İsmini sayıklasam gelir misin ?

Yakında

Elif Demirtepe, 18 yaşında... Fransada doğan bir göçmen kızı. Ülkesi'nin hasretini fazlasıyla çekiyordu, her yaz Türkiye'ye gitmek yetmiyordu işte. İliklerine kadar hissediyordu bu özlemi. Tek yapabildiği öz kültürüne sahip çıkmaktı, dilini, dinini, büyüklerine saygı şekli, oturmasından kalkmasına, herşeye sahip çıkmak, elinden geldiği kadar uygulamak ve ilerde çoçukların'a (tabi bu kafayla olursa(!)) öğretme isteği...
İki kültür arasında yaşamanın iyi yönleri de vardı, en önemlisi tanıdığı arkadaşlardı, oturduğu yerde Avrupa, Asya ve Afrika'nın birçok yerinden göç edenler vardı:Türkiye, Fas, Cezayir, Tunus, Italya, İspanya, Çin: tanıdığı birçok kişi bu ülkelerden geliyordu.
Ve onları tanımak başına gelen en güzel şeydi. (tabii kimlerle olduğuna dikkat ettiği için, çünkü tam tersininde olması fazla kolay)

Akıllı, cesur ve inaçıydı, üzerinde erkek kardeşlerinin etkisi baya hissediliyordu, onlarla beraber 5 yıl boks dersleri almıştı mesela, yada aşırı derecede BMW hastasıydı. Evet bir gün kendi parasıyla alıcaktı x6 nın beyaz modelini... O elmas bir numaralı hedeflerinin arasındaydı kesinlikle. Onlar da gurur duyuyorlardı, kimseye yüz vermeyen, annesinden evlilik lafını duyunca köşe bucak kaçmak için yol arayan genç kızdan. Yinede tedbiri elden bırakmayıp attığı her adımdan haberleri olması gerekiyordu, yok öyle boş yere gezip tozmak, geç saatlerde çıkmalar...

Elif her erkeğin seveceği türden vücûd hatlarına sahip. Üstelik uzun saçları güzelliğine güzellik katıyordu, tabii bu durum ağabeylerinin sinirlerini bozuyordu. Şu Dünya'da
çok fazla kurt vardı.. Elif'e zarar verebilecek, onu üzebilecek.
Neyseki oturdukları yerde genç kızın ailesi, hele üç ağabeyini sevip sayıyorlardı. Eee, bu durum Elif'i daha dokunulmaz kılıyordu, kim cesaret edebilir ailenin göz bebeğine zarar vermeyi?

Fransa'da yaşayan bir genç kızın hikayesi
Tüm sorunlara karşı ismi kadar dik durmaya çalışan Elif'in hikayesi

Elif yakında sizlerle...