E.N.D

12. Bölüm

Natsu kendini gene o karanlık yerde buldu. Bir anda karşısında Morphosis belirdi.

-Sana verdiğim sözü tutacağım Natsu. İstediğin soruyu sor. Cevaplayacağım.

-Peki o zaman ilk sorum geliyor. Yaklaşık 15 senedir yoksun nerelerdeydin?

-Senin içinde seni izliyordum. Başka birşey yapamam zaten. Sana Ejder gücünü falan veren hep bendim ama her zaman seni izlemiyorum. Şimdilik sana söyleyemeyeceğim bir iş için kendimi 8 senelik bir uykuya daldırdım diyebiliriz.

-Ama hani her soruyu cevaplayacaktın?

-Eğer bunu söylersem gelecek değişir o yüzden affet ama soyleyemem.

-Tamam o zaman ikinci soru Igneel ile ne gibi bir bağlantınız var?

-Bunu da söyleyemem.

-A-ama pfffff verdiğin sözü tutmuyosun ki sen!

-Sana söylemek istiyorum ama bunu yaparsam dediğim gibi tüm dünyanın geleceği değişir.

-Aman bee tamam o zaman bunu cevaplayacaksın tamam mı?

-Soruya bağlı olarak değişir.

-Seninle uğraşmıcam. Son sorum şu benim geçmişimi biliyor musun ve ayrıca ben neden hatırlamıyorum.

-Bu konuda sana şunu söyleyebilirim. Çok ama çok yakında bunun cevabını kendin alacaksın. İnan bana.

-Peki o zaman ben gidiyorum.

-Dur! Sorduğun soruların hepsi senin beyninde saklanmış durumda. Belki benden cevap alamadın ama eğer zihnini kontrol edebilirsen aradığın cevapları bulabilirsin. dedi Morphosis. Natsu son söylediğinden hiçbir şey anlamamıştı. (Y.N. Veee işte sersem ve aptal ama tatlı Natsumuz geri döner.) Ama anlamış gibi başını sallamıştı. Ardından gözlerini kapadı ve gerçek dünyaya döndü.

Gözlerini açtığında henüz geceydi. Tekrar gözlerini kapatıp uyumayı denedi ama bjr türlü uyuyamadı. Morphosis sorduğu soruların hiçbirine yanıt vermemiş aksine kafasını daha çok karıştırmıştı. Özellikle son sözlerini aklından bir türlü çıkartamıyordu. "Sorduğun soruların hepsi senin beyninde saklanmış durumda. Belki benden cevap alamadın ama eğer zihnini kontrol edebilirsen aradığın cevapları bulabilirsin." demişti Morphosis. "Cevapların hepsi benim zihnim de mi? Onları ancak kendim mi bulabilirim? İyi de nasıl? Offff!" diye söylendi içinden. O sırada biri ona seslendi. "Bi uyutmadınız adamı be!" Natsu "Morphosis ile konuştuklarımızı duydun mu?" diye sordu. E.N.D. "Evet duydum." Natsu "En son söylediği şeyle ne demek istedi sence?" E.N.D. bir süre sessiz kaldı. Sonunda "Cevapları senin zihnine gizlemiş olabilir. Ama onları nasıl bulursun hiçbir fikrim yok. En iyisi zamana bırak. Zamanı gelince herşey açığa çıkar." Natsu "Haklısın galiba. E madem ikimizde uyumuyoruz kalkıp biraz antreman yapalım bari." E.N.D "Bu saatte antreman mı olur!?" diye söylendi. "Söylenme söylenme eğer Zeref'i yeneceksek ortaklığımıza alışmamız gerek. Bunun içinde çalışmalıyız. Hadi bakalım!" dedi ve tek seferde ayağa fırladı. Bu gece mağarada uyumuştu bu nedenle Erza'yı uyandırmamaya dikkat ederek dışarı çıktı. Kollarını gerdi ve derin bir nefes aldı. Deniz havası gerçekten muhteşemdi. E.N.D. "Söylesene sen burayı nerden biliyorsun. İn cin top oynar burda. Hem loncandan da uzak." Natsu'nun gözleri E.N.D.'in sorusu üzerine buğulanmıştı. Göz yaşları akmasın diye müthiş bir çaba sarf ediyordu. Bir süre gökyüzünde ki yıldızlara baktı. Sonra gözlerini tekrar denize dikip cevap verdi ama bu sefer sesli konuşmuştu: