DÖNGÜ-2

625 58 17
                                    

Multimedia: Anneannesinin, Nazlı için hazırladığı çatı katındaki odası.

Kapı yavaşça aralandığında kenardan bir çift yaşlı göz belirdi. Sanırım dedemdi. Dedemi daha önce hiç görmemiştim.

Anneannem her yıl düzenli olarak Eskişehir'deki evimize gelirdi ama dedem asla gelmemişti. Bu durumdan,bir terslik olduğunu düşünmeye başladığımda anneme sormaya karar vermiştim. Dedemin neden bize gelmediğini,neden tek bir fotoğrafı bile olmadığını,niye annemle asla görüşüp konuşmadıklarını teker teker sordum.

Annem sanki bu sorumu bekliyormuşçasına hemen açıklamaya başlamıştı;meğer dedem annemle babamın evlenmesini hiç istememiş,son ana kadar karşı çıkmış.

Dedemin de kendine göre haklı sebepleri vardır tabi ama annem ayrıntıya girmeden bu kadar anlatmıştı. Ben de daha fazla üstelememiştim.

Ben aklımdan tüm bunları geçirdiğim sırada kapı artık tamamen açılmıştı. Dedem olduğunu tahmin ettiğim, yılların yorgunluğunu üzerinde taşıyan yaşlı adam bana ne istiyorsun dercesine hissiz gözlerle bakıyordu.

Biz birbirimize öylece bakarken, ahşap merdivenlerden yavaş yavaş inen anneannem belirdi. Bir yandan merdivenlerden inip bir yandan "Ahmet Bey kim o Nazlı mı gelmiş?" diye sesleniyordu. Ahmet Bey'in dedem olduğundan emin olmuştum. Ama emin olduğum birşey daha vardı ki,dedem benden pek hoşlanmıyordu.

Kendine göre o da haklıydı belki ama sırf annem onun istemediği biriyle evlendiği için tüm bunların mesuliyetini bana yüklemesini gerçekten yanlış buluyordum.

Ben de gerçekten çok memnun olarak gelmemiştim buraya. Tüm arkadaşlarımı,her ne kadar yalnız da olsam yaşadığım evi bırakmak benim için de zordu. Ama kimseye kendimi anlatmak istemiyordum bundan sonra,öyle de yapacaktım.

Dedem nasıl arkasını dönüp odalardan birine bir hoşgeldin bile demeden girdiyse bende aynı onun bana davrandığı gibi davranacaktım.

Tüm bunları düşünürken anneannemin kollarında buldum kendimi. Bir anda sarmalamıştı beni. Diğer yandan yanaklarımı, saçlarımı öpüp arka arkaya "Hayırlısıyla geldin,hoşgeldin Nazlı'm benim" diyordu. Dedem beni ne kadar sevmiyorsa anneannem tam tersine öyle çok seviyordu ki..

Anneannem "Daha fazla kapıda durmayalım,hadi gel benimle sana evi gezdireyim odanı göstereyim." dedi. Bana bakarken gözlerinin içi gülüyordu bu durum benim iyi hissetmem için yeterliydi. Anneannemi daha fazla bekletmeden bavulumu da alıp onu takip etmeye başladım. Kapıyı da yavaşça çekerek kapattım. İlk katta büyük bir mutfak,lavabo ve dedemin girdiğini bildiğim bir oda vardı.

Evin ahşap olması gerçekten hoştu. Eski bir görünüm katıyordu.

Yavaş yavaş anneannemi takip etmeye devam ettim. Yaşlı olması ve biraz da kilosu nedeniyle çok hızlı olamıyordu.

İkinci kata geldiğimizde büyük bir salon karşılıyordu bizi. İçe doğru sağ ve solda ikişer kapı vardı. Bunlardan biri gelen misafirler için ayrılmış,diğeri anneannem ve dedemin kullandığı oda,bir diğeri ise kullanılmayan eşyalar içindi.

Anneannem, bana tek tek açıklama yaparken en son kapıyı açtığında bir burukluk çöktü üzerine. "Burası da Leyla'nın odasıdıydı." dedi. Demek ki annem bu evden gittiğinden beri bozmamışlardı odasını.

DöngüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin