Güneş'in yüzüme vurmasıyla uyandım. Saate baktığımda 13:30'du. Ve yine bi hafta sonu aynı saatte uyanmıştım. Bugün Didemle dışarı çıkıp alışveriş yapacaktık. Evdeki sessizlik beni çok rahatsız ediyordu. Zaten Ege olayı da beynimden çıkmıyordu. İşler daha çok kötüye sarmadan bu pislikten kurtulmalıydım. Ama nasıl? Elimi yüzümü yıkadıktan sonra kahvaltı hazırladım. Masada tek başıma kahvaltı yapıyorum. Ailemle çok fazla vakit geçiremiyorum. Hiç bir zaman yanımda yoklar. Düşüncelerimden beni Didem ayırdı
+Efendim canım
-Tatlım 10 dakika sonra sizdeyim
+Tamam canımMasayı topladıktan sonra bulaşıkları makineye koydum. "Dindandon" ve Didem zili çaldı
+Oha Toprak daha hazırlanmadın mı?
-Kızım daha yeni kahvaltı yaptım
+Hadi çabuk ol
-Tamam geliyorumHızlı hızlı odama çıkıp giyindim saç makyajla beraber tam 20 dakikada hazırlamıştım. Resmen rekor kırmıştım.
+Ben hazırım
-Tamam çıkalımDidemle beraber mağazaları gezdik. Vitrinde şeftali tonlarda sade ve şık elbise gördüm. Görür görmez soluğu kabinde buldum. Kabinden çıktığımda Didem'in ağzı açık kalmıştı.
+Çok yakışmış
-Cidden beğendin mi?
+Salak mısın? Bayıldım
-O zaman alıyorumBen elbisenin parasını öderken Didem beyaz siyah ve kırmızı renklerde bir elbise denemişti. Elbise Didem'in üstüne tam oturmuş üstelik çok yakışmıştı. Mağazaları dolaştıktan sonra bi cafeye oturduk. Saate baktığımda 17:05'di. İlk defa bu kadar kısa sürede alışveriş yapmıştım. Kahvelerimizi yudumlarken Didem'in telefonu çaldı
+Efendim anne
-....
+Ahh ben onu tamamen unutmuşum
-....
+Tamam 30 dakika sonra evdeyim+Noldu canım bi sorun mu var?
-Yok hayır akşam yemeğine davetliyiz. Benim gitmem gerekiyor
+Tamam o zaman beraber kalkalımHesapları ödedikten sonra eve doğru yürümeye başladık. Yarı yolda ayrıldık. Eve gidene kadar içimde garip bir his vardı. Sanki biri beni takip ediyordu. Eve geldiğimde çok kötü korkuyordum ama neyden korktuğumu bilmiyordum. Eve girdikten hemen sonra kapı çaldı. Direk kapıyı açtım. Açar açmaz biri beni duvara dayayarak boğazımı sıkmaya başladı. Kim olduğuna baktığımda şok oldum. Ege onun burda ne işi vardı. Canım çok acıyordu. Ayakta zor duruyordum.
+Bana bak kızım ben bitti diyene kadar hiç bir şey bitmez
-Ca... canım... acıyor... bı bırak beni
+Daha çok canın acıyacakDiyerek ellerini boğazımdan çekti
+Takipteyim
Diyerek gitti. Korkuyordum ve ne yapacağımı bilmiyordum. Aynaya baktığımda boynum mosmordu. Hemen Demiri aradım
+Demir ben hiç iyi değilim
-Noldu Toprak
+Bize gel
Telefonu suratıma kapatmıştı. Aradan 5 dakika geçer geçmez Demir geldi. Boynumu görünce korktu.+Noldu lan
Hıçkıra hıçkıra ağlayarak Demir'e sarıldım. Oturup beni sakinleştirmeye çalıştı.
+Toprak noldu anlatacak mısın?
Bütün olanları en başından noktasına virgülüne kadar anlattım. Demir olanları öğrenince hızlıca evden çıktı. Ağlayarak arkasından bağırıdım
GİTME LÜTFEN YANIMDA KAL
Demir benim ağlamama dayanamadı. İçeri geçtik. Ben sakinleşene kadar hiçbir şey söylemedi. Demir'e sarıldım
+Yanımda güvendesin
-Biliyorum yanımda olduğun zaman korkmuyorumSaçımı öperek kafamı boynuna koydu. Uzun süre hiç hareket etmeden öylece kaldık.
+Korkuyorum Demir. Aileme bana zarar vericek diye korkuyorum
-Hiç kimse sana zarar vermez
+Ege'yi tanımıyorsun o piçin tekidir.
-O da beni tanımıyor güzelim. Ben ona güzel bir tanışma anı yaşatıcam için rahat olsunGözyaşımı silerek alnımdan öptü. Demir de kimsede göremediğim bişey vardı.
+Bu gece burdayım. Seni asla yalnız bırakmam. Üstelik o Ege midir nedir bi daha gelirse burda olmak istiyorum
Yani bu gece Demir bende kalacaktı...