HESAPLAŞMA

Bölüm 2-cesaret-

2.bölüm-cesaret-

"cidden delimiş olmalıyım." Diye söyleniyordu yeliz

her zaman bu tür şeyler beni buluyor diye düşünmeden edemedi yeliz. Kaanın gazıyla eve gidip annesine kendisiyle evlenmek isteyen adamla görüşmeyi kabul ettiğini söyleyince annesi ne kadar sevinmişti. Aklına annesinin heyecanlanışı gelince yine gözlerini devirdi. Belki de sadece ailesinden kurtulmak için evlenmeliydi.

Annesinin verdiği şaçma elbsileri giydiği bir kez daha kızdı kendisine. Her ne kadar annesi kafasını şişirsede giymemeliydi bu elbiseleri. Yürürken siyah camlı araba gördü. Durup camdaki aksini inceledi.

Dağınık dümdüz beline kadar uzanan saçlarını süs esyası gibi duran minyatur çantasından çıkarıp tepesinde dağınık topuz yaptı.annesinin ısrarıyla sürdüğü makyajı çantasından çıkardığı selpakla elinden geldiğince hafifletti. Sonra aksine bakıp şirin şirin bi yana bir bu yana gülümsedi. Sonra birden gözlerini devirip dil çıkarıp camdaki aksine vurdu. Bu sırada arabadan gelen sesle arabanın dolu olduğunu anladı hemen hızlı adımlarla ordan uzaklaştı.

Bu sırada arabanın içinde duran kaya bu kızı hareketlerini kahkaha ile izliyordu. Kaya Toker Kajmel markasının patronu olarak demir holdingle görüşmeye gelmişti. Demir holdingin yeni patronu deniz demir babasının gecen hafta ölümünden sonra başa geçmişti. Ve kajmel markası ile anlaşmaların devamlılığı için maalesef bu yirmiyedi yaşındaki toy çocukla konuşmak zorundaydı.

Kendisi otuzyedi yaşındaydı kendinden yaş küçük çocukla birlikte çalışmak sinirini bozuyordu.kendisi otuzyedi yaşında olmasına rağmen oldukça karizmatik çekici bir adamdı ve bununda acayip farkındaydı ve evlenmeyip kadınla keyfini sürüyordu.çapkınca yine gülümsedi. Az önce camının önündeki kız bal rengi gözleriyleriyle onu büyülemişti. Kızı ilk gördüğünde güzelliği dikkatini çekmişti sonra kendini çirkinleştirme çabası ilgisini çekmişti. Daha sonra işe yaptığı hareketlerle olduça komik bulmuştu kahkahayı patlatmıştı. Kız kahkası yüzünden kaçmıştı. Bu duruma üzülmüştü kızı görmek bu gün başına gelen en iyi şeydi. Belki tekrar görüşürlerdi çünkü kız hızlı adımlarla demir holdinge giriyordu. Bu düşünce gülümsemesine sebep oldu.

Hzılıca holdingin binasına giren yeliz az önce yaptığı saçmalıktan ötürü siniri bozulmuştu. Kendi kendine sinirlenip kafasına vurdu. Onun tuhaf davranışlarını gören insanlar bakınca soğukkanlılık maskesini takıp danışmaya gitti. Danışmadaki kadın telesekreter gibi,

"iyi günler nasıl yardımcı olabilrim size."

Kadının yapmacık gülümsemesine ve ses tonuna dayanamayan yeliz direk konuya girmeye kaar verdi bu işten ne kadar çabuk kurtulsa o adar iyiydi.

"mali işler müdürü mehmet beyin kızıyım beni bekliyordu."

"bi saniye.... Adınız ?"

"yeliz"

Telefonu alıp "mali işlerden mehmet beyin kızı yeliz hanım geldiler alalım mı?"

"pekala" diyip telefonu kapattı.sonra bana donup yine aynı sahtelikle

"13.kat ta tabelaları izleyerek mali işleri bulabilirsiniz."

"tamam"

Danışmadaki kıza sinir olmuş sekilde asansörün geliş düğmesine bastı. Asansör gelmesi uzun sürünce dügmeye 5-7 kez üst-üste hızlıca basınca yine insanlar ona bakıtığını hissetti ve sahte gülümsemesini yüzüne takıp etrafa gülümseyip hızlıca gelen kabine bindi aceleyle.

Mali işler de babasının yerine geldiğinde bir kalabalakıla karşılaştı yeliz. Kalabalığın içinden kızını büyük bir neşe ile çağırarak,

"yeliz kızım buradayım."

Aceleyle yanındakilerden kurtulan babam eliyle yelizi yanına gelmesi için işaret etti.yeliz de gözlerini devirip babasına ilerledi.babası,

"annenden Duyduklarım doğrumu yeliz?"

"annemden ne duyduğu tam bilemdiğim için cevap veremem buna"

"evlenmeye karar vermişsin."

Karar vermişsin lafını duyunca sinirden köpüren yeliz elinden gelen en sakin ses tonuyla

"öyle bir şey yok sadece görüşücem annem nasıl anlattıysa ve o kadar umutlanmayın niyetim yok evlenmeye.!"

Babası yelizi hiç sallamayarak,

"tabi tabi hadi odasına gidelim deniz beyin."

Babasının tavrını görünce öffleyip babasını takip etti yeliz. Beklide bu adamla evlenip bu saçma aileden kurtulmalıyım diye düşünüyordu yol boyunca. Adam zengindi ona istediği maddi imkanları sağlayabilirdi. Bu güne kadar yeliz zaten aşk evliliği yapabileceğini asla düşünememişti. Kimseye duygusal yakınlık hissetmemişti. Ona göre aşk zayıflıktı. Zayıf insanlar aşık olup kendilerini bitirirdi. Kendisi şuan beyniyle her şeye hükmedebildiği için kendini güçlü hissediyordu ve bu gücü kaybetmeyi asla düşünemiyordu.yeliz kafasındaki bu düşüncelerle deniz demirin kapısına gelmişti.

Babası kapıyı tıklattı.kızına dönüp,

"sen içeri gir seni bekliyor kızım."

Babasının gideceğini ögrenen yeliz bir an panikleyip,

"ne yani sen girmicekmisin."

"ne işim olur kızım siz konuşup anlaşın.seniinle görüşeceğini ögrenen deniz demir çok önemli randevularını ertletti ne kadar önemli olduğunu unutma hadi iyi şanslar."

Babasının onu arkasında bırakmasının şaşıkınlığıyla bakakalan yeliz kendini toparlayıp kafasını kapıya çevirdi.derin bir nefes alıp kapıyı tıklattı

2. bölüm sonu