Uzun bir aradan sonra merhaba arkadaşlar :)
Elimden geldiğince uzun yazmaya çalıştım vote ve yorumlarınızı bekliyorum keyifli okumalar :)Kerem'in Dilinden..
Defne ismini duyunca başta sıcak bastı sonra bir titreme geldi. Kanımın çekildiğini hissettim. İzin isteyip dışarıya çıktım. Arabaya binip var gücümle gaza basıp deniz kenarına gittim. Orda gördüğüm ilk banka oturdum. Allahım ben kurtuldum derken anılar bir bir gözümün önüne gelmeye başladı.
'4 yıl önce.. Amerikaya yine babam zoruyla gitmiştim. Defneyle orda tanışmıştık. Daha ilk görüşte anlamıştım hayatımın aşkı olduğunu. Onu tanıdıktan sonra hayatımda her şey o kadar mükemmelleşti ki. Daha doğrusu bana her şey toz pembe görünüyordu. 2 sene kadar Amerikada kaldım. Defneye evlenme teklifi etmeyi planlıyordum, bu kadar severken niye evlenmeyelim ki diye düşünmüştüm. Hay düşünmez olaydım. Her şeyi ayarladım. Nasıl evlilik teklifi edeceğimi, nerede olacağını. Yüzükleri bile almıştım. Defneye mesaj attım buluşmamız gerektiğini ona bir şey söylemem gerektiğini söyledim. Buluşacağımız yerin adresinide attıktan sonra kendim hazırlanmaya başladım. Vakit geldiğinde mekana gittim. Her şey harikaydı sadece prensesimin gelmesini bekliyordum.. Saatlerce bekledim. Sürekli aradım ama hiç açmadı. En sonunda bir mesaj geldi "Kerem üzgünüm ben seninle devam edemeyeceğim başkasına aşığım hayatına devam et ve beni unut." sanki boğazıma biri bıçak saplamış gibi hissettim. Olamazdı bir mesajla bitirecek kadar basit olamazdı bizim aşkımız. Arabaya atladığım gibi defnenin evine gittim. Nasıl ne halde olduğumun farkında bile değilim deli gibi zile basıyordum. Tam kapı açıldığında gördüğüm görüntü yıkılmama sebep olmuştu zaten. Aşık olduğum kadın karşımda yarı çıplak ve aynı şekilde arkasında başka bir adam. İki adım geri gittim.D "Kerem.."
K "...."
Sendeleyerek arabaya bindim. Defnenin söylediklerini duymuyordum bile. Sadece gazı köklediğimi hatırlıyorum ve.. ve sonrası karanlık.' Aylarca komadaymışım şuan yaşamam bile mucizeymiş gibime geliyor. Bunları hatırlarken ağladığımın farkında bile değilim. Birden omuzuma bir el dokunmasıyla irkildim.
Z "Kerem?"
K "Zeynep?"
Z "Ben... Ben öyle evden çıkınca biraz endişelendim. İyi misin?"
K "İyiyim Zeynep teşekkür ederim. Kusura bakmayın benim yüzümden yemekte keyifler kaçtı."
Z "Saçmalama lütfen. Sadece bir şey sormak istiyorum"
K "Defneyi nerden tanıdığımı merak ediyorsun değil mi?"
Z "Evet. Ne kadar nefret etsemde benim kuzenim sonuçta."
Olan biten her şeyi anlattım. Zeynep'in bile gözleri doldu. Bu kız çok garip. Tanıyalı şunun şurasında ne kadar oldu ama yerin dibine sokmaktan başka iyi davrandığını yerlerde varmış ve gelmiş şuan benim derdimi dinleyip benimle ağlıyor. Gerçekten çok garip.
Z "Kerem ben gerçekten inanamıyorum. Nefret etmekte gerçekten haklıymışım. Tam bir yılan."
K "Boşver Zeynep ben unuttum bile. Teşekkür ederim dinlediğin için."
Elimi tuttu. Z " Her zaman bi derdin olduğunda mutlaka dinlerim her ne kadar birbirimizi sevmesekte :)"
K ":)" sadece tebessüm etmekle yetindim. Biraz daha oturduk Zeyneple. Hiç konuşmadık ama sadece denizi seyrettik. Saat epeyce geç olmuş onun bile farkına varmadık.
Z "Eve gitsek iyi olacak"
K "Bırakayım seni"
Z " Teşekkür ederim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Geliyorum Demez
FanficK "Bak kardeşim bir kadına iltifat etmek önemlidir. İltifat edeceksin ki senin ağına hemen düşüversin. Mesela diz kapakları. C-A "Diz kapakları mı?" K " Aynen abicim diz kapakları. Bir kadına dünyadaki en güzel diz kapaklarının ona ait olduğunu sö...