Dream high

Kimmiş o zaman kağıdımı alan

Arkadaşlar Tan ın duygularını biliyoruz bu bölümde o yüzden Eun sang ın ağzından yazıcam oy ve yorumları bekliyorum.

Yürüyen merdivenden yukarı çıkarken hafif arkama baktım. Ama göz göze gelmemek için hemen kafamı çevirdim. Neden Tan a bakmıyorum. Neden yüzünü görünce kalbim bi farklı atıyor. Neden nişanlısı olmasına rağmen ona böyle bakıyorum. Kendine gel Eun sang uçağı kaçırıcan hemen valizi koruma yerinden geçirip uçağa bindim. Sınıf ayrımı burda bile vardı. Zenginler önde biz arkada oturuyorduk. Onlarla iletişim kurmayalım diye de perde çekmişler. Sanki o tikilerle takılmak isteyen var.

Not : Ankara bebesi olduğumuzdan kaldiramiyoruz tikileri Eun sang tam benim kafadan.

Bize verilen bilet formunu doldururken bi dakika güneşi kim kapattı. Diye başımı kaldırdığımda Tan ın sevgilisi yani nişanlısı olan manken gibi kızı gördüm. Kız başımda bekliyordu.

" Ne istiyorsun"

"Formu doldurmaya devam et "
dedi.

" Neden "

" Bi fakirle bu kadar konuştuğum yeter "

Diyip önümdeki formu aldı.

" Ne yapıyorsun formumu ver "

" Icimdeki kötü ses kore dede birbirimizi göreceğimizi söylüyor. " dedi.

" Öyle bir şey olmicakkkk ver şimdi formumuu "

"Sen Tan ı tanımıyorsun o asla bu işin peşini bırakmaz ."

Diyip içeri kaçtı.

" Hey formumu verrrrr"

Diye bağırdım. Bayan hosteslerden bir gelip

" efendim bir sorun mu var "
dedi.
" Iceri giden dengesiz bayan uçak formumu aldı ve vermiyor. "

" Öyle bir şey olmaz ama ben yinede sorayım "

Dedi . Kadın içeri girip çıktı.

" Efendim kendileri almadığını söylüyor. "

" Kimmiş o zaman kağıdımı alannnnnnn "

Diye bağırdım. Kadın önümde bana sanki el hareketi çekmişim gibi baktı. Onu öyle görünce hemen uzaklaştım. Oradan koltuğuma gelip oturduğumda yeni anladım zeki şey kendi formunu bana bırakmış kimse süphelenmesin diye. Kafamı koltuğa koyup uyudum uyandığımda bir hostes başımda bekliyordu.

" Efendim şu an Kore deyiz uyudugunuz için kaldirmadim. "
diyince yerin dibine girdim.

" teşekkür ederim "

Diyip orayı terk ettim. Uçaktan inip evin yolunu tuttum. Eve geldiğimde şaşırdım. Evde hiçbir esyamız yoktu. Tam takır kuru bakır hesabı sonra bizim ev sahibi olan bir Ahjumma (korece teyze demek) geldi.

" Ahjumma annem nerede "

"kızım nasıl oldu bilmiyorum ama annen artık Imparatorluk grubun evinde kalacak. Banada oraya gitmeni söyledi "

dedi. Imparatorluk grup mu şu annemin hergün yorgun yorgun geldiği ve ekmek parası için çalıştığı yer annem dilsiz diye o evin hanımı annem ile çok uğraşıyor . Evet doğru duydunuz annem dilsiz ve bende doğuştan işaret dili biliyorum. Bu tanrının bana bi lütfu olsa gerek neyse drama bağlamayalım.Ahjumma ya teşekkür edip imparatorluk grubun evinin yolunu tuttum. Oha bu ne lan sokakları tertemiz bizimkilerde pislikten görülmez. Evin önüne gelince kafamı 180 derece kaldırdım. Evi anca gorebiliyordum. O kadar büyüktü ki anlatamam içeri girince mutfakta annemi buldum.

Not : işaret dilinde konuştukları için koyu renkle yazmicam konuşmaları.

" omma artık burada mı yaşicaz"

Not: Omma kore de anne demek

" Evet kızım"

" Neden "

" Evin kirasını ödeyemedim " dedi.

" Nasıl ödeyemedin "

"Bütün parayı seninle birlikte ablana gönderdim. Sen amerika ya giderken götürmüştün "

" Nasıl yani anlamadım o kadar parayı sen ona mı verdin anne bunu nasıl yaparsın "

" Evlenicem dedi ne yapabilirdim. "

" Evlenicem demiş evlenmicek pislik bize yalan söylemiş"

Annem koluma şaplağı geçirdi.

" Ablan hakkında nasıl böyle konuşursun sen"

"Yalan mı bizi kandırdı."

"Tamam sus sana bi haberim var"

" neeeee"

" yarın seni okulundan alıyorum imparatorluk grubun okuluna gideceksin ."

" ne ben hayatta o okula gitmem."

Yazar bastır Eun sang ben olsam bende gitmezdim.

"Ne demek gitmem beyefendi istedi bunu sende mecbur gideceksin"

"HAYIRRRRRRRRRR!!!!!!!!!!!"

eun sang sizce ne yapıcak okula gidip orada mı eğitim görecek yoksa fakir hayatına devam mı edicek . Hep beraber görücez.