Multimedya Jamie.
"Nolan'a haber vermeliyim." Dedim yerimden kalkarak. Aceleyle cebimde duran telefonumu çıkardım. Jamie elimi tutarak bana engel oldu.
''Bırak da onu ben arayayım. Bu işi çok gizli ve planlı halletmeliyiz. Bir plana ihtiyacımız var.'' Elindeki dosyaları çantama sıkıştırmaya çalışırken bir yandan arabaya koşuyor, bir yandan da Nolan'a ulaşmaya çalışıyordu.
''Nolan. Ev. Yirmi iki.'' Başka bir şey demeden telefonu kapattı ve eve dönüş için arabayı çalıştırdı.
''Ne dedin sen? Hiçbir şey anlamadım.'' Jamie bana bakmadan sadece yolu takip ediyordu.
''Eğer acil bir şey olursa diye Nolan ve ben kendi aramızda kodlar oluşturduk. Fazla zamanımız yoksa ve durum acilse ya da hayatiyse böyle iletişim kuruyoruz.'' Arkadaşlık ya da kardeşlik ilişkilerini ne zaman bu kadar hızlı ilerlettiklerini bilmiyordum fakat tek bildiğim bir an önce eve varıp akıllıca bir plan oluşturup Carter'ı o psikopat adamın elinden kurtarmak istediğimdi.
Sinirle Jamie'ye döndüm. Bize sormadan bir şeyler yapması o kadar sinir bozucuydu ki sonuçlarını düşünmeden böyle bir işe kalkışması ve erkek arkadaşımı tehlikeye atması beni çıldırtmıştı.
"Neden aldın dosyaları? Sean tabii ki bizimle ilgili her şeyi bilecek. Adam ruh gibi. Aramızda ama varlık göstermiyor. O adamın bizimle bu kadar uğraşması, her yerde karşımıza çıkması zaten bir tesadüf olamaz. Aldığımız nefesten bile haberi var." Direksiyonu kavrayan parmakları beyazladı ve sinirli bakışlarla bana döndü.
''Yapmam gerekiyordu, tamam mı? O asla benden kendi isteğiyle vazgeçmez. Beni David'e vermez, anladın mı?'' Söyledikleri bana hiçbir anlam ifade etmiyordu, bir an önce eve varmak istiyordum.
''Bize anlatabilirdin, bize sorabilirdin. Tek başına oraya sızıp dosyaları çalmak da ne demek? Şimdi bizi de tehlikeye attın!''
"Ne yani, suçlu ben mi oldum şimdi? O son dosyayı almasaydım, Carter'ın şu an orada olduğunu asla bilemeyecektin." Jamie bana bağırırken bir yandan da direksiyon hakimiyetini kaybetmemeye çalışıyordu.
"Sen dosyayı almasaydın, Carter ve diğerleri de orada olmayacaktı." Jamie sinirle soluyup gözüne gelen sarı saçlarını eliyle arkaya attı.
"Bizim de onların hakkında bilgiye ihtiyacımız var. O dosyalar da buna yardımcı olacak."
''Ben o adam ve onunla ilgili hiçbir şeyi bilmek istemiyorum. Bu savaşa da bir son verin artık!''
Eve vardığımızda arabadan indim. Koşarak salona geldim. Hemen arkamda Jamie vardı. Nolan, salonun ortasında bir köşeden bir köşeye gidip geliyordu.
"Hey." Dedim. Nolan hemen yanıma geldi.
"Neler oluyor?" Dönüp Jamie'ye baktığımda dosyaları bana uzattı. Salondaki yemek masasının başına geçerek oturdum. Diğerleri de öyle yaptı. Nolan tam karşıma oturdu.
"Siz balayındayken Jamie, San Francisco'ya gidip Sean'ın odasından bu üç dosyayı almış." Dedim dosyaları masaya atarak. Dosyalar ahşap masada kayarak Nolan'ın tam önünde durdu. Nolan'ın bakışları Jamie'ye kaydı. Nolan tekrar bana döndüğünde 'Devam et.' dercesine başını salladı.
"Bu üç dosyanın kaybolduğunu fark eden Sean, bir 'operasyon' düzenleyerek Carter, Eric, Ricardo, Ethan ve Aidan'ı kaçırdı." Saate baktım.
"Henüz değil. Carter'ın uçağı 4 saat sonra kalkacak." Diye ekledim. Herkesi birden telaş kapladı. Onları fazla tanımamasına rağmen Koray'ı bile. Sakin görünenler sadece Jamie ve Nolan'dı. Grace ise dosyalara odaklanmıştı. Sanki hayatında ilk defa dosya görmüş bir şekilde bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CARLEY: KARANLIĞIN SIRRI (2.KİTAP)
Teen FictionCarley Kayıp Anılar'ın devamı. Carley Kayıp Anılar'ı satın almak için 0 546 671 24 90 WhatsApp'tan iletişime geçin.