Selamın Aleyküm 🫂
Çok zor yetiştirdim gerçekten. 🥲
Size hemen iyi okumalar diliyorum. 💕Ertesi sabah herkes uyanmış, Levent kantinden kahvaltılık bir şeyler getirmiş üve herkes biraz olsun yemek yiyerek güç toplamıştı. Zeynep ise daha yeni yeni uyanıyordu. Verilen ilaçların uyku gibi yan etkileri olduğu için çok erkenden uyumuş olmasına rağmen uykusunu tam anlamıyla alamamıştı.
Kapı tıklatılınca Zeynep gel demeye tereddüt etti, çünkü annesi veya Cüneyd'se hiç gel diyesi yoktu, lakin başkası olabilirdi. O yüzden mecburen "gel" demek zorunda kaldı. Ve Zeynep'in tereddüte düştüğü gibi olmuştu. Gelen Meryem'di.
" Kızım, acıkmışsındır. Kahvaltı edersin- "
" İstemiyorum aç değilim. "
" Kuzum, yapma böyle.. "
" Ne yapayım anne? Birilerine ihtiyacım olduğu yıkılış döneminde sevdiklerimi benden uzak tutmak için birileriyle anlaşma mı yapayım? "
" Kara kuzum, iyiliğin içindi- "
" Bana kara kuzum falan deme! Hatta sen mümkünse bundan sonra bana Zeynep bile deme, çünkü ben sana anne demeyi bile düşünmüyorum! "
Meryem eliyle ağzını kapatıp ağlayarak dışarı çıktı. O da bir anneydi ve çok üzülüyordu, fakat bir anne kızına böyle bir hata yapmamalıydı.
Meryem ağlayarak dışarı çıkınca hemen herkes Meryem'in yanına geldi. Meryem elindeki tepsiyi karşısına çıkan ilk kişiye, Cüneyd'e verdi. Levent ve Mira Meryem'i sakinleştirmek için kenara çekildi.
Cüneyd içeri girip girmemekte kararsızdı, çünkü Zeynep'in tepkileri çok hızlı değişiyordu. Cüneyd'e de nasıl bir tepki vereceğini bilemiyordu. Tam tepsiyi Mira'ya uzatacağı sırada Levent seslendi.
" Cüneyd, Mira'nın psikolog seansına gitmesi lazım. Biz gidiyoruz, Meryem burada bilgin olsun. "
Cüneyd eskiden olsa Zeynep'i göreceği için mutlulukla girerdi. Şimdi de kalbinin bir yerlerinde mutluluk hissediyordu, fakat Zeynep'in onu istemediğini düşünmek mutluluğuna gölge düşürüyordu
Cüneyd düşüncelerinden sıyrılmaya çalışarak derin bir nefes alıp kapıyı tıkladı. Zeynep yatakta ruhsuz gibi yatıyordu. Kapının tıklanma sesiyle sesi kısık olduğu için çıkarabildiği kadar sesle "gel" dedi. Mira'yı beklerken Cüneyd'i görünce bakışları hemen başka tarafa kaydı.
" Müsaade var mı? "
" Mira yok mu? "
" Psikolog seansına gitti. "
Zeynep başını öne eğince Cüneyd derin bir nefes verdi.
"Zeynep.. İzin ver de bari bir iki lokma bir şey ye. Olmaz mı? "
Cüneyd'in çocuk gibi çıkan sesine karşın Zeynep sadece başını salladı. Cüneyd tebessüm etmek istese de Zeynep'in donuk tavırları ruhuna bir soğukluk veriyordu. Eskiden olsa Zeynep'in bir bakışıyla ruhu ısınırdı.
Cüneyd Zeynep'in olumlu cevabıyla önce yavaş adımlarla Zeynep'in yanına geldi. Sonra yanındaki sandalyeyi Zeynep'e yaklaştırıp oturdu. Zeynep tepside ne var diye bakma merakında bile değildi. Sadece yavaşça dik pozisyona geldi. Karnındaki 7 dikiş ona dik oturmak için hareket ederken bile dayanılmaz bir acı veriyordu. Cüneyd ise acıyı kendi acısıymış gibi hissederek üzüntüyle Zeynep'e bakıyordu.
Zeynep'in şu an için 1 öğün katıyla , 2 öğün sıvıyla beslenmesine izni vardı. Levent de o yüzden kantinden ona mercimek çorbası getirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırgınlıklar ve Zeynep ❤️🩹
Teen FictionBu sezon Zeynep'e karşı yapılan haksızlıklara tahammülüm kalmadığı için, ve Zeynep'i değersiz gören herkese olan kinimden dolayı bolca Zeynep ve Cüneyd odaklı yazılmıştır'