BÖLÜM 1: Tanrı'ya Çekilen Orta Parmak

1K 72 6
                                    

ADALET


Yazar: Eliz


BÖLÜM 1: Tanrı'ya Çekilen Orta Parmak


Gece yarısına üç dakika kaldı.Zihinler kontrol altında,planlar kurgulu..Kağıt ve kalem bu ekim rüzgarlarında işlenecek olan cinayeti tarihe kazımak için hazır ol da.

Zengin malikanelerin bulunduğu sokağın,karanlığında kalmış köşe başında görülen uzun silüet..Bu gece uzun bir gece.Bu gece intikam gecesi.Bu gece manolya kokan bahçelerde kan kokusunun yayılacağı bir gece.Uzaklarda görülen ormandan aç kurtların kan için şehre ineceği bir gece..

En iyi kamufledir gece.Karanlıkta kaybolan siyah giyinimli genç adam köşe başını döndü,avına ilerleyen bir aslan misali hedefe aldığı eve doğru yürüyor.Büyük ayaklarını örten siyah botu sokaklara düşmüş sonbahar yapraklarını acımasızca çiğnerken onun aklında olan tek şey;adalet.

Tanrı'nın sağlayamadığı adaleti,Tanrı'nın verdiği yaşamı alarak sağlayabileceğini düşünen bir genç adam..

Hedef de ki evin ışıkları kapanıyor.Ne de ürkütücüdür uzun boylu adamın dudaklarında yerini alan  o gülümseme.Birazcık vicdan..belki merhamet..?Asla.

Tanrı uyuyanları uyandırmak belki bu kanlı geceye başlayan senaristi her şey çok geç olmadan durdurmak için bir uyarı gönderiyor.Kuru ağaç dallarını kıracak kuvvette bir rüzgar..Öylesine kuvvetli öylesine haşin..Tek tek düşen yağmur damlalarını taşıyan melekleri sokağın geniş duvarına vuracak kadar acımasız..Lakin genç adam..Rüzgarın teninde bıraktığı iz kadar soğuk olan soğuk kanlı genç adam..Saklı kalmış çocukluğundan gelen bir yaramazlık ile gökyüzüne bakıyor,dudaklarında ki o bir hoş gülümseme ısrarla yerini korurken genç adam gökyüzüne orta parmak çekiyor.

Bilmeli,Tanrı'da bilmeli iki yıla yayılan yirmi bir ruhun gökyüzüne ulaşmasını engelleyemediği gibi bu gece de gökyüzüne yolculuğa çıkacak olan ruhu engelleyemeyecek.

Genç adam siyah paltosundan çıkardığı tek dal sigarayı,belki heyecandan belki de soğuktan kurumuş dudakları arasına yerleştiriyor.Büyük ve her zaman kaba yüzükleri taşıyan parmakları bu gece boş,paltosunun ceplerinde bir umut kibrit şanslıysa eğer gazı tükenmek üzere olan bir çakmak arıyor.Lakin Tanrı'ya çektiği orta parmağın karşılığını yakamadığı bir dal sigara ile alıyor genç adam.Sinirden kasılan dudaklarından bir 'Siktir.' çıkarken sigarasını yeniden cebine koyuyor.

Geçen gece girdiği milletvekilinin evinden yürüttüğü saatle süslenen koluna bakıyor genç adam.

01.07 çoktan bir saat on dakika olmuş.Dudaklarında ki gülümseme yerini kan donduran ciddiyete bırakırken bordo kapılı evin önünde duruyor.Bir kolun rahatça gireceği genişlikte ki demirlerden elini uzatıp,kapının demir kopçasını kaldırarak ağır ağır yeşilliklerle süslenmiş bahçeye adım atıyor genç adam.

Vakit geldi.

Karşısında ki beyaz boyalarla süslenmiş eve bakıyor,pencere kenarları pembe manolyalarla dolu.Evin hanımı şirin bir kadın olmalı diye düşünmeden edemiyor.Kim bilir belki işini hızlı bitirirse o şirin kadının tadına bakacağı hayali solan gülümsemesini yeniden canlandırıyor.

Paltosunun iç cebinde taşıdığı bir kaç metalle zorlanmadan demir kapıyı aralıyor,gecenin ıssızlığından bir on dakika daha gitti..Karanlığın sardığı,tek ışık kaynağının pencereden yansıyan sokak lambaları olduğu eve bir adım atıyor.Beyaz tüylü bir halı.Ne de mutlu bir yuva düzeni diye düşünmeden edemiyor genç adam..

ADALETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin