Keyifli okumalar :)...
"Abi çok güzel değil mi?" Dedi kimin olduğunu çıkaramadığım bir ses. "Aynı anneme benziyor" dedi başka bir ses. Bunlar kim ya? En son Ferdim ile muzlu süt date yapıyorduk.
Zorlukla gözlerimi araladım. Yüzüme doğru eğilmiş birini görünce yerimden sıçradım. Ve yere kapaklandım her hikayenin sonunda yanan yine benim. Aga be yakalım bugün benim için. Yerden kalkarak etrafıma baktım. Odada Aras ve dört adam vardı pardon dört tane taş vardı.
Abilerine yürüyenide ilk defa gördüm.
Senin yok diye kıskanma.
Hemen kabullenmişsin.
İç sesime göz devirip ayağı kalktım.
"Merhaba" dedim yeni uyanmış olduğum için sesim borazan gibi çıkmıştı. Boğazımı temizledim. "İnci.." diye fısıldadı aralarından birisi. "Ben Kuzey yani en sevdiğin abin" dedi aralarından biri, yaşı 21-22 vardı. "Hadi be ordan en çok beni sevecek" dedi aralarından biri daha. Bu halleri beni gülümsetmişti. Birbirimize benziyorduk. Hepimiz sarı kafaydık. Ama aralarından en büyükleri olduğunu düşündüğüm beyefendi kahverengi saçlıydı. "Bu arada ben Asaf, sen bunları takma en sevdiğin abin tabikide ben olacağım" dedi Asaf. "Ya abi bunaltmayın kızı en çok beni sevecek hatta yazıyorum şuraya ilk bana abi diyecek" dedi Aras. Keşke buna ben karar verseydim. "Yeter susun" dedi aralarından en büyüğü. "Kayra sende elini yüzünü yıka ve aşağı gel" dedi çok sert bakıyordu. Bi tırsmadım değil bunda tam mafya tipi var organ mafyasıda olabilir. En iyisi bu katil abiden uzak durmaktı, hepsi teker teker odayı terk ettiklerinde odadaki banyoya girdim. İşlerimi halledip çıktım.
Eşofman ve tişört alıp giydim.
Odadan çıkıp direk merdivenlere yöneldim. Ve tırabzana oturdum."Evet, Kayra hava yolları uçuşa hazır" dedikten sonra kendimi son hızla aşağı doğru ittim.
Ebeni bu çok hızlı lan.Kendimi tam düşüşe hazır olarak ayarlamıştım ki düşmedim. Havadaydım lan. "Noluyo lan?" Dedim gözlerimi araladım birinin kucağındaydım.
"Kızım ne yapmaya çalışıyorsun sen" dedi biri neydi bunun adı ya. "Kızım sen delirdin mi?" Dedi Aras. Eğlenmekte suç be.
"Kızım iyi misin?" Dedi babam. İçimden anne ve baba diyebiliyordum ama ne zaman gerçekten diyebileceğimi bilmiyorum. "İyiyim iyiyim" dedim kendimi mafya abiciğimin(!) kucağından atarak.
"Hadi o zaman yemeğe geçelim" dedi annem. Önümde yürüyen abi takımını takip ettim. Yemek odasına girmiştik sanırım. Ortada büyük bir masa vardı. Kenarda oturmak için puflar vardı.
Sen söylemeseydin bilemezdik ne için kullanıldığını.
İç sesime göz devirme isteğimi bastırdım. Herkes masada yerini alınca bende annem ve Aras'ın arasına geçtim.
...
Sessiz geçen kahvaltı sonrası salona geçmiştik. Annem pür dikkat dergilere odaklanmıştı, abi takımı ise telefonlara gömülmüştü. Babam da işi çıktığını söyleyip çıkmıştı. Bugün 'eski' babamı görmeye gidecektim. Geç olmadan çıkmam lazımdı.
"Benim biraz işim var o yüzden çıkmam gerek. Görüşürüz" dedim çekingen tavırla.
Sen ve çekingenlik ha güleyimde boşuna gitmesin be
Gerektiğinde olabiliyormuşum.
"Nereye kızım" dedi annem başını dergilerden kaldırarak. "Şey.. babamın mezarına uğrayacağım" gözlerim dolmuştu. Artık babam değildi ama kimeneydi ki. O'nu daha ben 6 yaşındayken kaybetmiştik. O'nunla olan anılarımı silik bir şekilde hatırlıyordum. Benim için çok çabalardı iyi büyümem için bunu küçük yaşımda anlamıştım.
YOU ARE READING
KAYRA İNCİ ALTUN/GERÇEK AİLEM
Teen Fictionİntikam üzerine kaçırılan minik Kayra İnci'yi neler bekliyor?