Biri cama tıklatıyordu. Ne yapacağımı şaşırdım ve en sonunda elimde törpümle perdeyi açtım. Balkonumda duran kişi bir anda kahkaha atmaya başladı. Bu Zac'in ta kendisiydi. Elimde törpüyü görünce gülme krizine girmişti.Ona ölümcül bakışlar attım. Ve bir süre daha benimledalga geçtikten sonra bana hazırlanmamı söledi. Bana şehir turu attıracakmış. Hemen hazırlandım. Koyu renk elbisemi ve gri hırkamı üstüme geçirdim. Sonra da saçlarımı arkadan tutturdum. Perçemlerimi çıkardım ve hafif bir makyaj yaptım. Ve işte hazırdım. Dışarı çıktım. Zac yine bere koyu renk kısa kollu bir t-shirt ve pantolon giymişti. Bana elini uzattı bende elini tuttum ve anahtarımı alıp evden çıktım. Bi saniye! Ben onun elini mi tutuyorum şu an? Sakin ol! Kendine gel be! Sonunda arabaya vardığımızda elimi bıraktı ve arabaya bindik. Bir alışveriş merkezinin önünde durduk. "Şehir turumuz buradan başlıyorrrr" dedi. Ben sadece gülümsedim. Ve o yine elimi tuttu! Ve öylece gezmeye başladık.
Zac'in ağzından
Elele dolaşırken o vitrinlere bakıyordu ben de ona! Bence iyi bir çift olmuştuk. Beraber gülüyor eğleniyorduk! Bir anda durdum ve "Benimle çıkar mısın?" Dedim. Birkaç dakikalık sessizlikten sonra bana sarıldı ve "evet" dedi heyecanla. Evet birbirimizi sadece 2 gündür tanıyorduk ve sevgili olmuştuk. Çok mutluydum. Ta ki onu görene kadar.
Vanessa'nın ağzından
Ben mutluluktan uçuyordum. Ve içimde ilginç bir huzur vardı. Ama onun yüzü bir anda asıldı. Bir kıza bakıyordu. "Noldu?" Cevap vermedi ve hızla kızın yanından ilerledik. Bende gerginlik olmasın diyerek konuşmadan hızla ilerliyordum. Bir kaç yere daha gittikten sonra gezimiz bitti! Daha sonra devam etmek üzere. Ve brni yanağımdan öptü. Bende elim ayağım birbirine dolaşık şekilde eve girdim. Annem bana en tatlı gülümsemesiyle" Günün nasıldı?" Diye sordu ben sadece delice kahkaha atıp odama çıktım. Tanrım çok mutluyum!