~3.BÖLÜM~

163 23 8
                                    

Karanlıkta gördüğüm o kişiden sonra pencereden bakmaktan vazgeçtim ve işime döndüm. Dersin sonuna kadar da seçtiğim kitabı okudum.

Okul çıkışında yine her zamanki yerimde Derin'i beklerken aklım hala o siyahlı çocuktaydı. Birden 'Alyaa !' sesiyle kendime geldim ve bana doğru koşmakta olan Derin'e baktım.

"Çok çok üzgünüm bitanem. Bugün Can'ın maçı varmış. Eğer onunla gitmezsem çok kırılır. Bugün tek gidebilir misin ?"

Can Derin'in uzun zamandan beri hoşlandığını çocuktu ve bizde çok yakın arkadaştık. Bu yüzden Derin'e kızamazdım.

"Sorun değil tabiki canım. Ben kendim giderim. Can'a başarılar." dedim ve elimden geldiğince sıcak bir gülümsemeyle onu uğurladım.

Derin iki sene öncesinden beri çok zorunlu kalmadıkça beni eve tek yollamazdı. Hatta bazen kendisi gelmezse ortak arkadaşlarımızdan birini yollardı. Ama eve tek gitmek gerçekten benim için sorun değildi. Bunca zaman tek kaldığım oldukça fazla zaman olduğu için bu gibi durumlara alışıktım.

Kulaklıklarımı takıp sevdiğim sakin müziklerden birini açtım ve yürümeye başladım. Tam okuldan çıkıp soldaki binanın köşesinden dönecekken birinin kulaklığımı aniden çıkarmasıyla yerimden fırladım.

"Korkuttum mu ?"

Konuşan Rüzgar'dı.

"Biraz." dedim gülümseyerek.

O da sırıttı ve beraber yürümeye başladık. Ama Rüzgar dengesini pek sağlayamıyordu. Çoğu zaman bana çarparak yürüdük. En sonunda onun kafasının güzel olduğuna kesin olarak inandım.

"Rüzgar sen içtin mi ?"

"Birazcık." dedi gülerek. Bu haliyle o kadar tatlı görünüyordu ki.

"Benim eve gitmem lazım. Kendin eve gidebilir misin ?" diye sordum.

"Gidebilirim belki ama sen de gelsen iyi olmaz mı ?" dedi gülerek. Bu sevimli haline bakınca onu çocuk sanabilirdiniz.

"Sadece evine kadar bırakırım." dedim gülerek ve ordan bir taksi çevirdim.

Taksi bizi Rüzgar'ın evine bıraktıktan sonra kapıda beklemelerini söyledim ve Rüzgar'ın yanına gittim.

"İyice dinlenmen gerektiğini biliyorsun umarım." dedim gülerek.

"Bu cumartesi saat 7 de bir parti veriyorum. Bizim evde. Sen de davetlisin. VIP olarak." dedi gülerek.

"Cumartesi olan partiye pazartesinden mi davet ediyorsun ?" dedim sırıtarak.

"VIP konuklarımıza böyle davranıyoruz." dedi çarpık gülümsemelerinden birini yaparak.

"Gelmeye çalışıcam." dedim ve taksiye doğru yürüdüm.

Bir aralar Rüzgar'dan hoşlanıyordum. Ortak birsürü arkadaşımız vardı ve genelde beraberdik. Rüzgar'ın en yakın arkadaşlarından biri olan Cemre, bana daha önce Rüzgar'ın da benden hoşlandığını ama beni üzmek istemediği için çıkma teklifi edemediğini söylemişti. Çünkü Rüzgar daha önce birçok kızla çıkmıştı ve kendimi o sıradan kızlarla bir tutmamı istemiyordu. Gerçi şuan Rüzgar'dan hoşlanmıyordum ama yine de o zamanlar beni sevdiği için mutlu olmuştum.

Eve geldiğimde yeterince aç ve yorgun biri olarak hemen mutfağa daldım. Evimizin hizmetçisi Aydan abla herşeyi hazırlamıştı.

"Elini yüzünü yıka öyle gel." dedi bana.

Aydan abla annemin ölümünden beri bana büyük ölçüde yardım eden insanlardan biriydi.

Güzelce yemeğimi yedikten ve ılık bir duş yaptıktan sonra yatağıma uzandım. Bugün oldukça yoğun tempolu günlerden biri olduğu için erken uykumun gelmesine şaşırmıyordum.

GRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin