Angel ╬ Clifford

9

Kapı açıldığında Michael'ın sesini duydum.

"Nerede o?" çok öfkeliydi.

"Bundan sanane" Michael Robert'ı ittirip içeri geçerken Robert bana göz kırptı.Michael'a bakarken hayretle bana bakıyordu.Sinirle bacaklarımı aşağı indirdi.

"Lanet olsun ne yapıyorsun burada" diye tısladı.

"Eski sevgilimle zaman geçiriyordum.Senin gibi" gözlerinde alaycı bir ifade oluştu.

"Senin sevgilin falan yoktu" dediğinde tek kaşımı kaldırıp ona baktım.

"Belkide her şeyi sana söylemiyorumdur" dediğimde öyle bir bakış attıki.

"Bu piç senin eski sevgilinmi?" diye sinirle soluduğunda kahkaha atmamak için zor durdum bu yüzden sırıttım.

"Seninki gibi" dediğimde yine korkunç bir bakış attı.

"Lanet olsun ben mecburiyetten yaptım.Yürü gidiyoruz" diyip beni kaldırmaya çalışınca dudak büzdüm.

"Ama Robert'la daha ön sevişmemizi tamamlamadık" dediğimde cidden ama cidden herkesin korkup altına yapacağı bir bakış attı.Sanırım bu kadar içmemeliydim.

Hiç bir şey demeyip beni arabasına sürüklerken çok sessizdi.Bu daha kötüydü.Oda arabaya bindiğinde nefes almamı zorlaştıran elbisenin arka fermuarını açtım.Arabayı son sürat kullanırken bana uyarıcı bir bakış attı.

"Emniyet kemerini tak" dediğinde onu dinlemedim.Aklım yine onun bana aşık olmayaşına gitmişti.

"Son kez söylüyorum o siktiğim kemeri tak" dediğinde tamam diye mırıldanıp taktığımda göz yaşlarımla savaşıyordum.

"Onunla seviştiğim falan yok seni sinir etmek için yaptım.Robert eski sevgilim falanda değil.En yakın arkadaşlarımdan biri.Ben sadece sen o kıza gidince kıskandım.Ashton bana hala ona değer verdiğini söyleyincede-" daha fazla devam edemedim.Ağzımdan bir hıçkırık kaçarken direksiyonu tuttuğu ellerine baktım.Direksiyonu sıkmaktan beyaz olmuştu.Diğer hıçkırıklara engel olamazken arabanın hızını dahada arttırdı.Midemdeki içkide çıkmak için can atarken hiç iyi değildim ve nefes almakta zorlanıyordum.

"D-dur" diye zar zor konuştuğumda arabayı hızla kenara çekti.Durduğumuz anda inerken midemdeki içkiyi daha fazla tutamıyordum.Ben kusmak için eğildiğimde biri saçlarımı havaya kaldırdı.Bu görüntüyü görüp benden iyice soğumasını istemiyordum.

"Git" dediğimde yaptığı tek şey orda durmak oldu.Midemdekileri çıkarırken daha iyiydim.İşim bittiğinde elinde duran peçeteyi ve suyu bana verdi.Ağzımı silip suyu içerken sadece ağlıyordum.Peçeteyi hemen arkamda duran çöpe attım ve arabaya binmek için harekete geçerken beni kolumdan tuttu ve kendine doğru çekti.Vücutlarımız birbirine yapışmıştı.

"İlk olarak Ashton sadece saçmalamış.Ayrıca seni her şeyden çok seviyorum bunu o kafana sok ve sakın bir daha ağlama çünkü ağlamana dayanamıyorum....lanet olsun hiç bir şeyine dayanamıyorum" deyip beni öperken Luke'un Nirvana tişörtlerinden birini giymek istedim.Ayrıldığımızda bana sarıldı.Tekrar arabaya binip eve doğru gittiğimizde ikimizde sessizdik.Eve geldiğimizde herkes salondaydı.Kimseye bakmayıp odama çıkarken aşağıdan sesler duydum ama umursamadım.Bir kaç dakika sonra kapım açıldığında Michael olduğunu sandım.

"Yalnız kalmak istiyorum biraz düşünmeye ihtiyacım var Michael" dediğimde gelenin Michael olmadığını anladım.

"Ben üzgünüm Bella" gelen Ashton'dı yatakta doğrulup sırtımı yatak başlığına yasladım ve oturur pozisyona geçtiğimde o da karşıma geçti oturarak.