Angel ╬ Clifford

"Kriz"

"Haayıır.Haaayıır" burnumu çektim "Yapmaaa.O kız için değmez" Taylor ve ben dizimizi izliyorduk.Ana karakter Roberto kendini bir kız için öldürmüştü ve biz bunun için hüngür hüngür ağlıyorduk.

"Aaah hadi ama o çirkin adam için ağlayacakmısınız?" ağzına patlamış mısır atmadan önce konuştu.

"Calum Thomas Hood bir daha Roberto'ya çirkin dersen seni keserim.Hemde en kısa yerinden" dediğimde bana alınarak baktı.

"Hey.O kısa değil.Sen git kendi sevgilininkine bak" Michael'a baktım yine bir nedenden dolayı kaşları çatıktı.

"Onunki seninkinden uzun.Buna yemin ede-"

"Hadi ama susun.Diziyi izlemeye çalışıyorum" hepimiz şaşkınca Luke'a baktık.

"Ne?" dedi bize karşı.Bende göz yaşlarımı silip Michael'ın yanına gittim.Ona sarılıp başımı göğsüne koydum.Çok güzel kokuyordu.

"Neyin var senin koca oğlan?" hafif güler gibi oldu.Elini nemli yanaklarıma koydu ve geri kalan yaşları sildi.

"Ağlamanı sevmiyorum" dediğinde alaycı bir ifadeyle ona baktım

"Bunu beni en çok ağlatan kişi mi söylüyor?" suratı düşüp kaşları çatıldığında ne dediğimi anladım "Hey özür dilerim.Öyle demek istemedim"

"Gerçekleri söylemek suç değildir" beni ittirip ayağa kalkarken konuştu.Bende arkasından ayağa kalktım.

"Michael öyle demek istemediğimi biliyorsun" askılıktan ceketini aldı.Nereye gidiyordu gecenin bu saatinde.

"Ben geç gelirim beni bekleme" dedi ve kapıyı çarpıp çıktı.İyi ok yemiştim ve bu sefer bunu düzelticektim.Yukarı çıkıp pijamalarımı çıkardım.Siyah dar pantolon ve elime gelen ilk penyeyi üzerime geçirdim.Aşağı indim ve montumu giydim.

"Çocuklar birinizin arabasını alabilirmiyim?" Ash bir şey demeden arabasının anahtarını verdi.Benim arabam annemin evindeydi.

"Saol"dedim ve ayakkabılarımı giyip çıktım.Arabaya binerken telefonumu çıkarıp Michael'a mesaj attım.

"Neredesin?"

"Gelmene izin vermeyeceğim bir yerde"

"Ama geliyorum"

"Aklından bile geçirme"

"Çok geç"

Nereye gittiğini az çok tahmin ediyor gibiydim.Her zaman gittikleri bara sürdüm.Bara gitmeme çıktığımızdan beri izin yoktu.Ama kurallar çiğnenmek için vardı.Öyle değilmi?

Bara gelmeden bir sokak ötede park ettim.Ash'in arabasıydı ve ben bir şey olmasına göz yumamazdım.Arabadan inip bara doğru yürüdüm.Sokakta bana bakanlara aldırmadan yürüdüm.Arada yiyişen çiftler görüyordum.Bara geldiğimde kapıda duran adam beni tanıdı.Neredeyse her zaman geliyorduk.İçerideki sigara kokan hava ciğerlerimi yaktı.Barda ilerlerken neden herkesin bana baktığını düşündüm.Üzerime baktığımda giydiğim penyenin bol yakalı olduğunu anladım.Göğsümün birazını gösteriyordu.Mükemmel seçimdi (!).Onu barmenin önündeki sandalyelerde gördüm.Biriyle konuşuyordu.Dahada yaklaştığımda onun bir kız olduğunu gördüm.Sinirlenmemeye çalıştım.

"Michael" yanlarına geldiğimde kıza sert bakışlar atarak konuştum.

İçkisinden bir yudum aldı ve "Senin ne işin var burada?" diye sordu.

"Seni almaya geldim" dedim içkisini elinden almaya çalışırken.

"Beni arkadaşınla tanıştırmayacakmısın?" dedi yanındaki kız cırtlak sesiyle.

"Öne-"

"Ben sevgilisiyim sen nesisin?" diye sorduğumda kızın yüzü düştü.Sevgili olduğumuz doğruydu hatta o teklif etmişti.

"Sevgilimi?Michael bana sevgilin olmadığını söylemiştin" beni ikinci kez görmezden gelirken sakin olamayacağımı anladım.

"Evet sevgilisi" dedim Michael'ın bir şey demesine fırsat vermeden.

"Michael?" dedi kız sorarcasına.

"Evet sevgilim" dediğinde sırıtmadan edemedim.

"Sevgilisiniz ama sen buraya tek geldin ve bana sevgilin olmadığını söyledin?" bu kız çok soru sormuyormuydu?

"Ufak bir tartışma yaşamıştık.Şimdi istersen elimden bir kaza çıkmadan git"

"Hiç niyetim yok.Hem Michael buraya geldiğine göre ihtiyaçlarını karşılayamıyorsun" kan tekrar beynime sıçradı.

"Emin olki fazlasını veriyorum.ŞİMDİ SEVGİLİMDEN UZAK DUR" diye bağırdığımda kızın kolunu sıkıyordum.

"Bella yeter" Michael bana kızdığında şaşkınca ona baktım.Bu sürtüğümü savunacaktı.

"Onumu savunuyorsun?" dedim kızın kolunu ittirircesine bırakırken.Kolu kızarmıştı.

"Michael canım acıyor" yalandan dudaklarını titretip gözlerini doldurdu.Michael koluna bakarkenben onları sadece şok olmuş bir şekilde izliyordum.

"Gel buz koyalım" Michael kızı kaldırdı.

"Michael" diye ona kızdığımda bana baktı.

"Ben senin için iyi değilim bun sen söyledin" dedi ve onu bilmediğim bir yere götürdü.Hadi ama bara tek başıma onu bulmak için geliyordum ve beni bırakıyordu.Hemde bir sürtük için.Gözlerimin dolmasına aldırmadan bardan çıktım.Birine çarptığımda aldırmadan yürüyecektimki kolumdan tuttu.

"Bella" bunun Robert olduğunu anladığımda sadece ona sarıldım ve ağladım.

"Hey.İyimisin?" beni bardan uzak bir yere yürüttü.Bilmediğim bir apartmanın merdivenlerine oturduk.

"Anlatmak istermisin?" onun bu kadar iyi olması tesadüfmüydü?

"Michael'la kavga ettik -hıçkırık- sonra o bara geldi.B-bende -hıçkırık- arkasından geldim.Yannda biri vardı.Kızla k-kavga ettim.Ama o kızı savundu -hıçkırık- beni barda tek başıma bıraktı" dedim ağlamam şiddetlenirken.

"Şşşşşş" başımı öptü "bir şey yok barışırsınız" dediğinde kafamı salladım.

"Çok yıpranıyorum.Dayanamıyorum" hıçkırıklarım artarken nefes alamadığım için garip sesler çıkarıyordum.

"Hey.İyimisin.Bella?İyimisin?" hiç nefes alamazken Robert'ın kolunu sıktım.

"N-n-nefes" diye kekelediğimde anladı.

"B-ben ne yapmalıyım" dedi endişeyle.

"Sakinleştir" diye tek nefeste söylediğim şeyle beni kendine çekip sarıldı.Taki biri beni ondan ayırana kadar.

"Bel-Hey iyimisin?" Michael'dı.Onu görmek hem sakinleşmemi hem daha çok ağlamamı sağladı.Beni kucaklayıp bir yere götürdü.Arabasına bindirdiğinde hemen kendi koltuğuna geçti.Robert'ı orada bırakmıştık.

Bir kaç dakika sonra durduğunda buranın uçurum olduğunu anladım.Krizim geçmiş sayılırdı.Zor nefes alıyordum ama en azından yetiyordu.Ağlamam dindiğinde konuştum

"Beni annemlere götürürmüsün?" sesim fısıltı halinde çıkmıştı.

"Önce konuşacağız"

"Özür dilerim.Benim yüzümden oldu.Sadece ben sinirlenmiştim.Kendime sinirlenmiştim ve acısını sen bara gelince çıkardım" bir şey demeden onun kucağına oturdum kafamı göğsüne koyup sarıldım.

"Seni çok seviyorum"

"Bende seni" diye fısıldadığında dünyalar benim olabilirdi.

***

Üzgünüm kötü bir bölüm oldu.

Sizi seviyorum disko topundaki ışıklarım