SENA'nın AĞZINDAN;
Derste sürekli dikkatim dağılıyordu en sonunda dersi dinlemeyeciğimi anlayınca etrafa göz attım. Kızlar sakin sakin dersi dinliyordu yani hoca öyle sanıyordu. Ezgi, Eren'le mesajlaşıyordu. Yani telefona bakıp gülümsemesinden bunu çıkarıyordum. Geri zekalı kız! Yeşim ise eli çenesinde dalgın dalgın birşeyler düşünüyordu. Emir'in dersi dinlediğini görünce şaşkınlıkla tekrar ona baktım. Ciddiyim dersi dinliyor. Neva ise umursamaz bir şekilde etrafa bakıyordu. Bir an göz göze geldik. Ve sabah ki tartışmamız aklıma gelince yüzümü buruşturarak önüme döndüm. Aslında bende gitmek istemiyordum o yemeğe. Ne işim olurdu ki benim bir erkekle başbaşa yemekle? Ama maalesef gitmek zorundaydım. Titremem zamanla geçebilirdi ve bunu herkes görmeliydi. Üstelik sadece bir yemek, ne kadar kötü olabilirdi ki değil mi? Bunu atlatabilirdim. Psikologluk bir durum yoktu, olmamalıydı. Hocanın sesiyle düşüncelerimden ayrılmak zorunda kaldım.
- "Dersimizi şu kelimelerle bitirmek istiyorum. Unutmayın arkadaşlar, müzik sadece notalardan oluşmaz. Müziği kalbinizden hissetmelisiniz. Müzik sizin merkezinizde olmalı, hayatınızı müziğe göre şekillendirin. Ve her notaya kanmayın... Bazı notalar sizin hayat ritminizi bozabilir. İyi günler!" dedi ve toparlanmaya başladı. Bende kitaplarını toplamaya başlamadan önce Yeşim'i dürttüm ve:
- "Ders bitti." dedim. Yeşim irkilerek bana baktı ve kafasını sallayarak toparlanmaya başladı.
- "Ne düşünüyorsun iki saattir?" dedim dalgaya vurarak. Ah! Bunda birşey vardı kesin.
- "Yok birşey ya... Arada dalıyorum işte." dedi. İnanmadığımı belli eden bir bakış attım ama üstelemedim. Önemli birşey olsa söylerdi herhalde. Kızlarla beraber anfiden çıkarken Emir:
- "Eee... Ne yapıyoruz?" dedi. Ezgi:
- "Valla ben Eren'le buluşacağım." diyerek sıyrıldı. Yeşim:
- "Allah Allah kıza bak ya! Bizi unuttu resmen." dedi. Ezgi gülümseyerek:
- "Aaa..olur mu canım? Sen ilk aşkımsın." diye iğrenç bir espri yaptı. Hepimiz "iğrenç" diye söylenirken Yeşim'in keyfi yerine gelmiş gibi gözüküyordu. Bahçeye çıkmamızla Eymen ve Kutay'ın yanımıza gelmesi bir oldu. Kutay:
- "Evet gençler tüm planlarınızı iptal edin! Harika bir fikrim var." dedi. Herkes Kutay'a bakıp konuşmasını beklerken tüm dikkatleri üzerime çektim.
- "Kusura bakmayın ama benim başka planlarım var." dedim. Neva:
- "Başka plan?" diye sordu üzerine basa basa ve cevabını bildiği halde. Kendimden emin bir şekilde tekrar konuşmaya başladım.
- "Serkanla bulaşacağım, biliyorsunuz."
Neva sinirle bana bakarken:
- "Buluşmayacaksın!" dedi. Kutay araya girerek:
- "Neden buluşacaksın Sena?" dedi sakin kalmaya çalışarak.
- "Düşündüm ki kendimi fazla kısıtlıyorum. Biraz özgür olmalıyım değil mi? Hem sadece ufak bir yemek abartmayın." dedim. Emirde tam konuşmaya dahil olacakken Nur geldi ve:
- "Selam gen..." demeye kalmadan ortamdaki soğuk havayı fark edince,
- "Ortam fazla mı gergin sanki?" dedi. Eymen elini Nur'un beline dolarak:
- "Hadi hayatım biz gidelim." dedi ve devam etti:
- "Arabanın oradayız." dedi ve arabaya doğru ilerlemeye başlarken,
- "Elini Nur'un belinden çek!" diye bağırdı Neva sinirle. Eymen irkilerek Neva'ya dönerken yavaşca elini Nur'un belinden çekti. Nur:
- "Görüşürüz." diye mırıldandıktan sonra beraber Eymen'in arabasına doğru ilerlemeye başladılar. Onlar gittikten sonra tekrar ilgi benim üzerime toplandı. Emir, Kutay ve Neva bana sinirle bakarken; onların aksine Ezgi ve Yeşim bana gülümseyerek bakıyordu. En azından beni destekleyen birileri vardı. Boğazımı temizleyerek bu konuyu açığa kavuşturmak için konuşmaya başladım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN MÜZİĞİ
Teen FictionMüzik okuluna başlarken gerçek aşkın hayatlarına nasıl dahil olacağını kim, nereden bile bilirdi ki? Peki ya, müzikle başlayan basit bir hikaye mi? Sıradan bir tesadüf müydü? Gençliğin ritmine kapılmış, hayatlarının deli dolu anlarında buluşan masum...