Üniversite! İnsanın kendini özgür ve sorunsuz hissettiği yer! Yaşamındaki en önemli dönem!
Ve ben bu döneme ilk kez bu kapıdan girdikten sonra başlayacağım. Nasıl bir ortam olduğunu hep ablam bana anlatırdı. Bende hevesle dinler hayaller kurardım. Şimdi o hayallerim gerçek mi olacak yoksa hayal olarak mı kalacak bunu yaşayıp görücem.
Ve geldik derslere ilk dersim 10 dakika sonra başlıyordu. Koştur koştur sınıfa girdim. Ben sınıfa girer girmez hoca arkamdan geldi ve ellerini ovuşturarak başladı bize okulu, okul hayatını, üniversitenin nasıl bir yer olduğunu anlatmaya. Herkes pür dikkat hocayı dinlerken sağ tarafımda oturan bir karşı cins başını masaya koymuş uyuyor gibiydi.
Ben bu düşüncelerle boğulurken öğretim üyesi (hocamız) bize ilk gün ve 1. Sınıf olduğumuz için bize ilk saati arkadaşlarımızla tanışmamız için bizlere paydos verdi. Merakıma yenik düştüm ve yanına yaklaşıp;
- Iyi misin?
Diye sordum.
- Kötü mü olmam gerekiyor?
Diyerek saçma bi cevap verdi. Yanımdan hızlıca kalkarak sınıftan dışarı çıktı. Bi gariplik olduğunu sezdim. Bu ESRARENGİZ ÇOCUK' UN sırlarını çözücem...
Ilk bölüm biraz fazla kisa oldu umarım beğenirsiniz. Yorum ve beğenilerinizi bekliyorum...
