etmeyi kendime yakıştıramam. Kovulduğunu bu yerde daha fazla durmak istemiyorum.
Adam kibarca elini uzattıp kendini tanıttı.
Noyan ben, Noyan Göktuğ bu şirketin sahibiyim, tanıştığımıza memnun oldum.
Uzatılan eli sıkıp kendini tanıtırken bir aydınlanma yaşadı genç adam.
Tuna Şen...
Kırma beni Tuna bir kahve lütfen.
Tamam... Tabi içelim, ben sizin siz olduğunuzu anlıyamadım da ilkin.
Hahahaha...fark ettim hiç önemli değil. Önden buyur lütfen.
Kapıdan çıkarken sekreterine toplantıyı bir saat ertelemesini söyleyip asansöre doğru Tuna'nın belinden yönlendirdi.
Tuna hayallerindeki adamla bu şekilde bir tanışmanın şokunu henüz atlatamamıştı.
Bölüm Sonu.....
Yepyeni bir hikayeye ile merhaba 👋
Gerçek ailem, Patron çalışan aşkı❤
Zorunlu bir evlilik 😉
Kısaca okuyarak hikayenin içine girmenizi istedim. Konular kısaca böyle yaşayalım görelim😘
Yeni bölümde görüşmek üzere 👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Gerçeğim Bxİ
ChickLitYazarınız Paralel Evren aşığı😍 Konumuz kısaca doğumda karışmış iki bebekten biri olan Tuna'nın etrafında dönmektedir. Tuna, öğretmen bir ailede büyürken diğeri çok büyük bir Holdingin sahibi ailede büyüyüp yurtdışına yerleşmiş ailesi ile bağlarını...