YAĞMUR ZAMANI

AKŞAM

Akşam olduğunda çok güzel bir sofra Necati'yi bekliyordu.

Sofrayı hazırlattıktan sonra üstümü giymek için gar dolabıma gittim. Kapağını açıp kıyafetlerime göz gezdirdim.

Önce sıfır kol, v yakalı sarı kısa elbisemi alıp üstümden tutarak dolabın kapağındaki boy aynasına baktım. Beğenmemiştim. Yüzümü buruşturup yatağa attım.

(Bu sırada Necati de kendi odasında saçlarını düzeltip ıslık çalıyordu. Aynada koyu kumral saçlarına baktı. Gülümseyip dişlerinde bir şey olup olmadığına baktı.)

Dolaptan göğüs dekolteli, uzun yeşil elbisemi alıp üstümde tuttum ve aynaya baktım. Sonra onu da yatağa attım.

(Necati bu sırada dolabında gömleklere bakıyordu. Hepsine teker teker bakıp yatağa attı.)

Dolaptan kırmızı kısa elbisemi dışarı çıkarıp üstümde tuttum. Aynaya bakarken gülümsüyordum. Bu benim memnun olduğumun göstergesiydi. Bu elbiseyi beğenmiştim.

(Necati dolaptan beyaz gömleğini çıkarıp onu giydi. Altına siyah pantolon ve üstüne de siyah bir ceket giydi. Daha sonra komodinin üzerinde duran parfümünü sıkıp çıktı otelin odasından ve 317 no'lu odaya yani Yağmur'un odasına doğru ilerledi.)

Aynanın karşısında kırmızı elmas küpelerimi takarken odamın kapısı çalındı. Necati'nin bana önceden hediye etmiş olduğu kırmızı elmas küpeleri takıp, dağınık topuzuma son bir kez daha göz attım ve kapıya yöneldim.

Kapıyı açtığım zaman karşımda Necati'yi buluyorum. Sağ elini kapının duvar tarafına dayamış serseri bir biçimde bana bakıyordu. İki kere ıslık çaldı beni baştan ayağa süzüp. Necati;

-Ooo, Yağmur Hanım, bu ne güzellik böyle? Çatlatır sizin güzelliğiniz tüm kadınları.

Necati bu sözleri söyler söylemez bana yaklaştı. Elimle onu durdurdum.

-Önce yemek, dedim tatlı bir ses tonuyla.

Necati pişkin pişkin;

-Ben menüde yalnız sen varsın sanıyordum, dedi.

-Bırak zevzekliği de hadi geçelim masaya.

İkimiz itina ile hazırlanmış masaya yöneldik. Necati nezaket üzerine masamı çekip;

-Leydim, dedi ve oturmama yardımcı oldu.

Sonra da karşıma oturdu.

-Kırmızı şarap mı içersin yoksa beyaz şarap mı, diye sordum.

Necati sanki çok gereksiz bir soru sormuşum gibi yüzüme baktı.