Bazı Aşklar Kazara Başlar

153 15 5
                                    

''  Kendimle olan savaşıma devam ederken, Burak'ın öpüşleri yanaklarımdan dudaklarıma indi, ıslaklığı kendinden miydi, gözyaşlarımdan mı bilemiyorum, ama tadı öyle güzeldi ki kollarının arasında kala kaldım. Lezzetine boğulmuş bir halde bu hayalin geçmesini beklerken sesi okşadı kulaklarımı, ''ben yanında değilken sakın ağlama olur mu''. Olur demekten başka ne gelirdi elden, fakat ağzımı açıp hiç bir şey söyleyemedim, cevap bekler bir hali de yoktu aslında, daha çok dünya üzerinde verilmiş en naif emir dökülüyor gibiydi dudaklarından. En azından şimdilik gönlünden akan hislerin gerçekliğinden emindim, sonra değişecekse de değişsin, bu anın tadını çıkarmaya karar verdim. Eğer aklımı başımdan alan bu adam beni hatunu yapmak isterse itiraz etmeye hiç niyetim yok, her şey bu kadar akıl almazken, gönlüm aşk mey'ini tatmışken, uzak durarak kendime eziyet etmeyeceğim.  ''

                                                                                                                               Beklenen günün gecesinde....

*********

- Mahallemizde bir adet trafik canavarımız var leyla ve bula bula beni buldu, arkadaşını tebrik edebilirsin.

- Sana da günaydın Berna. Hayırdır.

- Eziliyordum . ezim ezim eziliyordum. Altına lüks aracı çeken kendini yolların sahibi sanıyor. Sahi saat kaç oldu.

- İşime geç kalmaya yarım saat var, çıkıyorum ben.

- Kahvaltı yapsaydık, hani günün en önemli öğünüdür falan ya.

- Atıştırdım canım ben bir şeyler, çayı da demledim sana afiyet olsun. Kaçtım ben.

      Hepiniz kaçın gidin, oh ne güzel be... yalnız kalmayalım diye ev arkadaşı aldık, yemekler yine yalnız yeniyor, hay benim şansıma. Ne spora merakı var leylanın ne de sağlıklı yaşamak konusunda küçücük bir azmi. Aslında karakterlerimizde çok farklı birbirinden, ama fikri açık kızdır leyla, iki senedir aynı evi paylaşıyoruz, bir kere olsun ne kavga ettik ne de rahatsızlık duydum benimle yaşamasından. Dost muyuz bilmiyorum ama çok iyi yol arkadaşı olduğumuz kesin. İki ay sonra evleniyor, ona bu kadar alıştıktan sonra bu ev bomboş gelecek bana..... gerçi sabahları on dakika akşamları da bir iki saat görüyorum yüzünü.... En azından kokusu, ortada bıraktığı kitapları , sürekli aşırdığım çorapları vardı, artık onlarda olmayacak.

         Leyla serseri kızdır, hayatını dolu dolu yaşamayı sever, benim aksime evde takılmak boşa zaman kaybıdır onun için. Gürültülü müzikler dinler, cümlelerini anlamakta zorlandığım kitaplar okur, ne zaman arabesk kanala geçse anlarım ki erdemle atışmışlardır, böylesi asi karakterde bir kızın bir anda melankolik olması tuhaf gelmiştir hep. Katı kuralları vardır hayatında ,asla esnetmediği çizgileri, lakin erdem ne zaman sorumsuz davransa hırçınlık değil de garip bir hüzün alır leylayı. Ne zaman şimdi köpürüp ağzının payını verecek desem  küskünlüğe boğulup odasına çekilir ve erdemin evden gitmesini bekler. Çocukluk arkadaşı ikisi, aşka dair bir şey görmedim ilişkilerinde, nasıl birlikte olduklarına da anlam veremiyorum aslında ama sonuçta iki ay sonra karı koca olacaklar. Leylanın tek zayıf yanı erdem bana kalırsa, işiyle ilgili sosyal hayatıyla ilgili yakındığını duymadım hiç, ama erdem, ah o yaramaz erdem, her ne kadar leyla erdemden yana yakınmasa da canının fena sıkıldığına şahit olmuşumdur çoğu kez. Hep leylanın babasız büyümüş olmasına bağladım bu durumu, belki de anne babasından öğreniyor insan flörtün, aşık olmanın , birlikte olmanın nasıl bir şey olduğunu.

Yarının Aşıkları- #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin