FİNAL

109 7 1
                                    

Saatin gelmesiyle hızlıca hazırlanıp Azrayla hep buluştuğumuz cafeye gittim.

Cidden çok merak ediyordum. Kötü bir şey olmadıydı ki böyle gizemli not bırakıp gitti. Bir taksi bulup hızlıca bindim.

Şu an benim için tek önemli şey Azra'nın iyi olmasıydı. Gelince hemen taksiciye parayı verip indim. Koşarak içeri girdim. Beni kapıda tanımadığım üniformalı bir adam karşıladı. "Tuğçe hanım siz olmalısınız galiba?"

Bu adam adımı nereden biliyordu? "Evet benim."

"Lütfen beni takip edin."

Adam yürümeye başlayınca bende hızlı adımlarla peşinden gittim. Beni garip bir masaya oturttu. Kimse yoktu. Masanın üstü zarflarla doluydu. Üstünde numaralar yazıyordu. 1 den 5 e kadar.

Öncelikle 1.yi açtım. Eminim ne olduğunu merak ediyorsundur. Ben olsam bende ederdim. Hemen gerginleşme ve 2. Zarfı aç. Hızlıca 2. Zarfı açtım. Her şeyi öğrenmeye daha çok yaklaştın artık. Ama öncelikle cidden çok sakin olman lazım. 3. Zarfı aç.

Ellerim titriyordu. Kontrol altına alarak 3. Zarfı açtım. Az kaldı sabret. Bu arada bu notları yazan kişi en yakın arkadaşın... Azra. Belki de her şeyi öğrenince çok üzüleceksin. Ama şunu bilmeni istiyorum. Seni gerçekten çok seviyorum. 4. Zarfı aç.

Nedense bir veda mektubuna benziyordu. Çok endişelenmiştim. Kalbim yerinden fırlayacak gibiydi. 4. Zarfıda açtım. Cidden çok özür dilerim. Seni bu zamana kadar üzdüysem veya kırdıysam. Belki iyi bir arkadaş olamadım. Ama seni her zaman sevdim Tuğçe. Sadece 5. Zarfı aç ve sakinleş.

Aniden gözlerim doldu neden bilmiyorum. Gözlerimi kapatıp gözyaşlarımı kovaladım ve 4. Zarfı açtım. Bu belki seninle son görüşmem. Tek başınasın biliyorum ama yanındaymışım gibi hisset. Sen bunu okuduğun zaman belki de ben ölmüş olacağım. Çok uzun hikaye. Bu satırlara sığmayacak kadar. Senden tek istediğim şey kendine iyi bak. Umarım öbür dünyada görüşürüz.
Sevgilerimle Azra...

Ne ölmesi nasıl yani? Artık Azra yok muydu? Ama. Ben onsuz ne yaparım? Sinirle masadan kalktım. Direkt Azraların evine doğru gittim. Kapıyı çaldım annesi ağlamaklı bir halde karşıladı beni. Hemen içeri girip ne olduğunu sordum. Ve tek verdiği cevap şu oldu : Artık Azra yok. Tek başınasın Tuğçe. Azra'nın bizden tek isteği şu kutuyu sana vermemizdi. İçindeki günlüğü okursan onu anlayacağını söyledi.

Sultan teyzenin elindeki kutuyu alarak dışarıya çıktım. Kaldırım kenarına oturdum ve kutuyu açtım. Azra'nın hep bahsettiği ama çok koruduğu günlük gözümün önündeydi. Artık her şeyi bilecektim. Yavaşça günlüğü çıkardım ve kenarı kıvrılmış sayfayı okumaya başladım.
Sevgili Günlük ;
Bugün Tolga diye bir çocukla tanıştım.
Cidden yakışıklı birine benziyordu. Çok iyi anlaştık. Bana telefon numarasını verdi. WhatsApp'tan konuşuruz dedi. Cidden çok heyecanlıyım.
Umarım bu da diğerleri gibi olmaz.
Sayfayı çevirdim.

Sevgili Günlük :

Bugün Tolga bana çıkma teklifi etti!
Birazdan onunla dışarıya çıkacağız. O yüzden güzelce hazırlanmam lazım. Gelince detayları teker teker yazarım.
Bu sefer bu ilişkiden umutluyum.

Azra her günü tek tek yazmıştı. En son sayfaya geldim.
Sevgili Günlük :
Bu sefer ki ilişkim hepsinden de kötü bitti.
Sana son satırlarımı yazıyorum. Çünkü öleceğim. Beni tehdit ediyorlar. Ama istedikleri şeyi yapamam. Ölmeye razıyım. Ailem için. Arkadaşlarım için. Bu günlüğü Tuğçe'ye vereceğim.
Eğer bunu okuyorsan cidden her şey bitmiş demektir.

Evet erken final evet mutsuz sonlu final. Sonunu pek bağlayamadım :p artık yazasım gelmediği için bitirmej istedim. Okuyup voteleyenlere ve yorum yapan herkese teşekkürler. :*

Taş Çocuklar MekanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin