Hayat ikiye ayrılır çoğu kisilerde. O'nunla tanışmadan önceki hayatın şen şakrak geçer. Dolu dolu geçer ailenle arkadaşlarınla çok fazla anıların olur. Yapmadım dediğin bişey kalmaz bazen içersin kavga edersin bazende sahte aşklara yelken açarsın bilirsin kısa süreli ilişki olacağını. Günler böyle akar gider. Hep ciddi bir ilişki kurmak istersin devir şartlarına göre en mantıklı kişiyi bulmak için sabredersin. Mantıklı derken yanlış anlamayın kalp ile beynin anlaştığı nerde görülmüş. Ama yinede ilk başta hep aklımızı kullanarak seçici davranmak isteriz. Dış görünüşünden çok kalp temizliğinin önemli olduğunu söyleriz hep. Ama önümüze çıkan herkese o denli bakmayız. Çünkü bir insanı taniyabilmek için önce onunla samimi olmak gerekiyor. Yani kişi ne kadar dış görünüşü önemsiz göstermeye çalışsa da ilk adımda önem verdiği şeydir dış görünüş. Bu seçici tavırlara etki eden diğer bir unsurda eskiden kurduğu ilişkiler git gösterir. Mesela önceki ilişkilerinde yaşadığı mutsuz acı anıları tekrar yaşamamak için bunu kendisine yaşatmayacak eşler de öncelik taşır bu bekleyişte. Kim ister ki aynı şeyleri yaşamak zaten yaşamak istese seçici davranmaz.