Multimedya;Mira
Bölüm şarkısı;The Weeknd-Earned It
Keyifli okumalar.. :)
•
Perdemin açık kalan yerinden giren ışıkla gözlerimi açtım.Yatağımda doğrularak esnedim.Bugün yapacak pek bişeyim yoktu.Haftasonu olduğu için okul da yok.Kafe'ye de yalnızca haftaiçleri gittiğime çok memnunum.Sadece saat 13.00'de Hazal'la meydandaki kafede buluşacağız.
Şimdiden soracağı soruları aklıma getirince yüzümü buruşturdum.
İki gün önceki olayı üstü kapalı ve geçiştirerek Hazal'a anlatınca sanırım hanımefendi tatmin olamadı.Bugün de bir tür 'kızlar günü'yapıcakmışız.Şu saçmalıktan önce kitapçıya girecek zamanım olur diye düşünüyorum.
Of'layarak yataktan kalkıp dolabın karşısına geçtim.Kısa kot eteğimi aldım.Üstüne de beyaz bir askılı seçip giydim.Saçlarımı tarayıp açık bıraktım.Son olarak parfümümü de sıktım.Çantama gerekli eşyaları koyup kot ceketimi aldım ve aşağıya inmek için merdivenlere yürüdüm.
Mutfağa girdiğimde annem kahvaltıyı hazırlıyordu.Melis ise masaya kafasını koymuş uyuyordu.Onun bu haline gülüp annemin yanına gittim ve yanağına bir öpücük bırakıp,"Günaydın annem."dedim.
O da kıkırdayarak."Günaydın Mira.Ne bu neşe sabah sabah?"dedi.Gözlerimi devirip masadan bir tane salatalık ağzıma atarken,"Küçük kardeşim sağolsun birden çok neşelendim."dedim.Aynı zamanda da Melis'e bakıyordum.Hala uyuyor.Son kez onun bu haline gülüp"Ben çıkıyorum anne,Hazal'la buluşmadan önce kitapçıya uğramam lazım."dedim.
Annem de yaptığı işten kafasını kaldırıp,"Peki yavrum,Hazal'a selam söyle."dedi.Ayakkabılarımı giyerken "Tamam"dedim ve kapıyı da arkamdan kapatıp dışarı çıktım.Eve en yakın otobüs durağına doğru yürürken Hazal'a evden çıktığıma dair mesaj attım.
Son durağa yaklaştığımızda otobüsten indim ve kitapçıya doğru yürümeye başladım.Tanıdık sokaklardan geçmeye devam ederken sağa dönüp ara sokağa girdim.Her zamanki pis koku burnuma doldu.Genellikle ayyaş heriflerin dolandığı bir yerdir.Malesef ki en sevdiğim kitapçı bu sokakta.Neyse ki şimdiye kadar bir sorunum olmadı.
Büyük tahta kapıyı itip içeri girdim.Gerekli olan kitapları alıp kasaya gittim ve ücretlerini ödedim.Kasiyere teşekkür edip çıktım.
Hazal'la buluşacağımız kafeye doğru yürümeye başladım.
İçine gündüz bile neredeyse hiç ışık girmeyen sokakta yürürken arkamdan gelen adım sesleri dikkatimi çekti.Yavaşça kafamı arkaya çevirip kim olduğuna baktım.Hadi ama.Sabah sabah sarhoş bir adamı hiç çekemeyeceğim.
Tüm neşem de bu şekilde son bulmuş oldu.Artık tek düşündüğüm şey bundan nasıl kurtulacağımdı.Adımlarımı daha da hızlandırdım,ama duyduğum şeyle yerimde çakılı kaldım."Nereye bebeğim,çok da eğlenecektik."dedi sarhoş adam.Aldırmadan yürümeye devam edecektim,karşıma bir tane daha çıkmasaydı.
Korkuyla önce önümdekine baktım sonra da arkama dönüp arkamdakine.İkiside iğrenç bir şekilde sırıtıyordu.Sanırım kusacağım.Kendimi kapana kısılmış hissediyorum.
İki sarhoş da bana yaklaşmaya başladığında korkum çok fazla arttı.
Bir anda sokağın başından birinin geldiğini farkettim."Bırakın kızı."dedi ,tanıdığım sert ses.Sanki dediklerini yapmazlarsa sonları hiç de iyi olmayacak gibi konuşmuştu.Nedense içimi huzur kapladı.Artık güvendeymişim gibi.Çok saçma,imkansız.Kafamdan bu düşünceyi attım.
Adamlardan biri,"Bırakmazsak ne olur?"diyip pişkince sırıttı.
Ilgaz koşar adımlarla gelip güçlü yumruğunu adamın burnuna geçirdi.Adam yerde yatmış burnunu tutarken,diğer adam çoktan kaçmıştı bile.
Ben sıkıca çantamı tutmuş olanları seyrederken,Ilgaz kolumdan sertçe tutup caddeye doğru çekiştirdi.Hala tek bir kelime etmemişti.
Ara sokaktan çıkınca koyu kahve gözleriyle bana dönüp,"Bu etekle burda işin ne senin?"diye bağırdı.Hiçbir tepki vermeden öylece yüzüne baktım.Onu neden ilgilendirsin ki.Neden bana bunu soruyor.Asıl benim ona sormam lazım.Neden burdasın?diye.
"Sanane."diye onun yaptığının aksine mırıldanarak cevap vardim.Ona neydi ki.
Sonra da arkama dönüp Hazal'ın yanına gitmek için harekete geçtim.Umarım bana kızmaz,çünkü onu baya bekletmiş olmalıyım.
Arkamdan gelen garip seslerle yavaşça kafamı çevirip baktım.
Açıkçası onu duvarı tekmelerken bulmayı beklemiyordum.Son defa sert tekmesini duvara geçirip kafasını benim olduğum tarafa doğru kaldırdı.Ona bakmakta olan beni gördü.Gözleri mavi gözlerimi deşicek kadar sert bakıyordu.Aldırmayıp önüme döndüm ve yürümeye başladım.
•
Hazal'la birlikte kafeden çıkıp otobüs durağına yürüdük.Son olayları anlatırken zamanın nasıl geçmiş olduğunu anlamamış olacağım ki hava kararmış.
Yan yana otobüste otururken,"Kızım senin hayatından da aksiyon hiç eksik olmuyor be."dedi sırıtarak.Gözlerimi devirip kafamı cama yasladım.Konuşmaya devam edip,"Tanımadığın,gizemli bir adam.Yakışıklıysa zaten sorun yok."dedi sırıtmaya devam ederek.
Hafifçe tebessüm edip dışarıyı seyretmeye devam ederken,"O odun herif yakışıklı falan değil."dedim.Kafasını öne uzatıp suratıma baktı,"Tabi canım,sen de o yüzden gülüyorsun zaten "diyip geri çekildi.
Peki.Yalan söyleyemeyeceğim.Yakışıklı.Hem de fazlasıyla.Ama dediğim gibi kaba adamın teki.Bu yüzden yakışıklı olması birşeyi değiştirmez.
İneceğim durağa gelince Hazal'a sarılıp otobüsten indim.
Boş sokakta hızlı adımlarla eve yürüdüm.Anahtarı çantamdan çıkarıp kapıyı açtım.Salonda televizyon izleyen babamın yanına gidip yanağını öptüm ve şakayla"Sonunda eve gelmeye zaman bulabildiniz Serhat Kaptan."dedim.Babam büyük bir gemide kaptan olduğu için eve neredeyse hiç gelmediği zamanlar oluyordu.
Babam büyük bir kahkaha attı."Sizin için kızım."dedi.Bende onu tekrar öpüp odama çıktım. Ailemin yanında hiçbir zaman mutsuz olamıyorum.Mutsuz olsam bile mutlu rolü yapıyorum,çünkü onlar benim herşeyim.Ve üzülmelerini istemem.Hele ki benim yüzümden.
Dolabımdan pijamalarımı alıp giyindim.Telefonumu çantamdan alıp yatağıma girdim.Berk'ten mesaj vardı.
Kimden:Berk
"Yarın okula beraber gidelim,seninle konuşmak istediğim birşey var."Berk okuldan arkadaşım.Birkaç dersi birlikte alıyoruz.Eğlenceli çocuktur.Konuşmak istediği şeyi merak etmedim değil.
Kime:Berk
"Tamam."Yazıp gönderdim.Ve telefonumu başucumdaki komodine bıraktım.Güzel bir uyku çekmek için başımı yastığıma koydum.Gözlerimi kapatınca aklıma Ilgaz geldi.Şuan ne yaptığını merak ettim.
Ben onu ne ara merak eder oldum ki.İki kere beni kurtarması birşey ifade etmez.Evet,kesinlikle etmez.Sadece tesadüf.
Vote ve yorum yaparsanız sevinirim.Kendinize iyi bakınn.:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ AŞKI#Wattys2015
Teen Fiction"Sarılma bana üzerine bulaşır sıradanlığım."-Mira Akın "Kendini sıradan görebilirsin,ama sadece bana özelsin."-Ilgaz Aşkar Sıradan bir kızın hiç de sıradan olmayan hikayesi...