"Sen?" dedikten uzun bir süre sonra dolunayın aydınlattığı gözlerine delercesine baktığımı fark ettim.
Ne kadar süredir bunu yaptığım ile ilgili hiçbir fikrim yoktu. Ama farkına vardığım bir şey vardı ki,bakışlarımdan pekte rahatsız olur gibi bir hali yoktu.
Artık bir şey demem gerekiyor sanırım,diye düşündüm. Tuna,desem adını nereden bildiğim konusu açılabilirdi ve buna şu an için hiç gerek yoktu.
O yüzden tekrar "sen" diye başladım. "Ne işin var burada?" diye bir soru yönelttim.
"Hava güzel,değerlendirmek için çıktım. Olamaz mı?" gibi biraz ters,biraz da sert olan bir cevap verdi. "Olabilir,neden olmasın. Sadece şaşırdım ve sormak istedim." dedim. Onun aksine sakin bir tavırla.
Sakinliğim onun sinirini bozmuş olacak ki, "Ee,başka sorunuz yok mu?" gibi kışkırtıcı bir cevap verdi. Yüzünde ciddiyetle karışık bir samimiyet vardı. Gülmek istiyordu belki ama kendini tutuyordu. Bir miktar ilginçti.
Her davranışının bu kadar üstünde durmamalıydım sanırım. Hatta,artık içeriye girmeliyim diye düşünerek "Başka bir sorum yok,iyi geceler." diyerek arkamı döndüm.
Aniden ve hızla çıkan bir sesle "Dur." dedi ve sonra ekledi "Daha tanışmadık." ardından elini uzattı "Ben,Tuna." diyerek. Dünyanın en saçma gecesini yaşıyordum sanırım.
Bir gece önce yan balkonda fark ettiğim gölge yeni okulumda sınıf arkadaşım çıkıyor ve bir sonraki gece tekrar balkondan balkona konuşuyorduk. Neydi bu şimdi?
Aklımda dönüp duran,doğruluğu ispatlanabilir fakat saçmalıkta son nokta olan düşüncelerime bir dur diyerek ben de elimi uzattım. "Nazlı." diyerek.
Yüzündeki sert tavrı atıp,biraz çarpık bir gülüşü esir aldı kendine. Ama gerçekten çok saçma bir durumda değil miydik? Bana mı öyle geliyordu yani...
"Düşünmeyi bırakıp bana bakarsan eğer memnun oldum demeyi düşünüyorum." dedi ve ardından gülmeye başladı.
Gülmeye başladığında aklıma bugün sınıfta olan şey geldi ve pat diye "Ben komik falan mıyım,sürekli gülüyorsun?" deyiverdim.
"Ve tabi ben de memnun oldum." diye ekledim. Sanki bu durumdan rahatsızmışım gibi bir ifadeyle.
Anlamış olacak ki, "Benden rahatsız oldun sanırım?" gibi gayet net bir soru yöneltti. Hadi ama bu kadarını da beklemiyordum.
Karşıma sürekli bir şeyleri kıvırmaya çalışan insanlar çıktığı için bana göre en net insan bendim. Ama şu dakikadan sonra tahtımı kaptırıyor olma düşüncesi girdi aklıma. Kendi kendime güldüm Tuna'nın varlığını unutarak.
Buna karşılık, "Aslında bu durumdan rahatsız olduğunun farkındayım ama güldüğün için farkında değilmiş gibi yapacağım sanırım." gibi,yaramazlık yapmış bir çocuk edasıyla konuştu. Bu hali bir hayli komikti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Döngü
Teen FictionHer insan,yaşadığı hayatta bir takım şeylere mecbur bırakılabiliyordu ama tüm bu mecburiyetlerin arasında bizi diğer insanlardan farklı kılan tek şey bu mecburiyetlerle yaşadığımız döngüde yerimizi bulabilmek,kaybolmamaktı.