Pusu

422 34 15
                                    

Geç yazdığım için özürlerimi sunuyorum ve bu bölümü FerhanPeksu ya ithaf ediyorum.Bana bölüm ile ilgili sorularınızı ve görüşlerinizi yorumla veya mesajla bildirebilirsiniz.Keyifli okumalar.Medyadaki fotoğrafın konumuzla bir alakası olmasa bile ben bu fotoğrafı koymak istedim çünkü burada Gray çok havalı çıkmış.

Herkes şaşırmıştı, kimse ne diyeceğini bilmiyordu.Hemen onları revire kaldırmışlardı.Çok ciddi durumları yoktu ama yine de çok fazla yıpranmışlardı.

Lucy'nin ağızından

Ne oldu acaba.Çok yıpranmışlar .Karargahtaki herkes telaş içinde.Revirden ağlama sesleri duyuyorum herhalde uyandılar hemen gidip bir bakayım.

Mavi saçlı kız başından geçenleri anlatıyordu.Kolunda cattoshelter adında bir çetenin dövmesi vardı.Kızın adı Wendy'miş.

Wendy:Kötü çetelerden biri bize saldırdı.Çetemizdeki herkesi öldürdüler.Tek biz kaldık geriye ne yapacağımızı hiç bilmiyorum.Gideceğimiz hiç bir yer yok artık.Ortada kaldık.

Jelal:Peki tünel geçitlerini kapattınız mı?

Wendy:Evet kapattık.

Natsu:Eğer gidecek hiç bir yeriniz yoksa bizim çeteye katılabilirsiniz.Bize katılırsanız biz de çok mutlu oluruz.

Wendy ağlayarak Natsu'ya sarıldı ve ona çok teşekkür etti.

Natsu mastera bakti.Masterdan onay geldi.

Natsu:Hadi şu şerefsizlerin kıçlarını bir güzel tekmeleyelim!!

İlk iş o çetenin kim olduğunu öğrenmekti.Herkes aynı anda Levy adındaki kıza baktı ve Levy işe koyulmaya başladı.

Levy:Buldum onlar Blond Ice.

Gray:Peki onların karargahları nerede?

Levy:Nerede olduklarını bilmiyorum fakat trene pusu kuruyorlamış.Bu akşam saat 11 de.Belki kendi kurdukları pusuya onları düşürebiliriz.

Gerard:O zaman ne duruyoruz?Hadi onların..

Gray:..kıçlarını bir güzel tekmeleyelim.

Biz de tam kalkacakken Master bize seslendi.

Master:Siz burada kalacaksınız siz daha yenisiniz.Yenilere böyle görevleri veremeyiz siz burada kalacaksiniz.

Biz hepbir ağızdan:Ama usta biz de yardım etmek istiyoruz.

Usta kızgın ve bezgin bir sesle:Hayır dedim.

Biz de:Hi

Herkes dışarı çıkar ve biz de ana salonda onları beklemeye başlarız.Aradan 4-5 saat geçmişti.Zaten istasyon buradan uzaktı.Muhabbetimiz de bayağı sarmıştı.Sonra birden kapının zorlanma sesini duyduk.Kapı kilitli olduğundan ve Freed-san kapıya bariyer oluşturduğundan içeri giremediler.Biz de o sırada hem saklandık hem de saldırı modundaydık.Birden bariyer yok oldu ve çaktırmadan saklandız yerden bariyeri kıran kişiye pardon çeteye baktık.İlk önce içimizden her ne kadar yuh geçirsek de bu inanılmayacak derecede bir şeydi.Düşünsenize karşınızda 100 kişilik bir çete var.Fakat bunlardan bazıları çok fazla büyü gücü yayiyorlardi etrafa.Ben çaktırmadan kimlerin bunu yapmaya çalıştığını görmeye çalışırken birden gözlerim ağırlaştı ve büyü gücüm çekilmeye başlamış gibi hissediyordum.En son görebildiğim şey ise çetenin dövmesiydi yani Blond Ice.Uyandığımda yanımda kimse yoktu sadece ben vardım.Herhalde onlar fairy taile haber vermek için  oradan kaçtılar.En mantıklısı da buydu zaten.Ellerim ayaklarım zincirlenmişti ve büyü gücümü kullanamıyordum.Bu zincirlerden nasıl kurtulabilirim diye düşünürken hücrenin kapısından içeri bir adam girdi ve o anahtarları ben alyım dedi ve anahtarlarmı aldı.Tabi ben boş dururmuyum hemen

FAIRY TAIL ÇETEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin