Multide;İclal,İdil,Sarp,Yağız veEymen.
-----
İclal Kayadan:
Zilin sesiyle benim için gereksiz düşüncelerden sıyrılıp sıramdan kalktım.Sonunda şu hayatım boyunca çözemediğim matematik bitmişti. Anlamadığım için hocanın sorduğu sorularada cevap verememiştim ve hoca resmen kafayı bana takmıştı. Takıntılı ruh hastası!
Sınıftan çıkıp kantine doğru yürümeye başladım nedense koridordaki herkes bana biraz şaşırmış ve biraz korkmuş gözlerle bakıyorlardı. Allahım ben nasıl bir okula düştüm böyle? Kantine girip boş bir masaya oturdum. Telefonuma kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım.
Uçaktan beri bir türlü yollarımızın ayrılamadığı çocukla aynı sınıftaydık. Neydi adı? Hmm...Heh!Sarp.Sınıfın kapısında yaşadığımız olaydan sonra hiçbir şey yaşanmamış gibi sınıfa girip yerine oturmuştu. Ne bir kapı tıklatma ne de bir hocadan özürdilemek vardı. Kendini ne sanıyor çok merak ediyorum.Derste mecburen ona bakmak zorundaydım çünkü önümde oturuyordu! Onun yüzünden derse bir türlü odaklanamamıştım.Yanından hiç ayrılmayan iki arkadaşı vardı. İsimlerini şuan hatırlamıyorum.Onlardan biri Sarpla oturuyor,biride onların önünde tek başına. Cool bir hava yaratmaya çalışıyorlar ama benim için üçünün de şımarık çocuklardan bir farkları yok.Bir de nedense okuldaki herkes onlara normalinden fazla saygı duyuyordu.
"Off yeter İclal. Sarpta Sarp,kafamın içine ettin.Ne Sarpmış arkadaş."
İç sesim yine gereksiz yerde bana akıl vermeye çalışıyor. Ama bir dakika ,doğru! Ben niye iki saattir Sarpı düşünüyorum?! İç sesime hak verdim ve başka bir şey düşünmeye başladım.
Şimdiye kadar okulda sadece sıra arkadaşım olan Yağızla konuşmuş ve tanışmıştım. Komik ama bir o kadar da sert biriydi. Bir an gülüyor ama sonra sanki bir şey hatırlamış gibi yüzünden o gülümseme yok oluyordu. Demek ki onu da benim gibi geçmişten kalan gerçekler üzüyordu.
"Heey, sana diyorum vahşi."duyduğum sesle bir an panikledim,boşluğuma gelmişti. Karşımda duran çocuğa baktım.
"Evet,ne var?" dedim soğuk bir hisle. Biliyorum biraz kaba ve sert konuşuyorum ama artık eski İclalden hiçbir şey istemiyorum. Geçmişteki İclal herkesi düşünen aptalın tekiydi ve yaptığı hata ise kendini önemsememesiydi. Ama şimdi üzülen ben değil başkaları olacak çünkü artık gerçekten başkalarını düşünmekten yoruldum ve yıprandım.
"Bak ya gene daldı bir yerlere. Heey sana diyorum kızım, bir baksana." bakışlarımı bana seslenen çocuğa baktım. Ne istiyordu bu gerizekalı? Söylesede gitse.
"Ne var demiştim."
"Ben de sana ben Eymenim demiştim. Allah Allah kızım bir yerlere dalıp gidiyorsun sonra da bana sinirleniyorsun."bu çocuk çok mu maldı yoksa ben mi çok zekiydim anlamıyorum.
Bu bizim sınıftaki Eymendi,şimdi hatırladım.
"Evet Eymen seni dinliyorum. Ne vardı?!"
"Ne var,ne var ,ne var? Bok var lan bok istermisin?Doğduğundan beri sinirlenmeyen beni, şuan sinir küpüne döndürdüğün için kendinden gurur duymalısın bence." bu çocuk beni deli edecek ya!
"Bak Eymen son kez diyorum NE VAR!" sonuna doğru yükselen sesimi ve dediğim şeyi duyduktan sonra fenalaşırmış gibi elini alnına koyup:
"Ay vallahi şimdi bayılacağım.Tamam hadi iki medeni insan gibi konuşalım tamam mı 'ne var' takıntılı vahşi kız?"
"Tamam -tamam."
"Ben Eymen memnun oldum.Senin ismin ne İclal?" yok bu çocok harbi mal. Yok yani beyninin var oluşundan şüpheliyim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baştan Sona Yalan
Novela JuvenilBütün hayatı boyunca hayal etmenin saçma olduğunu düşünen İclal bu sefer hayale güvenir ve teyzesine diyeceklerinden sonra teyzesinin ona istediği cevabı vermesini hayal eder. Ama hayatında ki 2.ci büyük darbeyi teyzesi İclale inanmayarak ver...