E.N.D

20. Bölüm

Merrrhaba okur-chanlar. Nasılsınız bakalım? Dilerim iyisinizdir dicem ama 5 günlük tatil hepinizi tabi ki iyi yapacak. Neyse işte yeni bölümünüz. Yazarken baştan sonra Falling İnside The Black'i dinleyin derim. Bence süper oluyor. Şahsen yazarken onunla yazdım ve müthiş gaza geldim. Bu arada bölüm boyunca 1-2 animeden hareket alıntısı falan görebilirsiniz. Mesela Bleach... Bi yeniden izliyim dedim. Son 1 haftadır onu izliyordum. Bitti çok şükür. İzlerken gene sinir krizleri mi geçirirsiniz yoksa özellikle o Aizen ve Gin'e bi güzel söver misiniz yoksa şok şok şok yaşayıp ağzınız açık mı kalır biri ölünce üzülür müsünüz İchigo'ya durmadan mal mı dersiniz yoksa Byakuya'ya bazen sinir olup bazen de kahraman hareketleri yapınca wowowowow falan mı dersiniz bilmem ama ben bunların hepsini yaşadım ve bütün oradan falan aklıma gelen birkaç dövüş sahnesini buraya eklemiş olabilirim. Bu arada Ichigo Aizen'i ne güzel dövdü lan öyle. Hele Getsuga hali muhtişti. Tabi manga da onun gerçek Zampaktousu falan olmadığını öğrenip meğerse Zangetsu dediği herifin bir Quincy kralı falan olduğunu öğrendik. Sonra içinde ki hollow iyiymiş falan. İkisi beraber geçek Zangetsu'yu oluşturdular yalnız cidden süper yerlerdi. Bak hatırladıkça duygulanıyorum. Kızmayın ama Fairy Tail'den daha güzel bir animeydi konu olarak. Bu arada Ben hala Ichigo'nun gücünün %100 halini görmek istiyorum yaaa!!! Herif sırf bu yüzden az daha dünyadan ayrılıyordu Byakuya da bayağı bi değişti. Rukia'ya iyi davranmalar gülümsemeler falan. Ichigo'ya buradan teşekkür ediyoruz :D Oha lan ben bayağı bi uzamışım. Neyse siz okuyun bakim yb'yi. Bende gidip Aizen'e sövüp saydırim. Hadi iyi okumalar size. Az önce de dediğim gibi Falling Inside The Black ile okuyun derim.

Önceki Bölümde:

Hey? dedi. Büyük hali merakla başını kaldırdı ve:

Efendim? Natsu:

Söylesene orada da bir aptal mıyım? Dedi. Yere bakıyor ama gülümsüyordu Natsu. Büyük hali ise ona gülümsedi ve:

Evet. Orada da aptalsın. Ama âşık, sersem fakat pes etmeyen bir aptal. Dedi. Natsu kafasını kaldırdı ve:

Tamam, o halde umarım tekrar görüşürüz. Büyük hali:

Merak etme Natsu, tekrar görüşeceğiz. Dedi. Sesi muhtemelen yok olduğu için kısılmış ve yankılanır bir halde çıkmıştı. Ardından Natsu onun silikleşip yok olduğunu gördü. O yok olmadan önce Natsu son kez onun gülüşünü gördü ve şu sözleri söylediğini duydu.

Sana güveniyorum Natsu Dragneel. Herkese gerçek gücünü göster...

---

"Merak etme. Bunu yapacağım. Dedi sadece kendinin duyabileceği bir sesle. Ardından "Artık burdan çıkma zamanı." diye düşündü. Ele geçirmeyi kullanabilir miydi bilmiyordu ama bildiği birşey vardı. O da dostlarını kurtarmak için bunu YAPMAK ZORUNDA OLDUĞUYDU!!! Gözlerini kapayıp odaklanmaya çalıştı. Bedenine geri döndüğünü ve onu kontrol ettiğini hayal etti. Ardından elinde bir karıncalanma oldu. Sonra etrafında bir esinti hissetti. Gözlerini açınca gene dışarıda olmadığını fark etti. Lanet okuyup tekrar deneyecekti ki arkasında birinin olduğunu hissetti. Yavaşça gözlerini arkaya doğru çevirdi. Bu sırada kafası da hafifçe dönmüştü. Ve gördüğü kişi önce şaşırmasına ardından da içinin öfkeyle dolmasına neden oldu.

-ZEREF!!! dedi Natsu.

-Merhaba Natsu. Nasılsın?

-Kapa çeneni. Buraya nasıl girdin? Ayrıca Morphosis'e ne yaptın çabuk söyle!!! Dedi Natsu. Gittikçe sinirleniyordu. Zeref ise başını iki yana sallayıp kahkaha attı.