☆KoReCe !!!!

648 25 3
                                    

exo - moonlight bu şarkı süper. Dinleyerek okuyun...

Sabah çok güzel bir şekilde uyandım . rüyamda bir şey görmedim . dünki rüyadan sonra bilinçaltım dinlenmek istedi galiba . dün gece düşünürken onu yormuş olabilirim . sen yoruldun mu benim canım bilinçaltım . ne diyorum ben ya .

her sabah yaptığım gibi bu saçma düşüncelerimi dağıtmak için kafamı karıştırarak ahhh çinça ! dedim . yataktan kalkıp banyoya gittim . bir duş aldım . çıktıktan sonra dolabıma yöneldim. Siyah askılı pantolon ve üstüne siyahlı beyazlı bir tişört giydim . saçımı doğal haliyle bıraktım . Ve aşağıya indim. Saat kaçta herkes uyuyor. Mutfağa girdim bir bardak su aldım ve saate baktım. Vayy canına saat 9. Bu saatte mi kalktım ben. Neyse herkes uyuduğuna göre ben kahvaltı hazırlayayım. Bu rüya cidden değiştirdi beni. Çay koydum işte normal türk kahvaltısını hazırladım masaya. İşim bittikten sonra uyanmalar ı bekledim. Beklerken telefonumla uğraşıyordum. İlk önce tahmin ettiğim gibi annem geldi. Bana öyle bir bakıyordu ki resmen sanki mutfakta exo'yu gördü
Çünkü böyle birşey olsa bende öyle bakardım. Ama annem şaşırmış şekilde değil 12 erkeğin evde ne işi var bakışı atardı o kesin. Neyse annem bana öyle bakarken en sonunda konuştu. Bana yaklaştı elini anlıma koydu.
" kızım ateşinde yok niye bu kadar erken kalktın. Ayrıca sofra da hazır hayret. Senin kafana gece vurmuşlar heralde " dedi. Vurdular anne vurdular hemde 12 kişi birlikte ama birinin vuruşu daha ağırdı. Bende sadece bilmiyorum dedim diğer dediklerimi deseydim kafama bir tane geçirirdi biliyorum.

Sonra teker teker herkes aşağıya indi.

Kahvaltımızı yapmaya koyulduk.

" Baba kursu ayarladın mı?"

" Hatırlattığın iyi oldu evet ayarladım hatta saat 12 de ders var. İlk ders. Yemeğini ye götüreyim. Bir kez götüreceğim haberin olsun. Yolu iyi öğren. Derslerin haftada iki gün. Pazartesi ve cuma. Tmm mı? Bugün kurs ilk dersini verecek saten yeni açıldı." dedi. Bende sırıtarak onu izliyordum. Sonra bana tuhaf tuhaf bakınca tabağıma döndüm. Yemeğimi yedim ve odama çıkıp çanta hazırladım. Kalem silgi defter... Falan filan işte. Aşağıya inip hazır olduğumu söyledim. Kapıya yöneldim ayakkabılıktan beyaz konverslerimi aldım ve kapımızın önündeki iki üç merdivenin birinci basamağına oturarak giydim. Babamla arabamıza bindik ve beni kore kültür merkezine bıraktı. Ahhh burası süper babama el sallayıp gittim. Kapıdan girişte danışma vardı. Oraya yöneldim
Sanırım birisi koreli diğeri türkü. Türk olanla tam konuşacaktım ki yanındakinin kolunu dürtüp bana döndürdü. Sonra adam konuşmaya başladı.
" anyeonghaseyo. ......... " galiba merhaba dedi gerisini anlamadım. Yüzümü buluşturdum ve konuşmaya başladım.

" Aaaa şey ben Türküm yani benimle türkçe konuşabilirsiniz? Korece dersleri için geldim. " dedim ve güldüm.

" AA tabi kusura bakmayın. Siz hiç Türk'e benzemiyorsunuz. Üst katta sağdan ikinci kapı korea2 sınıfı."

" teşekkürler. Aaaa şey 감사합니다 ( gamsahabnida) "

Eee yani korecanız biraz kelime biliyoruz. Yukarıya çıktım ve kapıyı çalarak sınıfa girdim. Hoca gelmemiş daha oh rahatladım. Sınıfın ortasına doğru ilerledim. Bir anda herkes ayağa kalktı. Aaaa ben ve çekik gözlerim. Bu kadar çok koreliye benzediğimi bilmiyordum.

" şey arkadaşlar ben öğrenciyim ve ayrıca Türküm. " dedim sonra herkes oturdu.

Bir tane boş sıraya geçtim. Telefonumu sessize aldım. Her sırada üç kitap vardı. Saten sınıfta toplasan 10 kişi anca var. Kitaplara göz gezdirdim. Korece öğreniyorum 1,2 ve 3 şimdiden kalbim yerinden çıkacak.
Birisi omzumu dokundu. Bende arkamı döndüm. Bir kız ama bu kız çok tanıdık. Ama bu benim yan komşum Min Jee. Annesi koreli ama korece bilmiyordu.

" Min Jee "

" Selam. Senin burada olacağını tahmin etmemiştim "

" Bende. Beraber geliriz artık. Yanıma gelde beraber oturalım. " dedim. Tmm dedi yanıma gelip oturdu.

" Heyecanlı mısın ? " dedi.

" Aa deli misin tabi beni bilmiyormusun? Hiç heyecanlı değilim (!) "

" Sonuna noktalama işareti olarakta parantez içinde ünlem dimi "

" evet. " dedim güldük sonra hoca geldi. (multimedia daki kadın)

" debah bu hoca benden de genç " dedi Min Jee . O böyle Deyince sırıttım. Hoca yerine geçti.

" Selam çocuklar ben lee kim. Korece öğretmeninizim. Güney Kore'den geliyorum. Seoul doğumluyum. Ve mesleğimi seviyorum. Evet artık sizleri tanıyalım."

Herkes tanıttı. Sıra bana gelince ayağa kalktım ve konuşmaya başladım.

" merhaba. Ben Alin. Öğretmenim şunu şimdiden söyleyeyim ben Türküm. Ne annem ne babam koreli. Tamamen Türküm. Buralıyım yani Ankara'lı. İyi anlaşmamız dileğiyle." dedim ve oturdum.

" seni bir koreliyle karıştırmaları çok doğal çünkü safkan bir koreli gibi duruyorsun." dedi bende dahil herkes gülmeye başladı.

" hey gençler tmm artık derslere başlayalım. İlk önce sessiz harfleri öğrenelim. 1. Kitabın ilk sayfasını açın bakalım."

Herkes evet anlamında " de" diye bağırınca hoca gülümsedi. Kitabı açtım.

1.bölüm:Sessiz harfler

: B sesidir. Kelime sonunda P sesi ile okunur.
ㅂㅂ: Sert, vurgulu B sesi.

: C ve Ç arasında bir sestir. Kelime sonunda D sesiyle okunur.
ㅈㅈ: Sert C sesidir.

: Ç sesidir. Kelime sonunda D sesiyle okunur.

: Kelime başında T sesi ile, kelime sonra D sesi ile okunur.
ㄷㄷ: Sert D sesidir. Vurgulu bir şekilde söylenir.

: Kelime başında K sesi ile, kelime ortasında G sesi ile okunur.
ㄱㄱ: Vurgulu K sesidir.

: H sesidir. Kelime sonunda D sesi ile okunur ve kelime ortasında genellikle okunmaz.

: K sesidir.

: Kelime sonunda L sesi ile, kelime ortasında ise R sesi ile okunur.

: M sesidir.

: N sesidir.

: P sesidir.

: S sesiyle okunur fakar kendinden sonra (i) harfi gelirse Ş olarak okunur. Kelime sonunda ise D olarak telafuz edilir.
ㅅㅅ : Vurgulu, sert S sesidir.

: T sesidir.

: NG sesidir. Kelime başında olan sesli harflerin önüne geldiğinde okunmaz.

Kitapta bunlar yazıyordu. Bunlara çalıştık ve bugün böyle geçti. Saat 3 olmuştu. Min Jee ile birlikte eve gittik. Onu kapısına bıraktım ve eve girdim.

" Selam ev halkı. Görüşürüz ev halkı. " dedim neşelice. Merdivenlerden çıktım ve odama gittim. Çalışma masama kitapları koydum ve çekmeceden günlüğümü çıkardım. Ah be kai beni günlük tutmaya alıştırdın ya bravo sana. Günlüğü açtım ve yazmaya başladım.

안녕하세요 günlük
( anyeonghaseyo:merhaba )

Babamlar beni korece kursuna yazdırdılar sonunda. Ne kadar güzel bir alfabesi var biliyor musun. Çok hoşuma gitti. Neyse sağolsun kai bey sana yazmaya alıştırdı. Ama içimden bir ses sana gerçekten yazmamı söylüyor. Bu yüzden yazıyorum.
Bazen düşünüyorum da acaba koreli olsam ismim ne olurdu. İki isim var aklımda. Kim Hye Yoo ve Nam Jong In . Bir dahaki korece dersinde hoca bize bir isim belirleyecek ve bize düşünün demişti bende bu ikisinden birini istiyorum. Tmm tmm birisini daha çok istiyorum.

Nam Jong In .
( 남종인) ㅇㅅㅇ.

Selam korecanlarım benim. Görüşmeyeli nasılsınız. İyisinizdir. Kitabımı beğenmeniz dileğiyle. VOTE ve YORUMLARI bekliyorum.
Emeğimin karşılığını bekliyorum. Beni takan koreye gitsin inşallah.

Çinça?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin