İlk Gerçek Randevu

71 3 0
                                    

Yorum yapmayı ve oy vermeyi lütfen unutmayın.Teşekkürler...

Amy gözlerini açtığında ilk gördüğü koltukta uyuyan James oldu.Güneş tüm ışıltısıyla içeriye dolmuştu.Dün bayılmış olmalıydı.Ama aklına ilk gelen çocuğun ne durumda olduğuydu.James esneyip geriniyordu, Amy'nin uyandığını farkedince kocaman gülümsemesiyle "Günaydın" dedi.Amy de gülümseyerek karşılık verdi."Dünkü çocuğa ne oldu hiç bir şey öğrenebildin mi ?" dedi Amy aklında hala o vardı.James'in gülümsemesi bir anda söndü "Çok kan kaybetmiş ve nerdeyse tüm bedeni kırıklarla doluymuş.Kurtulmasının bile bir mucize olduğunu söyledi doktorlar.Bir ay kadar komada kalabilirmiş tabi şanslıysa, hayati risk hala devam ediyormuş.Ama neden bu çocukla bu kadar ilgileniyorsun?" dedi.Amy başını camdan tarafa çevirerek yüzünü saklamaya çalıştı "Yoo sadece merak etmiştim." dedi."Neyse, öğleden sonra taburcu olabilecekmişsin zaten önemli bir şeyin yokmuş." James gözlerini açmıştı.Amy içtenlikle "Teşekkür ederim James." dedi.

2 Ay Sonra...

Gözlerimi açtığımda ışıktan bir şey görememiştim.Artık kesinlikle öldüm diye düşünüyordum ama görüntüler biraz daha netleşince bunun bir lamba olduğunu anladım, kafamı çevirebildiğim kadarıyla etrafıma baktım ve hastanede olduğum kanısına vardım.Ama burada ne işim olduğu aklıma ancak birkaç dakika sonra geldi.Yine öfkelendiğimi hissediyordum sanki kanım kaynıyordu.Kolumdaki serumu çıkarmak üzere harekete geçtiğim sırada kapıdan gök mavisi gözlü kızın girdiğini farkettim burada ne işi olabilirdi ki ? Ben daha bir şey diyemeden "Demek uyandın." diyerek boynuma atladı, arkasından da ailem girmişti.Olanlara anlam veremiyordum.Sonra beni boğarak öldürmekten vazgeçmiş olacak ki biraz geri çekildi ve elini uzattı yine o kocaman gülümsemesiyle "Merhaba ben Amy tanıştığımıza memnun oldum.Seni kanlar içinde yatarken bulduğumda gerçekten çok korkmuştum iyileşmene çok sevindim." dedi.Her şey yavaşça aklıma geliyordu tüm o kavga, hem de yabancı biri uğruna.Ben de elimi uzatıp nazikçe sıktım "Bende Evan memnun oldum." dedim.Maggie araya girdi ve "Sen komadayken her gün gelip seni kontrol etti, gerçekten iyi bir kız."dedi.Böyle bir şey olduğunu tahmin ediyordum."Kaç gün komada kaldım?" diye sordum."Aslında 2 ay, yoğun bakımdan daha geçen hafta çıktın." dedi Amy. İstemsizce "Ne?" diye bağırdım.Demek 2 aydır uyuyordum.Yaz tatilide başlamış olmalıydı.İçeri giren doktor bir şeyler kontrol edip not aldı.Sonra bana dönerek "Geçmiş olsun evlat 2 aydır komada olmana rağmen yaşama tutunmayı başardın ve şuan da gayet sağlıklı görünüyorsun.Bir sorun çıkmazsa yarın taburcu olabilirsin." dedi.Bu bugün duyduğum tek güzel haberdi diyebilirim."Ama hala dinlenmeye ihtiyacın var bu yüzden biraz daha uyumalısın." dedi.Ben itiraz edecek durumda değildim o kadar uyumama rağmen hala uykum vardı.2 aydır neleri kaçırdığımı düşünerek uykuya daldım.Uyandığımda sabah olmuştu ve artık burdan çıkmak için sabırsızlanıyordum.Formalite işleri Frank'e bırakıp biraz dolaşmak istedim ama vücudum beni gerçekten zorluyordu.O anda Amy yanıma yaklaştı ve "Yardıma ihtiyacın var mı?" diye sordu.Ben evet var diyemezdim bu yüzden belimi dikleştirerek tüm acılarıma rağmen yürümeye devam ettim.Teşekkür ettim aslında benimle bu kadar ilgilenilmesi hoşuma gitmişti.Üstümde hala hastane kıyafetleri vardı ve Amy'ye odaya kadar bana eşlik edip edemeyeceğini sordum.O da içtenlikle evet dedi.Odamda benim için koyulmuş bir kaç kıyafet vardı, ben sade bir kot ve siyah biraz bol bir tişört tercih ettim vücudumla gurur duyardım ama sergilemekten pek hoşlanmazdım.Kotu giydikten sonra sıra tişörte gelmişti üstümü çıkardığımda ilk farkettiğim kaslarımın nerdeyse hiç azalmamış olduğuydu hatta artmış bile denebilirdi.Bu gerçekten garip diye düşünürken kolumda yara izini gördüm ve "Oh ne güzel bir yara izi daha!" dedim öfkeyle o anda Amy odaya girmişti "Kapıyı tıklattım ama duyma..." sözü yarıda kalmıştı beni bu halde görünce utanmış olmalıydı başını diğer tarafa çevirdiği sırada ben de tişörtü giymiştim."Artık gitme zamanı gelmiş baban öyle söyledi." diyerek sözünü tamamladı.Bende karşısına geçip teşekkür etmek istiyordum ama o hızla dışarıya çıktı.

Eve Doğru Giderken Arabada...

"İyileşmene gerçekten sevindim oğlum." dedi Frank."Bizi çok korkuttun." dedi Maggie hemen ardından.Gerçekten iyileştiğim için mutlu görünüyorlardı.Maggie "Amy gerçekten güzel bir kız öyle değil mi?" diye sorunca birden aklıma o gök mavisi gözler geldi."Evet öyle."dedim."2 aydır her gün gelip senin başında bekledi.Bence onu dışarıya çıkarman ve teşekkür etmen hiç fena olmaz." diye fikir belirtti Maggie."Bende telefon numarası bile yok." dedim ama fikir kulağa hoş geliyordu."Ben senin için almıştım." demesi Maggie'nin aslında her şeyi ayarladığının bir göstergesiydi.Bende "Peki" dedim.

Saat 20.00 Amy'nin Evinin Önü...

Gerçekten heyecanlıydım bu benim bir kızı ilk defa dışarı çıkaracağım zamandı.Kapının önüne geldiğimde kalbim delicesine atıyordu.Biraz sakinleşmeye çalışarak.Zili çaldım biraz bekledikten sonra kapıyı açan Amy'nin annesi olmalıydı.O güzel gülümsemesini annesinden almış olmalıydı."İyi akşamlar efendim ben Amy'yi almak için gelmiştim." dedim kelimelerimin tellaffuzuna dikkat ederek."Amy hemen geliyor istersen içeride bekleyebilirsin." dedi Amy'nin annesi, ben de mecburen içeri girdim. İçeride yakışıklı ama yaşlanmaya başladığının etkileri görülen bir adam bekliyordu.Amy'nin annesi adamın beline kolunu dolayıp konuşmaya başladı "Ben Rachel Amy'nin annesiyim." dedi."Bu da benim eşim George." dedi gözlerinin içi parlayarak onu gerçekten seviyor olmalıydı.Ben elimi ikisinede uzatıp "Memnun oldum efendim." dedim.George "Kızıma iyi bak evlat yoksa hiç iyi olmaz." dedi gülümseyerek.Ben şaka yapıp yapmadığını anlayamasamda şaka yaptığını umdum.Biz sohbete dalmışken merdivenlerden Amy inmeye başladı açık yeşil bir elbise giymişti elbiseden anlamazdım ama gerçekten ona çok yakışmıştı.Rachel ve George tekrar memnun olduklarını söyledikten sonra dışarıya çıkmıştık.Amy'ye "Çok güzel olmuşsun." dedim, sanırım onu utandırmıştım.Amacım onu utandırmak değil ona iltifat etmekti, ama bu işleri hiç beceremezdim.Onu bir restorana götürmeyi kararlaştırmıştım.Güzel bir yemek yedikten sonra biraz dolaşmak istedi, bende kabul ettim.Hava gittikçe soğuyordu, aniden şiddetli bir rüzgar çıktı.Bu rüzgar Amy'nin koluma yapışmasına neden oldu.Ben ceket giymiştim ama onun üstünde hiç bir şey yoktu.Hemen cekedimi çıkarıp ona verdim."Teşekkürler ama sen ne olacaksın?" dedi Amy.Ben halimden gayet memnundum Soğuk benim en sevdiğimdi zaten.Yürümeye devam ederken Amy'nin yorulduğunu farkettim.Tabi yorulduysan oturalım demek kabalık olurdu, bu yüzden yorulduğumu söyledim ve oturmayı teklif ettim.Yakınımızda bir park vardı onun yanında da bir basketbol sahası bulunuyordu.Sahayı görünce anılarım canlandı.Küçükken çok çelimsiz ve güçsüz olduğumdan pek spor yapamazdım ama bir kaç sene önce fiziksel yeterliliğe sahip olduğumu anlayınca çok çeşitli spor dallarında kendimi denemiştim ama en çok sevdiğim spor basketbol olmuştu.Bu yüzden nerdeyse sürekli basketbol oynayarak kendimi geliştirmeye çalışmıştım.Aklımdan yaptığım maçlar ve daha fazlası geçerken hala oturmadığımızı farkettim.Amy de daldığımı farketmişti "Basketbol oynar mısın?" diye sordu.Ben de "Fena sayılmaz seviyede." diye cevap verdim."O zaman göstermeye ne dersin?" dedi galiba beni hırslandırmaya çalışıyordu.Yeteneklerimi göstermekte bir sakınca olmayacağını düşünerek sahaya doğru yürümeye başladım.Sahadan çıkmakta olan bir kaç çocuğa topu ödünç alıp alamayacağımı sordum onlar da parkta oturacaklarını ve geri almak şartıyla verebileceklerini söylediler.Amy'yi de çağırıp ısınmaya başladım.Isınmam bittiğinde topu hızla sürmeye başladım bir kaç basit turnikeyle başladım gerçekten uzun süre sonra bana iyi gelmişti artık smaç basmaya hazırdım.Topu panyaya fırlatıp koşarak zıpladım topu havada tutup bastığım smaç Amy'nin gerçekten hoşuna gitmişe benziyordu.Şanssız bir atışla top panyanın üst kısmında kalmıştı düşürmek için panyaya vurmamın yeterli olacağını düşündüm.Gerilip sıçradım ama topa kadar ulaşabilmiştim.Sıçramam inanılmaz derecede artmıştı, bu 2 ay önce bile yapamayacağım bir şeydi.2 ay komada kalmış birinin bu fiziksel üstünlüğü kazanmış olması gerçekten inanılır gibi değildi.Amy de şaşkındı, demek ki basketboldan anlıyordu.Artık yettiğini düşünerek Amy'ye doğru yürümeye başladım gülümsüyordum galiba ondan hoşlanmaya başlamıştım.Ama gülümsememi yarıda bırakan şey Amy'nin tam arkasında duran o gün beni öldüresiye döven adamdan başkası değildi...

Soğukların İçindeki ÇocukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin