Şimdi okurcuklarım, size danışmam gereken bi konu var. Sizce Ege JOSH Cuthbert olarak kalmalı mı yoksa multideki çocuk daha mı iyi? Bu arada bakmak isterseniz multideki tatlış şeyin adı Manu Rios. Bana mesaj atarsanız sevinirim. Neyse, Her nekadar içime sinmese de paylaşmak istedim. İyi okumalar canlarım *gözündenkalpfışkıranemoji* Uyandığımda yine bir hastahane odasındaydım. Ve başımdaki koltukta uyuya kalmış bir de Ege vardı. Ben neden buradayım ki? Ayşe, Ayşe! Hemen onu bulmam lazım. Şu kablolardan kurtulmalıyım.
--"Ah!" Acıdı ama!
Of şimdi Ege uyanacak. Ve evet uyandı. Mükemmel.
--"Napıyosun acaba safçım?"
Şimdi işin gücün yoksa bir de bununla uğraş.
--"Sana ne ya Allah Allah. Deli midir nedir?!"
--"Hiçbir yere gidemezsin. Bir de senin peşinden koşamam. Beni uğraştırma."
--"Ya Ayşe'ye gidicem bıraksana beni." Sıktığı kolum iyiden iyiye morarmaya başladı. Bu ne güç arkadaş? Tabii o kadar kası olursa normal. Bende de olsa ben de morartırım. Ama çok güzel durmuyo mu? Böyle tişörtün altından bile belli oluyor. Dokunasım falan geliyor. Ama tabii bu kasların altında bir de kereste fabrikası işliyor. Mübarek sanırsın odun olarak doğmuş sonradan evrim geçirmiş.
--"Bırakırım ama şartlarım var."
--"Neymiş?"
Bıkkınca ona baktım.
--"Ben de gelicem."
Ona en ölümcül bakışımı attım ama pek işe yaramadı galiba ki burnumu iki parmağı arasına kıstırıp sıktı. Böyle içten bir şekilde gülümsedi. Ben de parmaklarına burnumu sümkürdüm. Oh iyi oldu o da burnumu sıkmasaydı. Ben sümkürdükten sonra parmaklarını gömleğime sürüp tiksintiden kargaların çiftleşme dansını yapmaya başladı. Tamam başka bir kuş olma ihtimali de var ama konumuz bu değil. Konumuz Ege'nin bunu yaparken çok tatl...oooff neyse ne işte. İğrenç görünüyor.
--"Çarpılıcaksın bi gün Kayra!"
--"Sen bir susar mısın sürtükçüm?"
Evet iç sesime sürtükçüm diyorum. Çünkü,sürtük gibi davranıyor. Son zamanlarda da iyice dili uzadı. Kesicem dilini ha falan da diyemiyorum ki. İç sesin dili nasıl olsun. Lamalar da iyi tükürüyor haağ Aman iyice üşüttüm ben gerçekten. Yakında Esra Erol'a gidip 'koca istiyoğm geğl beniğğ ağğl geğğl beniğğ al lan geğğl beni ağğl' diyeceğim. Ama neden diyeceğim bilmiyorum.
--"Kayra sen geri zekalı mısın acaba naptın elimeeğğ!!!"
--"Hehehehe canım Egecim annem ne zaman burnumu kıstırsa sümkürürdüm ben alışkanlık yani. Çook özür dilerim. "
--"Çabuk kalk gidelim yoksa kafanı kırıcam geri zekalı!"
Olduğum yere büzüşüp kafamı evet anlamında salladım. Korkmuştum ama! Serum şeysilerini çıkarıp ayak uçlarımızda odadan çıktık. O değil de ben kendimi ajan gibi hissediyorum. Ah! Kolum kırıldı galibağ imdaaağğt! Sessizce yürümeye çalışırsan sonuç ama bakın altını çiziyorum ÇALIŞIRSAM yere düşerim. Benim kişiliğinin bir parçası bu yani. Mesela çok ciddili ortamlarda hönkürmeden. duramam. Olmaz yani. Hem insanları da anlamıyorum nasıl öyle hiç gülmeden durabiliyorlar? Hem biz niye sessiz olmaya çalışıyoruz ki? Bu mantıkla ilerleyerek normal yürümeye başladım. Ama... Ama Ayşe'nin olduğu odaya geldiğim gibi birden olduğum yere çakıldım. Ve arkadan Ege bana çarptı. Sonra ne oldu hadi tahmin edin üst üste kapıdan içeri yuvarlandık. Sorun şu ki Ege üstteydi ve ne-nefes alamıyordum.VE.ÇOK.YAKINDIK. Ayrıca ben niye bu durumdan etkilendim ki? Off çok ağııır!
--" Ayığ kalk üstümden ezdin beni öldüm burda!"
Üstümden kalktı ve gömleğini düzeltti. Veğ
--"Cık cık cık çok ayıp Kayra, biraz kibar olmalısın ama"
--"Cık cık cık çık ıyıp Kıyrı, bırız kıbır ılmılısın ımı,hah!"
Dedim ve Ayşe'me doğru döndüm. Yatağın kenarına oturdum.
--"Kardeşim, yatma artık orda bak ben dayanamam yanına gelmek isterim sonra yalnız bırakma beni tamam mı? "
Gözlerim şimdiden dolmaya başlamıştı. Ağlamayacağım. Ayşe ağlamamı istemezdi dimi? Gözyaşlarımı sertçe silip nerde kalacağına bakmaya başladım. Mis gibi kanepe vardı burda yatarım artık. Tam kanepeye doğru ilerlemeye başlamıştım ki Ege benim yerime yatıp
--"Bir oda ikimize yetmez"dedi ve Salak Salak sırıtmaya başladı. Ah cidden! Ben bu çocukla ne yapacağım? Ve bu odada beraber nasıl kalacağız? Tabii ki kalmayacağız. Hehehehe. Yüzüme piç gülüşümü yerleştirdim veğ
--"Doğru söylüyorsun bir oda ikimize yetmez. O yüzden sen burda kalmıyorsuuğğn! AA bak sorun ortadan kalktı!"
--"Tamam."dedi ve odadan çıktı.
Neydi şimdi bu? Ben inat eder falan sanıyordum. Niye böyle yaptı ki? Of gerçekten delireceğim. Şu koltuk çok rahat duruyor. Aynen. Aynen. Hemen oturayım. Hoop. Ayşem be uyan artık. Bak sensiz buraların tadı da yok. İçim sıkılıyor. Bunları düşündükten sonra saatlerce Ayşe'ye baktım. Sadece baktım. Uykum geldi şuraya kıvrılayım. Hemen uyuyamam ki ben şim...
~~~~~
Oof uyandığımda boynum tutulmuştu. Bi de çişim vardı. Tuvalete girmeliyiiğğm!! Aceleyle odanın kapısını açtım ve Ege bacaklarıma düştü. Ama uyanmadı. Çok yorulmuş herhalde yazıığğk(!)
Düşmesine rağmen uyanmadığına göre. Bi dakika o burda yerde mi uyudu şimdi? Ay Salak şimdi cırcır olup başıma bela olacak yağ. Öf. Ama böyle masum olmaması gerekiyordu. Sanırım gözleri kapalıyken daha sevilesi. Sevilesi Mi?! Ne diyorum ben?!
--"Biliyorum çok yakışıklıyım ama beni gözlerinle taciz etmemeisin. Bu çok rahatsız edici."
Ya bu Salak uyumuyor muydu? Ağzına bi tane patlatıp tuvalete koştum. Ne var yani donuma mı işiyim? Ben de insanım heralde. Bi dakika!! Ben anneme haber vermedim! Eyvah şimdi yandık işte! Hemen telefonumu arka cebimden çıkardım ve mesajlar bölümüne girdim. Bi anneme mesaj atılmış ki zaten. Kim atmış olabilir ki? Ege tabii ki! Ay canım yağğ bana yardım etmek istemiş ama benim telefonum arka cebimdeydi! Lan!? Ulan Ege,ulan Ege!! Atarlı atarlı odadan çıkmıştım ama tabii ki beceremedim ve yere düştüm. Bildiğin yerle öpüştük. Bu nasıl sakarlık. Ama yer nasıl bu kadar yumuşak ve hani şu yağmurdan sonra huzur verici toprak gibi kokabilir ki? Ve niye kalbim hızlandı? Oha! Öpüştüğüm şey yer değil Ege!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR GARİP HAYAT
Novela Juvenil"Birbirine yabancı iki insanın yaraları birbirini ne kadar iyi tanıyabilir?" ve "Bir hikayenin sonu ne kadar kötü bitebilir?"