Yurttan çıktım ve her zaman ki mekanımıza doğru yürümeye başladım. Kampüsün içinde gözlerden uzak bir yerdi mekanımız ve tamamen bize özeldi. Kimseyi oraya almazdık. Bizden habersiz girenleri de kovardık. Tamam kabul buna hakkımız yok ama biz böyleydik işte.
Biz altı kişiydik. Ben, sevgilim Emre, en yakın arkadaşım Sude, Aslı, Mert, Semih. Her zaman birlikte takılırdık. Okulda sevilmeyenler takımındaydık. Aslında bunun sebebini hiç anlayamadım. Çünkü ne kıskanılacak kadar güzeldik ne de çalışkan. Kendi halimize takılırdık. Ama öyleydi işte.
-"Selam" dedim. Sude dışında herkes tamamdı. Hepsi karşılık verdi. Her zamanki yerime oturdum. Herkesin bi yeri vardı ve hep aynı şekilde otururduk.
"Sude de geliyor. Ekip tamam " dedi Semih. Semih de Sudenin sevgilisiydi. Tabi ki Aslı ve Mert de sevgiliydi. Klasik ama seviyorum bu halimizi.
Sude "Selam" diyerek her zaman ki neşeli tavrıyla oturdu yanımıza ve sevgilisine sımsıcak bir gülümseme gönderdi. Semih de aynı şekilde karşılık verdi. Onların bu hali beni de gülümsetti.
Aslı " Hepimiz mezun oluyoruz. Sayılı Günlerimiz kaldı" dedi düşünceli bir şekilde.
Emre;
-" Doğru. Hepimiz farklı yerlere evlerimize dönücez"Sude;
-" Ama birbirimizden hiç ayrılmayacağız. Yine sık sık buluşucaz. Öyle değil mi Hira"-" Tabi ki öyle" dedim net bir tavırla.
Hepimiz farklı illerde yaşıyoruz malesef. En şanslılarımız Aslı ve Mert çünkü aynı yerde yaşıyorlar.
Mert;
-"Yine de gitmeden önce bir şeyler yapalım"Ben;
-" Veda partisi gibi mi?"Semih;
-" Olabilir ama bence şu geçen sene yapmak istediğimiz dağ gezisini yapabiliriz"Emre;
-" Evet bencede öyle yapalım "Bir süre daha böyle konuşmaya devam edip ayrılıyoruz ve amfilerimize gidiyoruz.
Ders her zaman ki gibi,sıkıcı. Ben de sınıf arkadaşlarımı izlemeye başlıyorum. Önce en çalışkanımız Mustafa' ya kayıyor gözüm. Bildiğiniz zeki öğrenci tiplerine benzemiyor.Haddinden fazla yakışıklı ve gözlük takmıyor. Ama çoğu çalışkan öğrenci gibi asosyal. Sonra sınıfın en güzel kızı, Elif. Alev kızıl saçları ve yeşil gözleriyle tüm dikkatleri üzerine çeker her zaman.
Sınıfın en popüler öğrencisi ise Görkem. Bu popülerliğini de gitar çalmasına ve sesini hatrı sayılır biçimde güzel olmasına borçlu.
Ben Hira ise sınıfın soğuk ve sessiz kişisiyim. Kolay kolay arkadaşlık kuramam malesef. Malesef diyorum çünkü bu çoğu zaman yalnız kalmama sebep olur.Sonunda zil çaldığında derin bir ohh çekerek kalkıp toparlandım ve dışarı çıktım. Kampüste dolaşmaya karar verdim. Sonuçta bir ay sonra mezun olucam ve okuldan ayrılıcam. Halbuki okulumu çok severdim. Buraya çok isteyerek gelmiştim.
Bu düşüncelerle bir banka oturdum. O sırada her zamanki neşeli halleriyle yanıma Sude geldi. Bir şeyler anlatmaya başladı ve bende dinliyomuş gibi yapıp etrafı izlemeye devam ettim.
Ta ki Sude kolundan sarsarak
-" Hey sana diyorum. Panolardaki broşürleri görmedin mi? Bi kamp gezisi var. Bence gitmeliyiz. Dağ gezisinde daha eğlenceli olacağına eminim.":)) Başlangıç olduğu için kısa oldu bundan sonrakileri daha uzun tutucam. Yorumlarınızı bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANLI KAMP - HAYATTA KAL
Mystery / ThrillerOnlar sadece bir kamp gezisi yapacaklarını sanıyorlardı. Ama Olaylar Başlamadan Önce. Bu kamp gezisi onlar için bir ölüm oyununa dönüşecek ve bir tek amaçları var o da hayatta kalmak.