why don't u, tk'

35'

"benim yüzümden bu haldesin. yaptığım şeyi düzeltmem gerekiyor değil mi? sana yardım edeceğim."

duyduğu şeyle donakalan taehyung asla ama asla jeongguk'un böyle bir şey demesini beklemiyordu.

oturduğu kucakta geriye doğru kayan küçükle birlikte ise ne demek istediğini çok daha iyi anladı esmer olan.

fakat reddetmeliydi, reddetmeliydi çünkü aksi takdirde olacakları düşünemiyordu.

taehyung her ne kadar henüz bunun için erken olduğunu düşünse de, olağanüstü bir güzellikle karşısında ona bakan oğlana karşı gelemiyordu.

bu düşüncesinin ardından "jeongguk dur, olmaz." diyerek karşı gelmeye çalışıyordu fakat çok zordu, karşısında jeongguk varken bu çok zordu.

"taehyung, yardım edeceğim işte." küçük olan son derece ciddi bir şekilde konuştuğunda, yutkunmak zorunda kaldı büyük olan. hatta heyecandan, jeongguk'un ne ara bacaklarının arasına girip yere oturduğunu bile farketmemişti.

neden bu kadar heyecanlıydı o da bilmiyordu. sonuçta bu ilk defa yaşayacağı bir şey değildi ama karşısındaki oğlan yüzündendir ki kalbi yerinden çıkacakmış gibi atıyordu.

jeongguk'un da ondan pek bir farkı yoktu, tabii taehyung gibi o daha önce böyle bir şey yaşamamıştı. bundan olacak ki o da oldukça heyecanlıydı.

ergenliğe girdiği dönemlerde birçok ergenin yaptığı gibi o da videolar izlediğinden, ne yapacağını az çok biliyordu ama yine de taehyung'un onu yönlendirmesini istiyordu.

hâlâ daha ilk adımı atmaya çalışırken, bir elini yavaşça esmerin pantolonuna yerleştirdi. esmer olan ellerini iki yanına yaslamış, büyük bir heyecanla sevgilisinin yapacaklarını izliyordu.

küçük olan biraz daha ileri gitmek istercesine yine yavaşça pantolunun düğmelerine yöneldi.

"jeongguk, dur lütfen." istediği halde hâlâ itiraz eden taehyung, jeongguk'un birden çemkirmesiyle yerine sinmişti.

"pasiflik yapma taehyung!" jeongguk artık hızlı hareket etmesi gerektiğini düşündüğünde, fermuarı da indirerek pantolonu sevgilisin kalçalarından sıyırmıştı.

küçük olan, boxerın hafif ıslanmış olduğunu görünce istemsizce sırıttı ve başını kaldırıp sevgilisine baktı.

taehyung'un ise sabrı yavaş yavaş tükeniyor, jeongguk'un bir sonraki hamlesini yapmasını bekliyordu

jeongguk yavaş hareketlerle boxerdan belli olan şişliğe yaklaştı ve derin bir nefes aldı. parmaklarıyla tıpkı bir kancaymış gibi esmerin boxerına tutundu ve onu da aşağıya doğru çekip kalçalarından ayırdı.

karşısındaki görüntüyle yutkundu.
büyüktü, çok büyüktü.

sanki bütün pencereler açıkmış gibi vücuduna çarpan soğukla birden titredi küçük olan. taehyung ise hâlâ daha büyük bir sabırla jeongguk'un hareket etmesini bekliyordu.

jeongguk yakınında olan alete daha da yaklaştı, arada vücudunu ele geçiren titremeyi boş vermeye çalışarak önündeki koca erkekliği minik elleriyle sardı.

"jeongguk, yapmak zorunda deği-"

"hayır, yapacağım!"

"ah, pekâlâ."

küçük olan her ne kadar cesur görünmeye çalışsada aslında az önceki cesaretinden pek bir şey kalmadığını anlayan taehyung, küçüğe doğru yaklaştı ve tek eliyle çenesini kavradı.